ABD Adalet Bakanlığı Huawei’yi karşı iki iddianame açıkladı. Bu iddianamelere göre, Çinli dev şirket banka dolandırıcılığı ve Amerikan şirketine ait ticari sırları çalmakla suçlandı. İddianamelerin birinde Huawei şirketi, ona bağlı iki şirket ve Huawei’in Mali İşler Müdürü Meng Wanzhou hakkında 13 ayrı suçlama yer alıyor. Huawei, banka ve para transferi dolandırıcılığı ile adaleti engellemekle suçlanıyor.
Bir diğer iddianamede de Huawei şirketi Amerikan telekomünikasyon şirketi T-Mobile’dan ticari sırları çalmakla suçlanıyor.
BASKI ARTIYOR
Bu iddianameler Çin’in en büyük teknoloji şirketi ve dünyanın da en büyük telekomünikasyon ekipmanı üreticisi olan Huawei’ye yönelik Amerikan yönetiminden gelen baskıyı daha da arttırıyor.
Huawei’in Mali İşler Müdürü Meng Wanzhou, 1 Aralık’ta Kanada’da gözaltına alınmıştı. Wanzhou, Huawei’in İran’la faaliyetleri konusunda Amerikan bankalarını yanlış yönlendirmekle suçlanıyor. Savcılar Huawei’i ABD yaptırımlarını ihlal ederek İran’a ekipman satmak için Hong Kong’da paravan bir şirket kullanmakla suçluyor.
ÇİN TEPKİLİ
Çin hükümeti ise bu suçlamaların arkasında “siyasi manipülasyonların olduğunu” savundu. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Geng Şuang’ın yazılı açıklamasında “ABD bir süredir, belirli Çin şirketlerinin itibarını sarsmak ve kovuşturmak ve bu şirketlerin meşru ve yasal faaliyetlerini boğmak için devlet gücünü kullanıyor.” denildi.
Sözcünün açıklamasında “Bunların arkasında güçlü siyasi motivasyonlar ve siyasi manipülasyonlar bulunuyor.” ifadeleri yer aldı.
Huawei’nin kurucusu Ren Zhengfei de şirketin Çin adına casusluk yaptığı suçlamalarını reddetti. Huawei’nin dünyadaki hiçbir ülkeye zarar verecek eylemlerin içinde olmayacağının altını çizen Ren Zhengfei, şirketin kimden gelirse gelsin bu tür taleplere cevap vermeyeceğini, hali hazırda Çin hükümetinin de kesinlikle bu tür bir talepte bulunmadığını söyledi.
Zhengfei, “Hiçbir millete veya bireye asla zarar vermeyeceğiz. Biz bir şirketiz ve bir ticari kuruluşuz. Bir işletmenin değerleri, müşteri odaklı olması ve müşteri önceliğidir. Bu bağlamda, siyasi yönetimimiz ile ticari kurum olarak gerçekleştirdiğimiz faaliyetler arasında herhangi bir bağ olması söz konusu değil” dedi.
