Makale & Analiz

Beden eğitiminden siber güvenliğe bir kariyer hikayesi: John Felker

“[Becoming proactive in cybersecurity] is about the human, that human at the keyboard. We have to understand that human’s capability, their capacity, their motivation. [You must] gather every bit of intelligence you can get – signals intelligence, human intelligence, intelligence related to open-source information.”John Felker, 2015

Yakın zamanda ABD Anayurt Güvenliği Bakanlığı (Homeland Security-DHS) altında çalışan Ulusal Siber Güvenlik ve İletişim Merkezi’ne (National Cybersecurity and Communications Integration Center-NCCIC) operasyonel direktör olarak atanan John Felker, esasında adı bir süredir siber güvenlik ve istihbarat ile birlikte anılan bir güvenlik uzmanı. 30 yılını Amerikan Sahil Güvenliği’nin stratejik siber güvenliğini sağlamaya ve kritik siber istihbarat politikalarını belirlemeye adayan Felker, bu göreve seçilmeden önce Hewlett-Packard ve SCI Danışmanlık gibi üst düzey özel firmalara istihbarat temelli, proaktif siber güvenlik politikaları ve iş stratejileri üreterek yön vermiş.

Siber güvenlik kariyerinde eriştiği noktaya bakarak, Felker’ın eğitimini tahmin etmek neredeyse imkansız çünkü Felker 1978’de mezun olduğu Ithaca Koleji’nde lisansını Beden Eğitimi üzerine tamamlamış. Mezun olduktan sonra çeşitli okullarda beden eğitimi öğretmenliği ve futbol koçluğu yapsa da, kariyerinin yönünü değiştirmeye karar veren Felker, 1983 yılında Sahil Güvenlik’e katılmış. Sahil Güvenlik’teki tecrübelerini takip eden yıllarda da Syracuse Üniversitesi’nde Kamu Yönetimi alanında yüksek lisans yapmış. Orduda harekat subayı olarak başlayan serüveni, komutan yardımcılığına kadar uzanan Felker, hem ABD içinde hem de Avusturalya’daki birliklerde görev almasının yanısıra, pek çok başarıya da imza atmış. Bu başarılar arasında en çok dikkatimi çeken, Sahil Güvenlik Kripto Grubu’nun Komutanı olarak dünya çapında kullanılan Sahil Güvenlik Sinyal İstihbaratı Organizasyonu’nu (SIGINT) kurması oldu. Şaşılmayacak şekilde Felker’ın 2007’deki bu başarısını takiben ivme kazanan kariyeri, 2010 yılında Sahil Güvenlik Siber Komutanlığı’na yüksek komutan yardımcısı olarak atanmasıyla taçlanmış. Bu süre boyunca DHS, USCYBERCOM ve NSA ile yakın temasta çalışma fırsatı bulan Felker, siber güvenlik alanında kalıcı olacağını da ispatlamış.

SİBER LİDERLER DİZİSİNİN DİĞER YAZILARINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Mühendislik tabanından gelmeyen Felker, bir röportajında siber güvenlik alanında çalışmayı düşünenlere önerileri sorulduğunda, şimdiye kadar incelediğim siber liderlerden oldukça ayrı bir cevap veriyor. Bu alanda çalışan bir sosyal bilimciyseniz, sizin gibi biriyle birebir çalışmamış siber güvenlikçilere size neden ihtiyaç duyulduğunu anlatmanız zor olabilir, hele de üst düzey sosyal siber güvenlikçiler bu konuda hiç bir şey söylemiyorken. Felker, tam da bu konuda farklı bir yaklaşım sunarak, yöneticiler ve siber güvenlik uzmanları arasındaki iletişimin geliştirilmesine ve bu iki birim arasında ‘çevirmenlik’ görevi yapacak insanlara duyulan ihtiyaçtan bahsediyor. Siber güvenlik konusunda neler olur bittiğinin üst düzeydekilere anlayacakları dilde anlatılamamasının politika geliştirirken, karar alırken ve öncelik belirlerken sorunlara yol açtığını vurgulayan Felker, bunun yalnızca konunun sosyal ve teknik isterlerine anlam verebilen kişiler tarafından önlenebileceğini söylüyor. Felker’ın farklı bir bakış açısına sahip olduğu tek konu bununla sınırlı değil. Mevcut sektöre ve devlete yön veren reaktif, yani tepkisel politikalardan uzaklaşılması gerektiğini fırsat buldukça vurgulayan Felker, günümüz tehditleriyle başedebilmek için proaktif, bir diğer deyişle faal bir yaklaşım benimsenmesini öneriyor.

Felker’a göre etkin siber güvenlik yaklaşımının devlet veya organizasyonların her düzeyinde yerleştirilebilmesinin temelinde istihbaratın da, güvenliğin de ana çalışma konusu olan insanın kabiliyetlerini, kapasitesini ve motivasyonunu her yönüyle anlamlandırmak yatıyor. Klavye başındaki o insana dair tüm istihbarat kanallarını seferber etmeden, saldırgan düzeyine inip, o düzeyde dinamik savunma stratejileri üretmeniz imkansız olur demeye getiriyor lafı Felker. Son dönemde ABD’nin istihbarat çalışmaları sıkça gündemi meşgul ederken, İngiltere mahkemesi İngiliz istihbarat merkezi GCHQ’nun NSA ile ortaklaşa yürüttüğü tüm dünyayı etkileyen istihbarat faaliyetlerinin hukuksuz olduğu hükmünü verirken ABD’nin geri adım atmaması, Felker gibi istihbarat-toplama yanlısı yöneticileri ön plana çıkarmasıyla da bir bakıma konuyu ABD nezdinde meşrulaştırıyor.

HAFTALIK SİBER BÜLTEN RAPORUNA ABONE OLMAK İÇİN FORMU DOLDURUNUZ

[wysija_form id=”2″]

Hiçbir haberi kaçırmayın!

E-Bültenimiz ile gelişmelerden haberdar olun!

İstenmeyen posta göndermiyoruz! Daha fazla bilgi için gizlilik politikamızı okuyun.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Başa dön tuşu