Etiket arşivi: dezenformasyon

Facebook: Dezenformasyon amaçlı hesaplar çığ gibi büyüyor

Facebook, Meksika’da yerel seçimleri manipüle etmek isteyen 44 hesabı ve 11 sayfayı kapattıklarını açıkladı. Şirket yöneticileri, bağımsız basın organı görüntüsüyle para karşılığı manipülatif içerik üreten sayfaların sayısında sürekli artış yaşandığına dikkat çekiyor.

Facebook’un yaptığı araştırmaya göre, kendilerini bağımsız yerel haber kuruluşları gibi gösteren bazı hesap ve sayfaların gerçekte Meksikalı bir halkla ilişkiler firması olan Sombrero Blanco veya doğrudan Meksika’nın Progreso kentinin belediye başkanı Julián Zacarías ile bağlantılı oldukları ortaya çıktı. Bunun üzerine 44 Facebook hesabı, 11 sayfa ve bir Instagram hesabı kapatıldı.

Devlet destekli dezenformasyon kampanyasını yürütenlerin, uzun zamandır bağımsız görünümlü haber kuruluşları için köşe yazıları yayınlamak için yazarlarla birlikte çalıştıkları biliniyor. Bu kuruluşular, diğer yandan hesaplarına özgün bir görünüm kazandırmak için sahte fotoğraflar kullanarak gerçek kimliklerini gizlemeye çalışıyorlar.

Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) ve Siber Komutanlık, yıllarca Amerikan kamuoyunu etkilemeye çalışan Rus hükümeti destekli bir trol grubu, İnternet Araştırma Ajansı’nın (Internet Research Agency), geçen yıl Gana’da bir sivil toplum örgütüne polis vahşeti temalı içeriğin üretildiğini doğruladı. 2019’da bir İsrail lobi şirketi benzer şekilde Afrika, Güneydoğu Asya ve Latin Amerika’da sahte ve yanıltıcı hesaplar aracılığıyla siyasi propaganda yürüttü.

Ancak Facebook, son aylarda bu tarz güdümlü hesapların siyasi kampanyalarla bağını gizleme amacıyla halkla ilişkiler firmalarına ve ticari kuruluşlara kaynak aktaran kampanyalarda bir artış tespit ettiğini söylüyor. Meksika’da yaşanan olay bunun en taze örneği olarak öne sürülüyor.

Facebook’un güvenlik politikası başkanı Nathaniel Gleicher 6 Mayıs’ta gazetecilere verdiği demeçte, daha az görünür aktörlerin yerel siyasi meselelerle ilgili kutuplaştırıcı içeriklere gittikçe daha fazla ağırlık verdiklerini belirtirken, bu gibi kişilerin çoğu zaman bağış adı altında para aldıklarına dikkat çekmişti.

Para karşılığı bu gibi işler yürütülmesinin yeni olmadığını kaydeden Gleicher, “Halkla ilişkiler kampanyalarında hem yurtiçinde hem de dünyada ücret karşılığı sahte içerik üreten şirketlerin sayısında istikrarlı bir büyüme gözlemliyoruz.” dedi. Gleicher, “Bu tür operasyonlarda bir artış tespit ettik ve son zamanlarda iç politika açısından, küçük çaplı seçimler için dahi bu PR firmalarının kapılarının çalındığını görüyoruz.” şeklinde konuştu.

Rusya kaynaklı dezenformasyon aktörlerinin Avrupa’da güven ortamını sarsmayı hedeflediği ortaya çıktı

Rusya kaynaklı bir dezenformasyon kampanyasında, İsveç ve Avrupa’da güvensizlik yaratmayı hedeflendi. Kampanyada yalan haberleri çevrimiçi yaymak için manipüle edilmiş görüntüler ve uydurulmuş internet kişilikleri kullanıldı.

Tehdit istihbarat şirketi Recorded Future, İsveç’in ulusal yasama organı olan Riksdag’ın web sitesinde ortaya çıkmış gibi duran, üzerinde photoshop ile oynanmış bir ekran görüntüsünü içeren girişimin arkasında “büyük olasılıkla” Secondary Infektion olarak bilinen propaganda çalışmalarının olduğunu bildirdi.

Secondary Infektion, en az iki yıl öncesine dayanan bir operasyon. Araştırmacılar, şüpheli Rus operasyonunu sahte belgeler oluşturmakla, sosyal medya aracılığıyla toplumda öfke oluşturmakla ve Ukrayna gibi ülkelerde NATO çevresinde olumsuz duygular yaratmakla suçluyorlar.

Araştırmacılar, yabancı hükümetleri istikrarsızlaştırmaya yönelik çabalar için dijital araçları kullanan bir siyasi savaş örneği olarak Secondary Infection’a işaret ediyor.

İSVEÇ NATO’YA KATILACAK İDDİASI İLE TEPKİ OLUŞTURMAYA ÇALIŞTILAR

Son olayda, Recorded Future araştırmacıları, popüler bir İsveç forumu olan Flashback’te “İsveç-Ukrayna NATO üyeliği” hakkında bir makale yayınlayan bir hesap tespit ettiler.” Kullanıcı, İsveç’in yakında 1949’te Sovyetler Birliği’ne karşı Batı siperi olarak kurulan ittifaka katılacağını öne sürdü ve şunları kaydetti: “Zira saldırgan komşumuz Rusya’nın tehditlerine tek başına dayanabilecek hiçbir ülke yok.”

Aynı kullanıcı, İsveç’in Liberal Halk Partisi Liberalna’lı milletvekili Fredrik Malm’ın, İsveç’in Ukrayna ile birlikte NATO’ya katılması gerektiğini savunarak, “İsveç’in NATO’nun müşterek savunmasından yararlanabilmesi için” sunduğu teklife dair bir ekran görüntüsüne işaret etti. 

Rusya’nın sinyal krallığı ile İsrail’in siber casusluk şirketleri arasında Türk İHA’ları

 

Recorded Future araştırmacıları, ekran görüntüsünün sahte olduğunun neredeyse yüzde yüz olduğunu kaydetti. Liberalna, İsveç NATO üyeliğini savunuyor, ancak ekran görüntüsünde resmi hükümet belgelerinde rastlanması muhtemel olmayan birtakım dilbilgisi hataları bulunuyor. 

MAKİNE ÇEVİRİSİ KULLANAN EKİP YAKAYI ELE VERDİ

Öte yandan, Malm’ın teklifinde dikkati çeken bir başka şey de yapay zeka çevirisi olduğu belli olan “son derece zayıf İsveççe” den oluşuyor olması. 

Araştırmacılar, uydurulmuş haberin çevrimiçi ortamda dikkat çekici bir ilgi yaratmadığını belirtti. Secondary Infektion’ın girişimleri, Moskova’nın siyasi hedefleri ve Rusya’nın daha önceki eylemleri ile tutarlılık oluşturuyor.

Secondary Infektion, daha önce Müslüman toplulukları Kovid-19’u yaymakla suçlayarak koronavirüs temalı dezenformasyonu güçlendirerek ABD’deki aşırı sağcı siyasi toplulukları etkilemeye çalışmıştı. Bu çaba, sosyal medya trollerinin uğrak yeri olan 4chan aracılığıyla ilgi çekmeye çalışmak için kişisel yayın yapan siteleri kullandı, ancak geniş çaplı bir ilgi toplayamadı.

Hayalet Yazar olarak bilinen Rus kaynaklı başka bir şüpheli, 2020’de Letonya’da bulunan Kanadalı askerlerin Doğu Avrupa üzerinden Kovid-19 salgınının nedeni olduğuna dair yalan önermelerde bulunan sahte siyasi belgeler yayımladı. FireEye araştırmacıları, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’e dayandırılan yalan haberin bazı haber sitelerinde yayımlanmak için yeterli olduğunu söyledi.

Recorded Future, “Bu aktörlerin, bir bilgi savaşı kampanyasının düşük maliyetli, potansiyel olarak yüksek getirili bir çaba olduğu inancıyla hedef kitleleri başarılı bir şekilde aldatma umuduyla yanlış haberlere ve dezenformasyona devam edeceğine inanıyoruz.” diyor.

Dezenformasyon yasası haber sitelerini de kapsayabilir

Türkiye’de geçtiğimiz yazdan bu yana hazırlıkları süren dezenformasyon yasasının internet medyasını da kapsayacak şekilde genişletilmesi bekleniyor.

TBMM’ye bütçe görüşmeleri sonrası sunulması planlanan yasa teklifi ile internet medyası çalışanlarının basın yasasına tabi olması, Basın İlan Kurumu’ndan ilan almasının yolunun açılması, internet sitelerinin künye ve yararlandıkları fonları ilan etmesi seçenekleri üzerinde duruluyor.

Yaz aylarında yaşanan orman yangınlarından sonra sosyal medyadaki bazı paylaşımlar nedeniyle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis grubuna, “yalan haber ve dezenformasyonla mücadele” gerekçesiyle yasal çalışma yapılması talimatı verdiğini açıklamıştı. AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın başkanlığında yürütülen çalışmalar kapsamında Adalet, Ulaştırma, İçişleri Bakanlıkları ile RTÜK ve TBMM Dijital Mecralar Komisyonu başkanlarının katılımıyla bir süredir çalışmalar sürdürülüyor.

Ekim ayında Meclis’e sunulması planlanan yasa teklifinin kapsamına, internet medyasının da alınması kararı üzerine biraz daha çalışılması kararlaştırıldı.

Meclis’teki bütçe görüşmeleri de dikkate alınarak yasa teklifinin yeni yılda yasalaştırılması planlanıyor. AKP’nin üzerinde çalıştığı yasa teklifinde sosyal medya üzerinden, “yalan haber ve dezenformasyon” konusunda ilk kez tanımlama ve kriter getirilmesi düşünülüyor. Bu konuda, dezenformasyon içerikli paylaşımın “organize, örgütlü, belli bir amaca yönelik olması” halinde yaptırım uygulanması üzerinde duruluyor.

Sosyal medyaya Alman modeli önerisi: Dezenformasyona 5 yıla kadar hapis!

Dezenformasyon içerikli paylaşımların denetiminin ise resmi bir kurum tarafından yapılması öngörülüyor. Bilgi Teknolojileri Kurumu (BTK) içinde kurulacak yeni bir başkanlığa, sosyal medyadaki yalan haber ve dezenformasyon paylaşımlarıyla ilgili denetim yetkisi verilebileceği ifade ediliyor.

İnternet haber sitelerinin basın yasası kapsamına alınması konusunda 2014 yılında bir yasa teklifi hazırlanmış, ancak yaşama geçirilememişti. AKP’nin “dezenformasyon” yasası kapsamına almayı planladığı yasal düzenleme hayata geçerse, haber sitelerinin çalışanları da gazete ve televizyon habercileri gibi basın yasasına tabi olabilecek ve basın kartı hakkından yararlanabilecek. Ayrıca gazeteler gibi Basın İlan Kurumu’ndan ilan alabilecek.

KÜNYE VE ADRES BİLDİRİM ZORUNLULUĞU GETİRİLECEK

Yapılması düşünülen düzenleme kapsamında internet medyasına da künye, adres bildirim zorunluluğu getirilecek. Ayrıca yalan haber ya da dezenformasyon nitelikli yayınlarla ilgili cezai yaptırımlar, gazete ve televizyonlar gibi mahkeme yoluyla tekzip zorunluluğu getirilmesi de gündemde.

Üzerinde durulan bir başka düzenleme ise internet sitelerinin hangi fonlardan destek aldığını ilan etmesi yönünde. Sosyal medya kuruluşlarına ofis zorunluluğu getirilebilir AKP’nin üzerinde çalıştığı yasa teklifiyle, Türkiye’de temsilcilik açma zorunluluğu getirilen sosyal medya kuruluşlarına, ofis açma zorunluluğu getirilmesi üzerinde de duruluyor.

Geçen yıl yapılan düzenlemeyle, Türkiye’den günlük erişimi 1 milyondan fazla olan Facebook, Twitter, Instagram, YouTube gibi yurt dışı kaynaklı sosyal medya kuruluşlarına, hukuka aykırı içeriğin kaldırılması ya da erişim engeli gibi konularda muhatap olunabilmesi için temsilcilik açma zorunluluğu getirilmişti.

Temsilci atamayan sosyal medya kuruluşları için reklam yasağından internet hızının yüzde 90’a kadar daraltılmasını da içeren yaptırımlar öngörüldüğü için sosyal medya kuruluşları temsilci atadıklarını duyurmuştu. Ancak uygulamada bu temsilcilerin daha çok kağıt üzerinde kaldığı ve temsilcilere ulaşılamadığını belirten AK Parti kaynakları, dezenformasyon yasası kapsamında bu kuruluşlara Türkiye’de ofis açma zorunluluğu getirilebileceğini ifade ediyor. Bu kapsamda Türkiye ofislerinde resmi makamların irtibat kurabilmesi için Türkiye’den bir temsilci atanması zorunluluğunun da getirilebileceğini ifade ediliyor.

Kaynak: BBC Türkçe

Facebook’tan trol operasyonu: Binden fazla sahte hesap kapatıldı

Facebook ve Instagram’ın adı yeni değişen şirketi Meta, Nikaragua’da sahte hesaplara savaş açtı. Binden fazla trol hesap kapatıldı.

Şirket, hesapların Nikaragua hükümetinin dezenformasyon kampanyasıyla bağlantılı olduğunu açıkladı. Meta’nın tehdit istihbaratı Başkanı Ben Nimmo, Facebook’ta kampanyayla bağlantılı 937 hesap, 140 sayfa ve 24 grup; Instagram’da da 363 hesap kapatıldığını açıkladı.

Daniel Ortega’nın hükümeti ve Sandinista partisi tarafından kontrol edilen hesaplar geçtiğimiz ay kapatıldı. Nimmo, amaçlarının Nikaragua’da hükümet yanlısı ve muhalif görüşler arasında çevirimiçi diyaloğun kolaylaştırılması olduğunu söyledi.

Meta’nın açıklamasına göre kapatılan hesapların arkasında Nikaragua’nın telekom düzenleyici kurumu ve Anayasa Mahkemesi’nin çalışanları da yer alıyor.

Şirketin açıklamasında, sahte hesapların koordine bir şekilde kamusal söylemi manipüle etmek için kullanıldığı belirtiliyor. Facebook’un analizine göre insanlar bu hesapları günlük bir iş karşılığında kontrol ediyorlar.

GELECEK HAFTA CUMHURBAŞKANI SEÇİLECEK

Ülkede gelecek haftasonu cumhurbaşkanlığı seçimi düzenlenecek. Hükümet haziran ayından bu yana rejim muhaliflerini ihanet ve kara para aklama suçlarından göz altına alıyor. Birçok kişi bu suçlamaların asılsız olduğunu ve Ortega’nın yeniden seçilmesine hizmet ettiğini söylüyor. ABD, seçimleri ‘gözboyama’ olarak tanımlamıştı.

Dezenformasyon kampanyasının 2018’de muhalefeti karalamak için başlatıldığı öne sürülüyor. Kampanya TikTok ve Twitter gibi diğer platformlara da yayıldı. 2018’de Ortega’nın iktidarına karşı ülkede yapılan protestolar 300’den fazla kişinin ölümüyle sonuçlanmıştı. On binlerce kişi ise kaçarak ülkeyi terk etmişti.