Donald Trump’ın ABD başkanı seçilmesinin ardından, yeni başkanının politikalarını benimsemeyen devlet yetkililerinin istifaları sürüyor.
Bu kervana, Dışişleri Bakanlığı Siber Alan Koordinatörü Christopher Painter da katıldı. Painter Temmuz sonu itibariyle görevinden ayrılacağını açıkladı.
Dümenine geçtiği bakanlığın her geçen gün daha fazla kan kaybetmesine seyirci kalan Dışişleri Bakan Rex Tillerson’un ise, Siber Alan Koordinatörlüğünün Ekonomik İşler Dairesi’ne bağlanması direktifi verdiği konuşuluyor.
Böyle bir senaryonun gerçekleşme ihtimalini değerlendiren uzmanlar, siber alan gibi bir muharebe alanında ABD’nin diplomatik atağının sekteye uğrayacağına dikkat çekiyor. Kurumun yeniden düzenlemenin ardından ABD Dışişleri Bakanlığı’nın yeni bir siber alan koordinatörü olup olmayacağı ise belli değil.
İlgili haber>> Pew: “Siber saldırılara karşı askeri müdahale ihtimali artıyor”
Siber liderler yazı dizisinin yakından tanıdığı Christopher Painter 2011 yılında göreve getirildiğinde, dünyanın diğer hükümetlerinde benzer pozisyonlar bulunmuyordu. Bugün yirmiye yakın devletin dışişleri bakanlığı ya da diğer stratejik kurumlarında siber alanın yönetişimi ile ilgili pozisyonlar bulunuyor. Bu açıdan bakıldığında Painter’in alanında önce bir siber diplomat olduğu söylenebilir.
Dışişleri Bakanlığı bütçesinde yaşanan kesintiden dolayı pozisyonun tamamen kapanabileceği de ihtimaller arasında sıralanıyor. ABD’li şirketlere saldıran Çinli hackerlara dava açılmasından, hala gündemdeki yerini koruyan ABD seçimin hacklenmesine kadar birçok ulusal konunun yanı sıra Uluslararası Siber Normların oluşturulması gibi küresel meselelerde ABD’nin çıkarlarını diplomasi alanında koruyacak kimsenin olmaması ABD’li ulusal güvenlik uzmanlarını endişeye sevk etti.
İlgili haber>> ABD siber saldırılarla mücadelede kesenin ağzını açtı
Washington’un kıdemli siber stratejistlerinden Jason Healey konuyla ilgili yazdığı blog postunda savunma Bakanı James Mattis’in geçmişte Kongre’de yaptığı bir konuşmada kullandığı ifadeleri alıntıladı: “Eğer Dışişleri Bakanlığı’na yeterince ödenek ayırmazsanız, eninde sonunda Pentagon’un daha fazla mühimmat satın alması gerekecek.”
Healey benzer bir durumun siber tehditlerin arttığı, ABD’nin süregiden bir siber savaş içerisinde kendisini bulduğu bir dönemde geçerli olduğunun altını çiziyor. Yani eğer siber diplomasi ayağınız zayıflarsa, ofansif siber kabiliyetlerinizin ve siber güvenlik zafiyetlerinizin bu durumu kaldırabilecek kapasitede olması gerekiyor.
Siber Bülten abone listesine kaydolmak için doldurunuz!