Dünyada 130’dan fazla ülkeye şifreleme cihazı ve sistemleri satan İsviçre merkezli Crypto AG şirketinin 1970’lerde ABD gizli servisi CIA ve Almanya istihbarat örgütü BND tarafından satın alındığı ortaya çıktı. Yarım yüzyıldan bu yana gerçek sahiplerinden habersiz olarak İsviçreli şirketten iletişimlerinin güvenliği için kriptolama cihazları satın alan devletlerin on yıllar boyunca yaptığı gizli haberleşmelerin güvenliği ciddi anlamda sorgulanır hale geldi.
Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu onlarca ülkeyi sarsan istihbarat skandalı hakkında bugüne kadar açığa çıkan bilgileri sizler için derledik:
-
Kolay Erişim
Yüzyılın istihbarat skandalı olarak adlandırılan olay nedir ve nasıl ortaya çıktı?
Yüzyılın istihbarat skandalı, İkinci Dünya Savaşından sonra İsviçre’ye taşınan Crypto AG (ilk ismi AB Cryptoteknik) isimli şirketin CIA ve Batı Almanya istihbarat teşkilatı BND ile iş birliği kurmasının 70 yıl sonra ortaya çıkmasıdır. Kuruluşundan bu yana ABD ile yakın çalışan şirket 1970’de tamamen CIA ve BND tarafından satın alınmıştır.
Skandal Alman ZDF kanalı, Amerikan Washington Post gazetesi, İsviçre kanalı SRF ve Barış Politikaları Enstitüsü’nün ortak çalışması sonrasında ortaya çıkartıldı. İlk olarak bahsi geçen medya organlarına bazı gizli istihbari belgelerin gitmesi sonrasında araştırma başlatıldı. Washington Post, şirketin eski çalışanlarıyla röportajlar yaparak belgelerdeki bilgilerin doğruluğunu test etti.
“Operasyon Rubikon” adı verilen insiyatif CIA ve BND imzalı 280 sayfalık belgelerle ispatlanmış durumda.
-
CRYPTO AG şirketinin kurucusu ve müşterileri kimdir?
1920 yılında Arvid Gerhard Damm’ın Stockholm’de kurduğu AB Cryptoteknik Damm’ın ölümünden sonra Rus asıllı İsveçli bir elektronik mühendisi olan Boris Hagelin’in kontrolüne girdi. Savaş yılları sırasında ABD’de faaliyet gösteren şirket ürettiği M209 kriptolama cihazıyla ünlendi.
Savaş sonrasında İsveçli askeri teknoloji geliştiren şirketlerin millileştirilmesiyle İsveç’e geri dönen Crypto AG, 1952 yılında İsviçre’ye taşındı.
Şirketin Amerikan istihbaratıyla ilişkisinin ABD’de faaliyet gösterdiği yıllarda başladığı ve yıllar içerisinde gelişerek devam ettiği değerlendiriliyor.
Crypto AG’nin geliştirdiği şifreleme cihazları ve sistemleri dünyada 120’den fazla ülke tarafından kullanılıyor. İran ve Suudi Arabistan’ın içinde bulunduğu Ortadoğu ülkeleri, Latin Amerika ve Avrupalı devletler şirketin müşterileri arasında yer alıyor. Sovyetler Birliğinin batı ürünlerine yönelik kuşkucu tavrı nedeniyle Crypto AG’nin sosyalist cumhuriyetlere ürün satamadığı biliniyor.
-
CRYPTO AG’nin müşterisi olmak CIA ve BND tarafından dinlenmek anlamına mı geliyor?
Teknik olarak bunun cevabı hayır fakat kriptolama cihazlarını satın alan ülkelerin gizli haberleşmelerinin ciddi bir tehdit altında olduğu bir gerçek. CIA ve BND’nin şirketin sahibi olması kriptolama cihazını kullanan ülkelerin gizli haberleşmelerinin bu kurumlara hiçbir işlem yapmadan geçmesini sağlamıyor. Gizli servisler yine gizli haberleşme ağına sızmak ve/veya mesaj trafiğinin arasına girmek zorunda. Crypto AG’nin CIA ve BND’nin elinde olması bu şekilde ele geçirilen kriptolu mesajın şifresinin çözülmesini gizli servislerin Crypto AG ürünlerinin içerisine yerleştirdikleri gizli zafiyetler sayesinde çocuk oyuncağı haline getiriyor.
-
Türkiye CRYPTO AG belgelerinde nasıl geçiyor?
280 sayfalık belgelerde Türkiye’nin geçtiği en önemli yerlerden bir tanesini ABD ve Alman istihbaratı arasubdaki anlaşmazlıkların olduğu bölüm oluşturuyor. Amerikalıların yakın çalıştıkları NATO müttefiği ülkelerden İspanya, Yunanistan, İtalya ve Türkiye’yi dinlemek istemeleri Almanları şaşırtmış. Aynı belgede iki ortağın arasındaki anlaşmazlıklardan bir tanesini de para meselesi olduğu anlaşılıyor. Buna göre, ABD’lilerin şirketten kâr elde etmek isteyen Almanlara sürekli olarak bunun ‘bir istihbarat operasyonu olduğunu bir iş olmadığını’ hatırlatmak zorunda kaldıkları ifade ediliyor.
-
Şirket nasıl yönetiliyordu, çalışanların istihbarat bağlantısından haberi var mıydı?
Şirketin çalışanları yaptıkları iş gereği devletlerin güvenlik ve isithbarat birimleriyle çalıştıklarının farkındaydı. Fakat şirketin sahibini CIA ve BND olduğu bilinmiyordu. Washington Post’un podcastinde yayınlanan ilgili bölümde, gizli belgelerin birinde ‘çok akıllı’ çalışanların işe alınmaması gerektiği bunun örtülü operasyonu tehlikeye atabileceğine dikkat çekildiği ifade edildi. ABD’de elektronik mühendisliği doktorası yapmış olan bir kadın çalışanı işe alan yönetici ABD istihbaratından fırça yediği de belgelere yansımış.
-
CRYPTO AG hangi uluslararası olaylarda kritik rol oynadı?
Gizli belgelere göre, CRYPTO AG üzerinden alınan istihbaratlar 1979’da İran Devriminden sonra ABD’nin Tahran Büyükelçiliğinde yaşanan rehine krizinde, İngiltere ile Arjantin arasındaki Falkland Adaları savaşında ve 1986’da Berlin’de ABD’li askeri ve diplomatik personelin gittiği bir diskoda yaşanan patlamada kullanıldı.
Libya ve İran CRYPTO AG müşterisiydi. Belgelerde Arjantinli yetkililerin İsviçreli şirketten aldıkları ürünlerin güvenliğinden hiç kuşkulanmadıkları da belirtiliyor.
-
CIA ve BND şirketin bugün de sahipleri olmaya devam ediyor mu?
CRYPTO AG’yi CIA ile birlikte satın alıp yıllarca işlettiklerini kabul eden Almanya eski Başbakanlık Müsteşarı Bernd Schmidbauer Almanların ortaklıktan 1993’te çıktığını açıkladı. Bu tarihten 2018’e kadar CIA şirketin tek sahibi olarak kaldı. Arjantin’den Körfez’e kadar dünyanın değişik yerlerinde 7 ofisi ve 230 çalışanı bulunan şirket 2018’de ikiye bölündü. İsviçre’de satış yapmak için CyOne şirketi kurulurken, Crypto AG’nin tüm haklarını yatırımcı Andreas Linde satın aldı.
CIA tek hakim olarak şirketi kontrol etmeye başladığı 1994 yılında bankalar için kriptolama cihazı geliştiren InfoGuard AG’yi de Crypto AG’nin bünyesine kattı.