Etiket arşivi: Türkiye

Kuzey Koreli hackerların sahte şirketi Istanbul’da çıktı

Daha önce siber güvenlik uzmanlarına yönelik sosyal mühendislik operasyonları yapan Kuzey Koreli siber tehdit unsurları, bu kez bir Türk Siber Güvenlik Şirketi gibi davranarak kurbanlarını hedef aldı.

Google’ın Tehdit Analizi Grubunun paylaştığı bilgilere göre hükümet destekli hacker grubu, güvenlik araştırmacılarını etkilemek için sosyal medya hesapları oluşturmanın yanı sıra Türkiye’de ‘SecuriElite’ bir siber güvenlik şirketi görünümü veren bir internet sitesi kurdu.

Sitede hayali şirketin yazılım güvenlik değerlendirmeleri, sızma testleri ve zafiyet arama sistemleri hizmeti verdiği iddia ediliyor. Saldırganların internet sitesiyle ilk saldırılarını 2021 yılının Ocak ayında yaptıkları belirtiliyor. Söz konusu saldırıda oluşturdukları sitenin giriş sayfası açıldığında bir tarayıcı istismarı gerçekleştiriliyor.

TREND MACRO SAHTEKARLIĞI

Kendilerine çekmeye çalıştıkları güvenlik araştırmacılarına kötü amaçlı yazılım bulaştırmak için de PGP açık anahtarını kullandılar.

SecuriElite sitesi herhangi bir kötü amaçlı yazılım dağıtacak şekilde kurulmadığı için saldırılar erkenden tespit edildi. Böylelikle Google, siteye yanlışlıkla dahi olsa kullanıcıların kolayca erişmesini engellemek için site URL’sini Güvenli Tarama uygulamasına yönlendirdiklerini belirtti.

Kuzey Koreli hackerlar tarafından oluşturulan ve bu yeni saldırılarla ilişkilendirilen tüm LinkedIn ve Twitter hesapları Google tarafından bildirildi ve askıya alındı. Örneğin Linkedln üzerinde tespit edilen iki sahte hesabın sıklıkla kullanıldığını söyleyen Google, bu hesaplardan birinin ‘Carter Edwards’ adını kullandığı ve  ‘Trend Macro’ gibi sözde şirketlerde çalışıyor gibi göründüğünü ekledi. 

İnternetsiz Kuzey Kore siber saldırılar ile nasıl döviz elde ediyor?

Google’ın Tehdit Analizi Grubu’ndan Adam Weidemann, “Halihazırda söz konusu saldırı amaçlı kurulan internet sitesinin kötü amaçlı içerik sunduğunu gözlemlemedik ancak yine de Google Güvenli Tarama’ya bildirdik.” dedi.

KUZEY KORELİ SALDIRGANLARIN İLK EYLEMİ DEĞİL

Daha önceden de aynı tip saldırılar düzenleyen hükümet destekli Kuzey Koreli hackerlar, yine siber güvenlik araştırmacılarını hedef almıştı.

Örneğin hükümet destekli Kuzey Koreli Lazarus grubu, tasarladıkları kötü amaçlı internet siteleriyle hedeflenen güvenlik araçtırmacılarının bilgisayarlarına arka kapı yüklemeye veya güvenlik zafiyetlerinden yararlanmaya çalışmışlardı.

Tüm güncellemelere sahip Windows 10 veya Google Chrome sürümleri kullanan araştırmacıların da saldırılardan etkilenmesi akıllara siber saldırganların sıfır gün açıkları kullandığını getiriyor.

Güney Koreli güvenlik araştırmacılarına başarısız saldırılar düzenledikten sonra Güney Koreli siber güvenlik şirketi ENKI, Internet Explorer sıfır gün açığını keşfettiklerini bildirmişti.

ABD, istihbarat raporunda Türk hackerın saldırısına yer verdi

ABD Ulusal İstihbarat Konseyi, İran ve Rusya’nın 2020 yılında yapılan başkanlık seçimlerine siber yollarla müdahale ettiğine dair bir rapor yayımladı.

Raporda, Çin’in seçime müdahale için herhangi bir çalışma içine girmediği belirtilirken, Türk hackerların başkan adaylarından birinin sayfasına yönelik düzenlediği saldırıya yer verildi. 

Herhangi bir yabancı devletin ABD’de seçim sonuçlarını değiştirebilecek operasyonu istihbarat servislerine yakalanmadan yapmasının mümkün görülmediği kaydedilen raporda, seçimden bir gün önce sonuçları değiştirmeye yönelik bazı girişimlerin tespit edilerek önlendiği hatırlatıldı.

EMİR BİZZAT PUTİN’DEN GELDİ

Raporda dikkat çeken konulardan bir tanesi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 2020 seçimlerinde açıkça  ABD Başkanı Joe Biden ve Demokrat Parti aleyhine etki operasyonları düzenlenmesi emrinin şahsen verdiği iddiası oldu. Etki operasyonlarının hedefi Trump’a destek vermenin yanında, toplumdaki ayrışmaları derinleştirmek ve seçim sürecine kamuoyunun güvenini azaltmak olduğunun da altı çizildi.

2020’deki Rus etki operasyonlarını 2016 ile karşılaştıran rapor, 2020’de bir önceki seçime göre Rusların yoğun ve kesintisiz bir şekilde siber operasyon düzenlemedikleri sonucuna vardı. 

2016 yılında yapılan seçimler öncesinde, henüz partiler adayları seçme sürecindeyken Rus istihbaratına bağlı hackerlar, Demokrat Parti’nin sistemlerine sızarak yöneticilerin maillerini çalmış ve bunları internette yayınlamışlardı. Böyle bir saldırının ardından Demokrat Parti’den bazı yöneticiler istifa etmiş kampanya süreci büyük yara almıştı. 

İRAN, TRUMP’IN YENİDEN SEÇİLMESİNİ ENGELLEMEYE ÇALIŞTI

Rapora göre, 2016’da sadece Rusya siber ve diğer örtülü operasyonlar ile seçimi etkilemeye çalışırken geçen yılki seçimde İran da Rusya’ya eşlik etti. Her ne kadar eski ABD Başkanı Donald Trump’ın yeniden seçilmesine çalışan Rusya’nın aksine, İran Trump’ı yeniden başkan yaptırmamak için uğraşsa da iki ülkenin istihbarat servisleri de benzer yöntemleri kullandılar. 

Rapora göre, İran’ın dini lideri Ayetullah Hamaney ülkenin askeri ve istihbarat servislerine bizzat emir vererek ABD’nin başına yeniden Trump’ın seçilmesinin engellenmesini istedi. İran’ın sosyal medyada algı operasyonu düzenleyerek, ABD’nin Kovid-19 pandemisi karşısında etkisiz bir politikaya başvurmasıyla ilgili kamuoyundaki rahatsızlığı körükleme peşine gittiği ifade edildi. 

ÇİN OPERASYON DÜZENLEMEDİ

Raporda siber operasyonlar ile dezenformasyon konusunu takip edenler için şaşırtıcı bir bilgi de yer alıyordu. Seçim kampanyası süresince birçok ABD’li medya kuruluşu Çin’in etki operasyonları kapsamında seçimlere müdahale girişimlerinin bulunduğuna dair haber yapmıştı. Oysa ki, rapora göre Çin seçimlerin sonucuna yönelik herhangi bir etki operasyonu içerisine dahil olmadı. Bunun nedeni olarak hangi başkan seçilirse seçilsin Pekin Yönetimi’nin ABD ile stabil bir ilişki kurma niyeti olduğu gösterildi. 

TÜRK HACKER DA RAPORDA 

Rusya ile İran’ın dışında Küba, Venezuela ve Hizbullah’ın da seçimlere yönelik bazı etki operasyonu girişimlerinde bulunduğu tespit edildi. Öte yandan raporda, bir Türk hackerın ABD başkan adaylarından biri için hazırlanmış bir web sitesinin sistemine sızarak Türk milliyetçisi söylemlerle sitenin görünümünü değiştirdiği bilgisi de yer aldı.

Apple’ın açığını bulan Ünüver: Elimizde henüz bildirmediğimiz zafiyet var

 

Kasım ayında bir Türk hackerın Biden’ın seçim kampanyası sitesine saldırı düzenlediği haberi çıkmıştı. Türk hacker Biden’in sitesine 15 Temmuz ve İkinci Abdülhamit ile ilgili mesajlar burakmıştı. 

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

Türkiye ile Azerbaycan arasında siber güvenlik alanında iş birliği

Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki Karabağ merkezli askeri çatışmada Türkiye’nin Azerbaycan’a sağladığı askeri destek siber güvenliği de kapsayacak şekilde genişliyor. 

Azerbaycan medyasında çıkan habere göre, Türkiye Ulaşım ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ile Azeri mevkidaşı yaptıkları görüşmede siber güvenlik de dahil olmak üzere birçok konuda iş birliği geliştirme konusunda mutabakata vardı. 19 Şubat’ta da taraflar arasında ulaşım ve iletişim alanlarında iş birliğini geliştirme konusunda bir mutabakat bildirisi imzalanmıştı.

Ermenistan’ın Azeri birliklerine hava saldırısında bulunmasının ardından geçen yıl çıkan çatışmalarda Türkiye, Azeri birliklerine SİHA desteği sağlamış, bu destek Ermeni işgalinde olan Karabağ topraklarının özgürleşmesinde kritik bir rol oynamıştı. Çatışma sırasında Ermeni taraftarı hacker grupları, Azeri kamu sistemlerini hedef almış ve üst düzey yöneticiler dahil çalışanların kişisel verilerini sızdırmıştı. 

Petrol şirketlerinin de aralarında bulunduğu birçok Azeri şirketi Türkiye’deki siber güvenlik firmalarından uzun yıllardır hizmet almaya devam ediyor. 

ERMENİSTAN’DA İNTERNET KESİNTİSİ 

Öte yanda askerlerin sivil hükümeti düşürmeye teşebbüs ettiği Ermenistan’da internet kesintileri yaşanıyor. Netblocks’un açıklamasına göre, kısmi internet kesintisinin ülke çapında iletişimi etkilediği rapor edildi. 

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

Türkiye’yi sarsan sızıntı: 72 milyonun verileri satışa çıkarıldı

Türkiye, 2020 yılının son günlerinde büyük bir veri sızıntısıyla sarsıldı. Bu zamana kadar Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının kişisel verilerinin çeşitli platformlardan sızdırıldığı ve underground forumlarda satıldığı olmuştu. Yılın son günü ise bir dark web forumunda 72 milyon vatandaşın kritik kişisel verileri ilk kez toplu olarak satışa çıkarıldı. 

Satışa çıkarılan veriler içerisinde kişilerin detaylı TC kimlik numarası, cep telefonu numarası, anne adı, baba adı, açık adresi ve cinsiyeti bilgilerinin olduğu görüldü. Saldırganların daha önce kısım kısım satışa çıkarıldığı belirtilen veriler toplu olarak satışa çıkarılmış oldu. Sosyal medyada yapılan paylaşımlara göre, veri setinin 5000 tl civarında satılmaya çalışıldı. 

 

Siber tehdit istihbaratı sağlayan SOCRadar’ın elde ettiği bilgiye göre, bahse konu veriler içerisinde cep telefonu, cinsiyet ve adres bilgilerinin beraber olması ve yaklaşık 72 milyon kaydın olması nedeniyle ilgili verinin farklı tür saldırılarda kullanılabileceği öngörülüyor. 

Yeni emekli ve yaşlıların kurban olduğu senaryo

SOCRadar analistleri tarafından takip edilen dark web forumlarında, verilerin kullanılarak nasıl dolandırıcılık yapılacağı da anlatılıyor. Örnek senaryo olarak yeni emekli ve yaşlı kişilerin verilerini kullanan saldırganlar aynı zamanda nüfus kayıt bilgilerinin de kullanabileceğini belirtiyor. 

Bir diğer senaryoda ise; B mahallesinde kayıtlı olan 25-45 yaş arası genç müşterilerin listesi çıkarılarak bölgede açıldığı iddia edilen bir yeni bir mağaza üzerinden kampanya bilgilendirmesi süsü verilmiş ve zararlı yazılım bulaşmasına yol açabilecek SMS mesajları gönderilmiştir.

Uzmanlar farklı kaynaklarda geçen TC kimlik numarası – e-posta yada isim -adres – e-posta eşleşmelerine ait bilgiler satışta olan veri tabanı ile birleştirilmesi durumunda, e-posta adresleri üzerinden kişiler dolandırıcılık faaliyeti hedefi haline gelebilir. 

 

Bu iki uygulamaya dikkat!

Başka bir hacker forumunda da telefon aramalarının kimden geldiğini öğrenmeye yarayan uygulamalardan cep telefonu numaralarını ele geçirildiği tespit edildi. 

TürkCaller ve Nuumara uygulamalarına ait olduğu belirtilen veri tabanlarında toplamda 300 milyondan fazla satır veri olduğu iddia edildi. Aynı kişiler tarafından geliştirildiği tespit edilen uygulamaların Google Play Store üzerinden 500.000 ve 100.000 kezden fazla indirildiği tespit edildi. Başlıca numara sorgulama, sorgulama bildirimi, spam ve dolandırıcılık koruması hizmeti veren uygulamaların bu maksatlarla yüklendiği telefon içerisindeki tanımlı hesaplara erişim sağladığı, telefon rehberine erişim sağlayıp değişiklik yapma yetkisinin bulunduğu, arama yapmaya yetkili olduğu, arama kayıtlarına erişim sağladığı ve Ağ/GPS bazlı konum bilgisine erişim sağladığı tespit edildi.

SOCRadar güvenlik analisti Samet Sazak olayla ilgili yaptığı değerlendirmede, kullanıcıları indirdikleri uygulama konusunda dikkatli olmaya çağırdı.

Kullanıcıların bilinmeyen numarayı öğrenme amacıyla kullandığı uygulamaların kullanıcı güvenliğini tehdit etmesi veya doğrudan “bilgi toplamak amacıyla” yayınlanması dolandırıcıların işlerini kolayştırmaktadır. Tehdit aktörleri bu verilere kolay bir şekilde ulaşmasıyla farklı senaryolar organize ederek saldırı kampanyaları düzenlemektedir. Bu saldırılardan başlıcaları; toplu SMS ile birlikte phishing linklerinin gönderilmesi, Doxing (kişisel verilerinizin doküman haline getirilmesi), konum bilgisi ile sosyal mühendislik saldırıları yapılmasıdır. SOCRadar platformu ile yaptığımız dark web incelemelerinde, aktörlerin bu alanlarda oldukça aktif bir maddi gelir elde ettiği gözlemlenmiştir. Kullanıcılara öneri olarak sunacağımız en önemli tedbirler kullanıcıların kişisel verileri hakkında daha bilinçli olması, kaynağı belli olmayan adreslerden herhangi bir uygulama yüklememesi ve yüklenen uygulamaların izinlerini titizlikle kontrol etmesidir.

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

ABD, Huawei’nin Türkiye’deki yatırımlarından rahatsız

ABD’nin Çinli telekomünikasyon devi Huawei’nin küresel pazar payını daraltma girişimleri devam ederken, şirketin Türkiye yatırımlarının ABD’yi rahatsız ettiği üst düzey yetkililerce dile getirildi.

Geçtiğimiz günlerde ABD Dışişleri Bakanı Mile Pompeo, Huawei ve Çinli firmaların Türkiye’de göstermiş olduğu faaliyetten dolayı rahatsız olduğunu dile getirmişti. Yasaklamaların ve yaptırımların odağında olan Huawei, konu hakkında açıklamasını yaptı.

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Washington Examiner’a Çin’in Huawei üzerinden dünyadaki nüfuzunu arttırma çabalarına ilişkin geçen hafta verdiği röportajda, “Şu anda Türkiye’de önemli miktarda veriye sahip olmanız ve bu verilerin Çin Komünist Partisi’nin elinde olduğu gerçeği her zamankinden daha dikkatli olmamız gerektiği anlamına geliyor.” ifadelerini kullanmıştı.

Şarj kablosu deyip geçmeyin, bilgisayarınız hackerların eline geçmiş olabilir

TÜRKİYE’DEKİ YATIRIM MİKTARI 520 MİLYON TL

Konuyla ilgili açıklama yapan Huawei Türkiye, Çinli şirketin Türkiye ile ilişkilerine vugu yaparak Ar-Ge Merkezinin 10. yılında olduğunu belirtti. Ayrıca bu merkezin Çin’den sonra en büyük ikinci Huawei Ar-Ge merkezi olduğu aktarıldı. Yine Ar-Ge merkezinin Türkiye’de telekomünikasyon alanında çalışan 17 merkezden biri olduğu ifade edildi.

Türkiye’deki yatırım miktarının 520 milyon TL olduğu aktarılırken, istihdama dair önemli çalışmaların da yapıldığı aktarıldı. Bununla birlikte diğer Türk firmalarında da danışmanlık verildiği belirtildi. Şu ana kadar 1.500 mühendis ve araştırmacının çalıştığı belirtilirken, 620 aktif profesyonel çalışanın olduğu aktarıldı. Bu sayının önümüzdeki yıl yüzde 10 artması hedeflendiği belirtildi.

Huawei, İstanbul Üniversitesi’nde Ağ Akademisi kurdu

Ayrıca Türkiye’de geliştirilen ürün ve sistemlerin 30 ülkeye de ihraç edildiği aktarıldı. İstanbul Ümraniye’deki mühendisler tarafından geliştirilen teknolojilerin Avrupa, Güney Amerika, Orta Doğu ve Asya’da alıcı bulduğu belirtildi. Bu yazılım ihracatıyla birlikte Türkiye’ye 260 milyon dolar girişin sağlandığı söylendi.

Şu anki çalışmalarda da 5G, AI ve HMS kendini gösteriyor. 15 üniversite ve 28 akademisyenle çalışma yaptığını belirten merkezin, yüzde 23 oranında kadın çalışana sahip olduğu da belirtildi.

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

  

ABD 5G İHALESİNDE HUAWEİ GÖRMEK İSTEMİYOR

ABD Yönetimi müttefiklerine 5G altyapı ihalelerine Huawei’nin sokulmaması gerektiği konusunda uzun zamandır uyarılarda bulunuyor. 5G altyapısı konusunda Çinli şirketin önemli fiyat avantajları bulunuyor. İngiltere, ABD, Yeni Zelanda, Avustralya ve Kanada’dan oluşan ve 5 Göz olarak bilinen istihbarat ortaklığının üyeleri Huawei’yi 5G ihalesine sokmama kararı almıştı.

Amerika’nın öne sürdüğü iddialar arasında Huawei’nin elindeki verileri Çin Yönetimi ile paylaşması öne çıkıyor. Huawei’nin yatırımlarını artırdığı Türkiye’de ise hükümetin 5G ihalesinde güvenlik ile ilgili bir endişesi bulunmadığı açıklanmıştı.

Türkiye, 5G teknolojisinde güvenlik endişesi taşımıyor