Etiket arşivi: Türkiye

DCF Veri Merkezi Fuarı Ekim’de açılıyor: “Türkiye veri merkezi üssü olmayı hedefliyor”

DCF Veri Merkezi Fuarı Ekim'de açılıyor: "Türkiye veri merkezi üssü olmayı hedefliyor"Veri merkezleri sektöründe 30 ülkeden profesyonellerini bir araya getirmeyi hedefleyen DCF Veri Merkezi Fuarı, ekim ayında Türkiye’de gerçekleştirilecek.

Avrasya Bölgesinde sadece Türkiye’de düzenlenebilen 20 – 22 Ekim 2022 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek fuarda Data Center, Cloud, Cyber Security, IoT, Big Data, DevOps, Blockchain, AI, AR-VR ve Software gibi tüm yenilikçi sektörlerin geliştirilmesi ve uluslararasılaştırılması gibi konulara ilişkin görüşmeler gerçekleştirilecek.

Fuar, tüm yenilikçi sektörlerin geliştirilmesi açısında önem taşırken, veri akışının yüzde 95’ini dışarıdan sağlayan Türkiye için de önem arz ediyor.

Bilgi, eğlence, iletişim, finansal hizmetler, kamu yönetimi, enerji transferi, güvenlik gibi güncel hayatı tamamlayan her şey bugün dijital ortamda toplanıyor.  Bilgi ve verilerin toplanması, depolanması, işlenmesi ve dağıtılması çok sayıda bilgisayar ve ağ donanımlarının bir araya geldiği fiziksel veri merkezleri ile mümkün oluyor. Dünyada veri trafiğini saklayan, yönlendiren irili ufaklı merkez sayısının 10 milyona yaklaştığı ve bu merkezlerin 2 milyar metrekareye yakın fiziki bir alanı kapladığı tahmin ediliyor.

“VERİ MERKEZİ OLARAK TÜRKİYE BÖLGESİNDE RAKİPSİZ BİR ÜLKE”

İhlas Haber Ajansına konuşan DCF Data Center Expo Proje Müdürü Savaş Burkay, “Pandemi öncesinde veri merkezlerinde Ankara’da doluluk oranı yüzde 85, İstanbul’da ise yüzde 80 civarındaydı. Pandemiden sonra veri merkezlerinin stratejik önemi iyice anlaşıldı. İki ay önce Cumhurbaşkanlığı’nın Dijital Dönüşüm Ofisi’nde yayınladığı rapor ile Türkiye’nin bölgede veri merkezi üssü olması ve veri merkezi sektörünün güçlendirilmesi adına atılması gereken adımları belirlemesi sektör için büyük önem taşıyor. Bu anlamda açıklanacak teşvikler de sektör için oldukça kıymetli. Nitekim Türkiye, çevresindeki 100 ülkeye göre bilişim know-how’ını ve ilgili sektör sanayiini geliştirmiş, bu alanda bölgesinde rakipsiz bir ülke. Çevre ülkelerdeki sektörel ihtiyaca cevap verecek en uygun firmalar Türk firmaları olacaktır. Fuar ile Türk firmalarını biraz da bu amaçla 30 ülkeyle tanıştırıyoruz.” şeklinde konuştu.

Veri bilimci ne iş yapar? Veri bilimcileri kariyer olarak nasıl bir gelecek bekliyor?

 TÜRKİYE VERİ TRAFİĞİNİN YÜZDE 95’İNİ DIŞARIDAN SAĞLIYOR

Türkiye’de mevcut veri merkezi alanının 100 bin metrekare olduğu tahmin edilirken, kamu ve özel yatırımlarla birlikte 5 yıl içerinde 400 bin metrekareye ulaşılması hedefleniyor. Türkiye son yıllarda, pandeminin de etkisiyle, veri merkezi sektöründe dünyada en hızlı büyüyen ülkelerden biri haline geldi.

Mevcut veri trafiğinin yüzde 95’ini dışarıdan sağlayan Türkiye için veri merkezi sektörü önem taşıyor. Yeni yatırımlar açısından önemli bir potansiyel olarak görülen Avrasya’da sektörün tüm taraflarını bir araya getirmeyi hedefleyen veri merkezi fuarı DCF Data Center Expo İstanbul’da üçüncü defa düzenlenecek.

20-22 Ekim 2022 tarihleri arasında, üç gün boyunca, İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek DCF Data Center Expo, tüm Ortadoğu, Doğu Avrupa, Balkanlar, Körfez Ülkeleri ve Kuzey Afrika’dan 30 ülkenin bilişim teknolojileri profesyonellerini, girişimci firmaları ve uzman konuşmacıları bir araya getirecek.

Mobil zararlı yazılım saldırılarında Türkiye zirveyi paylaştı

Mobil cihazlara yönelik zararlı yazılım saldırılarında en çok Türkiye ve İspanya’daki kullanıcıların hedef alındığı ortaya çıktı.

ThreatFabric siber tehdit istihbaratı firmasının son raporuna göre, Android cihazlarına yönelik başta bankacılık truva atı saldırılarında son aylarda büyük artış yaşandı.

En çok saldırıya Türkiye ve İspanya’nın uğradığı tespit edilirken, hedef ülkeler arasında Polonya, Avustralya, ABD, Almanya, İngiltere, İtalya, Fransa ve Portekiz yer alıyor.

Raporda 2022 yılın ilk 5 ayında özellikle cihaz üzerinden düzenlenen ve kolay fark edilmeyen saldırıların yüzde 40 oranın arttığı belirtildi.

Saldırılarda en sık görülen zararlı bankacılık yazılımları arasında Hydra, FluBot , Cerberus, Octo ve ERMAC bulunuyor.

Türkiye bölgesinde en çok zararlı yazılım saldırısına uğrayan ülke oldu

Android işletim sisteminde geliştirilen yeni güvenlik önlemleri, zararlı yazılımların yüklenmesi önemli ölçüde zorlaştırıyordu. Ancak ThreatFabric’e göre, bazı ayarları değiştirerek güvenlik önlemlerinin aşılabiliyor. Bu yüzden söz konusu zararlı yazılımlara karşı daha sıkı önlemlerin alınması gerekiyor.

Türkiye en çok siber saldırıya uğrayan 6’ncı ülke oldu

Türkiye, dünya çapında en çok siber saldırıya maruz kalan ülkeler arasında 6’ncı sırada yer aldı.

IBM’in yayınladığı rapora göre dünya genelinde siber saldırı oranı, 2021 yılında yüzde 80 arttı.

Rapora göre özellikle pandemi sonrasında oltalama saldırılarında yüzde 217, istenmeyen ileti (spam) saldırılarında ise yüzde 220 kat artış yaşandı. Türkiye ise en çok siber saldırıya uğrayan 6’ncı ülke oldu.

Firmanın raporuna göre ayrıca dünyada bir şirkette ortalama ayda 25 bin veri kaybı oluşuyor,  

Türkiye’de siber suçlar 2021’de patladı: 436 bin kişinin bilgileri çalındı

Şirketlerin verilerini korumaları için siber güvenlik sigortası yaptırmaları ve bu korumayı da Siber Riskler Poliçesiyle sağlayabileceği belirtiliyor. Söz konusu poliçe yaşanan finansal ve imaj sorunular açısından da önemli bir çözüm oluyor.

SİBER RİSKLER POLİÇESİ SALDIRILARA KARŞI ÇÖZÜM OLABİLİR

Poliçe kapsamında hasar noktasında oluşacak hukuki masraflar, firmanın oluşan siber saldırı hakkında müşterilerini bilgilendirmesi için tutulacak çağrı merkezi firmasının masrafları, imaj düzeltimi için yapılacak iletişim çalışmaları gibi harcamalar, Siber Riskler Poliçesi ile karşılanabiliyor.

Poliçeyle ayrıca beyaz şapkalı hackerlar ile anlaşılarak şirketin bilgi ve yönetimi dâhilinde siber saldırı yaptırılıp sistemsel açıklar tespit ediliyor ve tüm bilgiler, çözüm önerileriyle birlikte ilgili şirkete sunuluyor. 

Türkiye’ye casus yazılım sattığı iddia edilen Alman FinFisher firması iflas etti

Türkiye’nin de hizmet aldığı iddia edilen Münih merkezli Alman casus yazılım firması iflas ettiğini açıkladı.

Casus ve gözetleme yazılımları nedeniyle tartışmaların odağında olan firma, dünyanın faklı ülkelerindeki baskıcı rejimlerin gazeteci ve aktivistleri takip etmesine hizmet etmekle suçlanıyor.

Firmanın en yaygın kullanılan ve en kârlı yazılımı FinSpy, yıllardır Alman hükümeti ve insan hakları  kuruluşları tarafından takip ediliyor.

Şirketin yazılımının Türkiye’de hükümet yetkililerince gayri resmi kanallardan satın alındığı ve 2017’de hükümet karşıtı gösteriler sırasında kullanıldığı öne sürülmüştü. Sivil toplum kuruluşlarının konuya ilişkin suç duyurusunda bulunmasının ardından 2019’da FinFisher hakkında soruşturma başlatılmıştı.

Alman firmaya muhalifleri izlemek için Türkiye’ye casus yazılım satma soruşturması

Soruşturma açılmasına yol açan şikayette FinFisher’ın AB’nin birlik dışı ülke regülasyonlara riayet etmediği vurgulanmıştı. 2020 yılında şirkete operasyon düzenlenmiş ve şirket hesaplarına el konulmuştu.

FinSpy yazılımı 2016 yılında geliştirilmiş, Mısır, Bahreyn, Bangladeş, Etiyopya, Umman, Suudi Arabistan ve Venezuela hükümetleri tarafından kullanılmıştı. Yazılım takip edilen kişilerin cihazlarına ve kameralarına tam erişim sağlıyor.

FinFisher firmasından konuya ilişkin bir açıklama gelmedi.

Tarihin en büyük siber soygunu Türkiye’de gerçekleşti: Samsunlu kardeşler 16 milyar lira çaldı

Türkiye’de bir bankacılık uygulamasında bulunan yazılım hatası tarihin en büyük soygununa kapı araladı.

Hürriyet gazetesi yazarı Sefer Levent’in yazısına göre  Samsun’da Recep Gezek ve Emre Gezek isimli kardeşler bir bankadan 16 milyar lirayı hesaplarına aktardı.

Levent, yazısında Gezek kardeşlerin dolandırıcılık ile suçlandığı duruma dair çıkarımlarını şu ifadelerle anlattı:

Samsun’da bir benzin istasyonunda çalışan Recep Gezek ve ağabeyi Emre Gezek 16 milyar TL gibi bir rakamı nasıl oldu da hesaplarına aktarabildi. Bu tarihi soygunu müthiş bir habere imza atarak ortaya çıkaran Musa Kesler ile yaptığım görüşmeden çıkardığım sonuçlar şöyle:

* Eldeki veriler bankanın yatırım bölümü ile mevduat bölümü arasındaki yazılım hatasından kaynaklandığını düşündürüyor. Yani olayda bir hackleme ya da hacker girişimi yok. Varsa soruşturmanın başka safhalarında ortaya çıkar.

Yapay zeka kullanarak bankadan 35 milyon dolar çaldılar

* Olay mahkemeye yansıdı. Ayrıntıların süreç içinde netleşeceğini belirtmemizde fayda var.

* Tarihi soygun girişimi hafta sonu olduğu için banka, hesaplarındaki korkunç mevduat patlamasını çok geç fark ediyor.

* İki kardeş iki günde 70’e yakın sözde transfer işlemi yapıp sonunda 16 milyar TL’yi yatırım bankacılığından mevduat hesaplarına aktarmayı başarıyor.

* Banka başta bir anormallik olduğunu anlıyor transferler devam ederken hesaba bloke uyguluyor ama yine de ne olduğunu kestiremiyor. Kardeşlerin uyarısıyla da blokeyi kaldırıyor. Sonradan tekrar bloke koyuyor ama transferler çoktan yapılmış…

* 2 Mart’ta ‘çok para taşıdıkları için’ silahla polise yakalanmasalar belki de iki kardeş şimdiye çoktan sırra kadem basmıştı. Yakalanırlar mıydı, paranın ne kadarı kurtarılırdı, bilemem.

SOYGUNDA DÜNYA REKORUNU KIRDILAR

* 2003’te Irak Savaşı başlamadan önce yağmalanan Merkez Bankası’ndan çalınan para 920 milyon dolar.

* Bağdat’taki Es Salaam Bank’tan bizzat bankanın güvenlik birimlerinin de işbirliği ile çalınan miktar ise 282 milyon dolardı.

* 1987 yılında Knigtsbridge’e giren soyguncular banka görevlileri ve müşterilerini rehin alarak kiralık kasaları boşalttı. Bu soygunun değeri ise 98 milyon dolardı.

* Brezilya Merkez Bankası’na 78 metre tünel kazıp ulaşan soyguncular 71 milyon doları çaldılar.

* Bugüne kadarki en büyük kripto para soygunu ise geçtiğimiz yılın ağustos ayında yaşandı. Poly Network üzerinden 610 milyon dolarlık token çalındı. Şirket tüm parayı iade etmesi için hacker’a iş teklifinde bulundu. Böylece para geri alındı.

BANKANIN SİSTEMİNDE BİR GÜVENLİK AÇIĞI MI VAR?

Samsun’daki bu tarihi soygun girişimini soruşturmanın sadece adli makamlarla sınırlı kalmayabilir. Bankanın kendi güvenlik sistemlerini, yazılımlarını baştan aşağı elden geçirmesi ve soruşturmasının yanı sıra Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun da ayrıca bir inceleme yapması bekleniyor.

Bugüne kadar bankanın yatırım bankacılığı biriminden mevduat hesaplarına aslında ‘olmayan’ başka paraların da aktarılıp aktarılmadığı bilinmiyor.

Kaynak: Hürriyet, Independent Türkiye