Fidye yazılımı çeteleri, yalan haberler yayarak gazetecileri ve güvenlik araştırmacılarını zor durumda bırakıyor.
Bir fidye yazılımı çetesi olan LockBit, geçtiğimiz Haziran ayında en büyük siber şirketlerden biri olan Mandiant’ı hacklediğini ve elde ettiği verileri yaymakla tehdit ettiğini iddia etti. Mandiant’tan gelen açıklamada ise olağan dışı bir gelişme olmadığı ifade edilerek çetenin iddiası yalanlandı. Günün ilerleyen saatlerinde, hack grubunun “geri sayım saati” sona erdiğinde, LockBit’in hilesi ortaya çıktı. Bilgisayar korsanları, çaldıklarını iddia ettikleri veriler yerine, şirketin çetenin kökenleri hakkında yayınladığı bir araştırmayı eleştirdikleri bir yazı yayınladı. Bu durum, olayı başından beri haberleştiren siber güvenlik muhabirlerini müşkil bir durumda bıraktı.
Gazetecilerin LockBit vakası özelinde karşı karşıya kaldıkları durum istisna değil. Fidye yazılımı çeteleri, amaçlarına ulaşmak için sıklıkla gazetecileri ve bir dereceye kadar güvenlik araştırmacılarını kullanmaya çalışıyor.
Siber güvenlik firması Recorded Future’ın tehdit istihbarat direktörü Allan Liska, konu hakkında Washington Post’a verdiği görüşte, siber güvenlik konusunda yaşanan bir gelişmeyi haberleştirmek isteyen gazetecilerin yaşadığı ikilemi ifade etti. Liska, “Birçok muhabir fidye yazılımı grupları PR’ını yapmadan bu gelişmeyi nasıl haberleştiririm sorusuyla özel olarak boğuşuyor.” dedi.
Kolay Erişim
HACKERLER DEZENFORMASYON AKTÖRÜ OLDU
Gazetecileri ‘trolleyen’ fidye yazılımı çeteleri, haklarında çıkmış olan haberleri, saldırı düzenledikleri kurbanları fidye ödemeye zorlamak için kullanıyor.
Medyanın manipüle edilmesi, fidye yazılımı geliştiricilerinin kâr payı karşılığında kötü amaçlı yazılımlarını paylaştığı ve fidye yazılımının bir ‘hizmet’ olarak sağlandığı iş modeli kapsamında siber suçluların işine yarayabiliyor.
Liska, “Hizmet olarak fidye yazılımı, çok düzeyli pazarlamaya çok benziyor. En başarılı model çok düzeyli pazarlama kampanyaları, liderleri yatlarında gösterişli partiler verdiklerini ve güzel arabalara sahip olduklarını gösteriyor.” dedi.
Hackerlar, medya mensuplarına saldırmak için gazeteci kılığına giriyor
Gazetecilerin fidye yazılımı gruplarının iddialarını haberleştirme konusunda ikilem yaşaması, dezenformasyonu yayma ve siber suçluların amaçlarına hizmet etme konusunda duydukları endişelere dayanıyor.
HABER YAPARKEN MAĞDURLARLA DA İLETİŞİME GEÇMELİ
Fidye yazılımı korsanlarıyla başarılarını anlatan röportajlar yayınladığı için endüstri tarafından eleştirilere maruz kalan Liska, uygulamayı savundu ve röportajları okuyan herkesin “onlar korkunç şeyler yapan berbat insanlar” şeklinde düşünmeye devam ettiğini söyledi.
Güvenlik ve gazeteciliğin kesişimine odaklanan Columbia Üniversitesi’nden Susan McGregor ise hackerlara şöhret kazandırma konusunda uyarıyor. Gazetecilere, bireysel bir fidye yazılımı saldırısı hakkında haber yapmanın haber değerini göz önünde bulundurmalarını tavsiye eden McGregor, çok sayıda insanın mağdur olduğu bir olayı haberleştirilmeye değer gördüğünü belirtirken, tekil vakaların haber değeri taşımadığını ifade ediyor.
Siber saldırı haberlerinde mağdurla da iletişime geçilmesi gerektiğini ifade eden uzmanlar, diğer taraftan saldırıya uğrama konusunda da yalan söylenmiş olabileceğinin hesaba katılması gerektiğine dikkat çekiyor. Bu durumda gazetecilerin fidye yazılım vakalarını incelerken tüm potansiyel kaynaklara başvurmaları gerekiyor.