Farklı kaynaklarda birbiriyle uyuşmayan rakamlar bulunsa da, IoT cihazlarının önümüzdeki on yıl içerisinde güvenlik açısından oldukça baş ağrıtıcı bir konu olduğunda uzmanlar birleşiyor. 2021 yılında 10 milyar IoT cihazının kullanımda olduğu düşünülüyor. İnternete bağlı bu cihazlar hayatımızı kolaylaştırmamız için büyük fayda sağlarken, ciddi mahremiyet risklerini de beraberinde getiriyor.
Kombinizden buzdolabına kadar birçok makinayı uzaktan kontrol etme imkanı veren IoT teknolojileri ile günlük hayat kolaylaşacak. Dolayısıyla kendimiz ve sevdiklerimiz için daha çok vakit ayırma şansımız olacak. Bu cihazların güvenliği için yeterli tedbir alınmazsa veri çalınmasından fiziksel hırsızlığa kadar birçok alanda ciddi güvenlik riskleri ortaya çıkacağı dile getiriliyor.
GÜVENLİK RİSKİNİN EKONOMİK BOYUTU
2025 yılına kadar IoT cihazlarının sayısının 25 milyarı aşacağı tahmin ediliyor. 5G teknolojisinin yaygınlaşmasıyla birlikte bu artış daha da hızlanabilir. İnternete bağlı her şey de olduğu gibi, siber saldırganların ve güvenlik endüstrisinin gözü biraz daha IoT’ye yönelecek.
Geçtiğimiz yıllarda Miari botnetiyle gerçekleşen saldırılarda olduğu gibi DDoS ataklarının daha da güçleneceği söylenebilir. IoT çözümlerinin ekonomiye 4-11 trilyon dolar katkı sağlayacağı da yine değerlendirmeler arasında yer alıyor. Üretim tesislerine gibi diğer ekonomik alanlarına da ciddi bir verimlilik katkısı sağlayan IoT cihazlarının güvenliği yeni bir uzmanlaşma alanı olarak siber güvenlikçilerin ve sektöre girmeyi planlayanların karşısında duruyor.
https://www.youtube.com/watch?v=lZwZTT27IRA
