Alman istihbaratı, Rusya’yı siber saldırılarla siyasi bilgileri ele geçirmeye çalışmakla suçlarken Rusya ise Eylül’deki seçimlere hazırlanan Almanya’nın siyasi kurumlarına herhangi bir saldırıda bulunmadığını savundu.
Alman Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı (BvF) başkanı Hans Georg Maassen, daha önce Rus siber korsan grubu APT28’in yaptığı söylenen 2015 Federal Meclis Sızıntısı olaylarına değindi.
Bu olaydan itibaren uyarılarını sürdürdüğünü ifade eden Maassen, Rusya’nın her fırsatta Almanya’ya siber saldırı, propaganda ve toplumu karıştırmak için müdahalelerde bulunduğunu belirtti. Bunu izleyen tarihlerde kanun yapıcılardan, Başbakan Angela Merkel’e kadar pek çok önemli kişi ve kurumu hedefleyen saldırılarda veri kaybı yaşanıp yaşanmadığı henüz gizliliğini koruyor. Maassen,”Bu kampanyayı kimin yürüttüğünü biliyoruz. Rusya, bilgi üreterek dezenformasyona yol açmak istiyor” dedi.
İlgili haber >> Rus hackerlar, Fransız lider Macron’u hedef almış
Maassen’e göre Rusya, ABD başkanlık seçimlerini etkilemek için kullandığı yolu izliyor. Ancak, ofansif faaliyetlere ilişkin yasal bir çerçeve olmaması Almanya’nın siber gücünü artırmasının önünde engel oluşturuyor. Berlin şu anda üçüncü partilerden çalınan veriyi almak ve saldırı yaptığı tespit edilen sunucuları imha etmeye yönelik nasıl bir yasal düzenlemeye gidilmesi gerektiğini tartışıyor.
Alman hükümeti, seçmenlerin yalan haberlerle manipüle edilmesinden endişeli: Geçtiğimiz yıl Rus-Alman vatandaşı 13 yaşındaki bir kız çocuğunun göçmenler tarafından tecavüze uğradığı söylentisi ülke çapında gösterileri tetiklemişti.
İlgili haber >> Almanya, hackerları yabancı topraklarda bulup vuracak
Bunun son örneği de Rus haber sitesinin Avrupa Parlamentosu Eski Başkanı Sosyal Demokrat Martin Schulz’un babasının Nazi kampında koştuğuna dair bir yalan haberdi. Neyse ki bu haber önceki kadar etkili olmadı, ancak ABD’den sonra Avrupalı devletlerin de seçim öncesi dezenformasyonla nasıl mücadele edeceği merak konusu.
Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz