disinformation

Dikkat eksikliği yalan haberin önünü açıyor: ABD’liler yalan haberi çoğu kez yanlışlıkla paylaşıyor

Yalan haber üzerine yapılan yeni bir çalışma çoğu Amerikalının aslında ‘dikkatsizlik’ nedeniyle sahte haber paylaştığını ortaya koydu.

Massachusetts Institute of Technology (MIT), University of Regina (Kanada) , University of Exeter Business School (İngiltere), Center for Research and Teaching in Economics (Meksika) gibi çeşitli coğrafyalardaki üniversitelerden araştırmacıların yaptığı deneylere katılan sosyal medya kullanıcılarının yüzde 51,2’lik bölümünün paylaştığı sahte haberlerin arkasındaki itici gücün, ‘dikkat eksikliği’ olduğu belirtildi.

“SOSYAL MEDYA GERÇEKLİKTEN KOPARABİLİYOR”

Deneyden çıkan bir diğer bulgu ise sosyal medya kullanıcılarına basit bir müdahale ile çevrimiçi ortamlarda yayılan yalan haberlerin önüne bir miktar geçilebileceği oldu.   

Çalışmanın ortak yazarlarından Gordon Pennycook, “Sosyal medya bağlamı, insanların gerçeklikten koparabiliyor. Örneğin insanlar bir haberin içeriğinin doğru olup olmadığını normalde anlayabilirken, sosyal medyada paylaşmadan önce içeriğin doğru olup olmadığına bakmıyor.” dedi. 

Pennycook ve meslektaşları, “Shifting attention to accuracy can reduce misinformation online” adlı çalışmalarının bir parçası olarak davranış ve anket deneyleri gerçekleştirdiler.  Bazı deneylerin odak noktası Facebook olurken bazı deneylerin odak noktası ise Twitter oldu.

KATILIMCILARA ÇOK SAYIDA TEST YAPILDI

Amazon Mechanical Turk hizmetinden buldukları kişiler arasından sağ görüşe sahip ve haber doğruluk oranları düşük iki internet sitesi Breitbart.com ve Infowars.com’dan daha önce haber paylaşan Twitter kullanıcılarını seçti. Her bir deney için birçok katılımcıya sahip gruplar oluşturuldu.

Araştırmacıların gerçekleştirdiği bazı deneylerde katılımcılardan haberlerin başlık, ilk paragraf ve fotoğraf gibi en temel ögelerine bakmaları istendi. Haberlerin yarısı gerçekken yarısı asparagas haberleri içeriyordu. Aynı zamanda haber içeriklerinin yarısı demokratlara hitap ederken diğer yarısı cumhuriyetçilere hitap ediyordu. Katılımcılardan ise hem başlıkların doğru olup olmadığını hem de çevrimiçi olarak onları paylaşıp paylaşmayacaklarını belirlemeleri istendi.

Yapılan son deneyde araştırmacılar, daha önce Breitbart ve Infowars sitelerinden içerik paylaşan 5.379 Twitter kullanıcısına özel mesajlar gönderdiler. Yollanılan mesajlarda, katılımcılardan siyasetle ilgisi olmayan bir konu hakkındaki haber manşetinin doğruluğunu derecelerdirmeleri istendi. Araştırmacılar daha sonra söz konusu katılımcıların 24 saat içinde paylaştığı içerikleri izledi.

DENEY SONUÇLARI FARKLI FİKİRLER SUNUYOR

Gerçekleştirilen deneyler sonucunda farklı sonuçlara ulaşıldığını aktaran araştırmacılar, katılımcıların yanlış başlıkları paylaşma kararlarının yüzde 51,2’sinin dikkatsizlikten kaynaklandığını ortaya koydu.

Katılımcıların yanlış başlıkları paylaşma kararlarının yüzde 33,1’i ise yanlış olduklarının farkında olmadıkları için paylaştıkları belirtildi.

Çok ilginç sonuçlardan biri ise katılımcıların, ‘doğruluğun’ bir ideolojiyi sonuna kadar savunmaktan daha önemli gördüklerini belirtmeleri oldu. Anket deneylerinde ortaya çıkan sonuçlara göre katılımcıların yüzde 60’ı, kendi siyasi partilerine fayda sağlamak veya muhalif partiye zarar vermek için yanlış bilgiler paylaşmasının yanlış olduğunu belirtti. Sosyal medyada paylaştıkları içeriğin doğru olmasının ‘son derece önemli’ olduğunu söyleyen bu büyük kesimin yanında yaklaşık yüzde 25’lik bir kesim ise bunun ‘çok önemli’ olduğunu söyledi.

Ancak yine de ‘partizanlık’ sosyal medyada yalan haber paylaşma kararlarının arkasındaki yüzde 15,8 ile itici güç oldu.

Diğer bir sonuç ise daha önce Breitbart ve Infowars’tan içerik paylaşan Twitter kullanıcılarının, bir haber manşetinin doğruluğu hakkında fikirlerini soran özel mesajlar aldıktan sonra yanlış bilgi paylaşma olasılığının daha düşük çıkması oldu. Mesajları aldıktan sonraki 24 saat boyunca, bu Twitter kullanıcılarının yalan bir haber veya aşırılıkçı internet sitelerindeki haberlerden ziyade ana akım bir haber kaynağını paylaşma olasılığı 2,8 kat daha yüksekti.

YALAN HABER UYARILARLA BİR NEBZE ENGELLENEBİLİR

Sosyal medyanın yapısının farklı olduğunu belirten araştırmacılar, örneğin ciddi ve duygusal haber karışımlarının sınırlı sayıda karakterlerle ve etkileyici resimlerle sunuluşundan dolayı insanları çabuk etkilediğini ve dolayısıyla haber içeriğinin sahte olmasına karşın insanların bunu sorgulamaya tenezzül etmeden haberi paylaştığını belirttiler.

Pennycook ve çalışma arkadaşları, sosyal medya platformlarının, kullanıcılarından doğruluğa daha fazla dikkat etmeleri için çeşitli uyarılar yaparak (Twitter’ın ‘Bu makaleyi okudunuz mu?’ uyarısı gibi) daha doğru içerik ve haberlerin paylaşımını teşvik edebileceğini ve insanları gerçeğe yeniden yönlendirebileceğini söyledi.

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

Hiçbir haberi kaçırmayın!

E-Bültenimiz ile gelişmelerden haberdar olun!

İstenmeyen posta göndermiyoruz! Daha fazla bilgi için gizlilik politikamızı okuyun.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Başa dön tuşu