İngiliz gözetleme birimi GCHQ, bilgisayar korsanlarına karşı ulusal bir ‘güvenlik duvarı’ oluşturulmasını önerdi. Ulusal Siber Güvenlik Merkezi’nin de başkanı olan GCHQ siber yöneticisi Ciaran Martin’in yaptığı öneride, esas olarak devlet siteleri ve altyapılarını korumak öngörülse de projenin ileriki aşamalarında koruma çemberine alınmak isteyen özel şirketleri de dâhil etmesi düşünülüyor.
Ancak bu yeni girişim pek çok eleştiriyi de beraberinde getirdi. NSA’in karıştığı dinleme skandalı gibi sayısız kişi hakkı ihlali yapmasından kaygılanılan GCHQ, gizliliğin projenin parçasını olduğunu söyleyip ayrıca katılımın şirketlerin inisiyatifine bağlı olacağının altını çizdi.
İLGİLİ HABER >> Orwell’ın 1984’ü gerçek oldu; İngiltere’den izleme yasasına onay
İnsan hakları ‘gözetleme’ kuruluşu olan Privacy International’da yetkili isim Thomas Falchetta GCHQ’ya içte ve dışta bu denli geniş yetkiler vermenin ‘kuzuyu kurda emanet etmek’ gibi olacağını söylerken; gizlilik hakkını savunan ‘Don’t Spy on Us’ çatı kuruluşun danışmanı Michael Haris de ‘şok edici’ olan projenin ifade özgürlüğünü ayaklar altına alacığını söyledi. Harris, bunun Çin’in meşhur ‘Büyük Güvenlik Duvarı’yla yapmaya çalıştığı şeyle aynı olduğunu ekledi. Çin’deki uygulamanın web siteleri, belirli sözcükler ve kullanıcıları kapsayan geniş bir sansür politikası olduğunu hatırlatmakta fayda var.
‘Büyük İngiliz Güvenlik Duvarı’, medyanın kullandığı bir adlandırma olsa da Martin yaptığı açıklamada, filtrelemede azımsanmayacak bir artış yapılacağını kabul etmişti.
Siber Bülten haftalık raporuna abone olmak için formu doldurunuz
[wysija_form id=”2″]
