Etiket arşivi: Rusya

Sahtekarlıkla suçlanan Rus girişimci ve hacker Vrublevsky tutuklandı

Sahtekarlıkla suçlanan Rus girişimci ve hacker Vrublevsky tutuklandıRus ödeme teknolojisi firması Chronopay’in kurucusu Pavel Vrublevsky, sahtekarlık suçundan Moskova’da tutuklandı.  

Rus yetkililer, Vrublevsky’nin sahte SMS tabanlı bir takım ödeme planlarını hayata geçirdiğini ve Rusya’nın en büyük dark web pazarı olan Hydra için kara para aklamayı kolaylaştırdığını iddia ediyor.

Siber güvenlik araştırmacısı Brian Krebs’in internet sitesi KrebsOnSecurity’de yer alan bilgilere göre, Vrublevsky’nin tutuklanmasının aynı zamanda kendisinin Rusya’nın devlet güvenlik hizmetleri ile yeraltı siber suç örgütleri arasındaki bağlantıları belgeleme eğilimi ile de ilgisi bulunuyor.

ChronoPay, “yüksek riskli” satıcılara küresel kredi kartı ağlarına erişim sağlama konusunda uzmanlaşmış bir şirket. Bu yüksek riskli satıcıları, alışılmadık derecede fazla sayıda ters ibraz (geri ödemeler) ve dolandırıcılık ihbarlarına konu olma eğiliminde bulunan ve dolayısıyla daha yüksek başarısızlık riskine sahip işletmeler olarak tanımlamak mümkün. 

Vrublevsky’nin sahibi olduğu ChronoPay ve kardeş firması Red & Partners (RNP), sahte antivirüs satıcıları için ödeme altyapısı kurmak suretiyle milyonlarca dolar kazanmıştı.

Rusya, Hydra siber suç piyasasından kâr ediyor

“RedEye” hacker takma adını kullanan ChronoPay CEO’su, Rusya’nın en uzun soluklu sanal eczane katılım programı Rx-Promotion’u da denetliyordu. Bu program Rusya’nın en yetenekli spam göndericilerinden ve virüs yazarlarından bazılarını kullanıcıları Rx-Promotion’un hap mağazalarını tanıtan spam mail bombardımanına tutmak için işe almıştı. RedEye ayrıca, binlerce erotik site yöneticisine hitap eden Rusça dilinde yayın yapan bir forum ve ortaklık programı olan Crutop’un yöneticisiydi.

EN YAKIN RAKİBİNE DDoS SALDIRISI DÜZENLEMİŞTİ

2013 Yılında Vrublevsky, üst düzey iştiraklerinden birini rakiplerinden birine dağıtılmış hizmet reddi (DDoS) saldırısı başlatmaya ikna ettiği gerekçesiyle 2,5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Rakip ödeme sistemine yapılan saldırı yüzünden devlete ait Aeroflot havayolunun bilet sistemine erişimi durmuştu. 

Vrublevsky, hapisten çıktıktan sonra Hong Kong merkezli HPay Ltd şirketinde çalışmaya başlamıştı. HPay, insanları sahte piyangolar ve ödül yarışmalarıyla aldatan çok sayıda müşteriye sahip bir firma.

ÇEKİLİŞ VAAT EDEN SMS’LERLE DOLANDIRICILIK İDDİASI

Rus savcılara göre, dolandırıcılık şu şekilde devam etti: Tüketiciler, bir dizi tanınmış şirketin anketlere kaydolan veya anketlere cevap vermeyi kabul eden kişiler için çekilişlere sponsorluk yaptığını iddia eden sitelere bağlantılar içeren bir SMS alacaklardı. Cevap veren herkese kazandıkları ödülü almak için bir komisyon ödemeleri gerektiği söylendi. Bu aldatmaca yoluyla 100 binden fazla tüketiciden 500 milyon Ruble (4.5 milyon ABD Doları) çalındığı iddia ediliyor.

ChronoPay ve HPay arasında bir bağlantı olduğunu gösteren resmî belgeler bulunuyor, bunun dışında HPay’in web sitesi Vrublevsky’nin kişisel web sitesi de dahil olmak üzere bir dizi başka alan adıyla aynı sunucuda işlem görüyor.

ChronoPay, Confluence kurulumunu, sayısız paravan şirket ve üçüncü taraf işlemciler aracılığıyla yüksek riskli işlemlerle bağlantılı riski yaratıcı bir şekilde nasıl dağıttığını ayrıntılı bir şekilde anlatmak için kullandı.

Şaşırtıcı bir şekilde, Vrublevsky’nin kendisi, şirketin HPay aracılığıyla yaptığı en son baskınlar da dahil olmak üzere, yüksek riskli ödemeler alanındaki 20 yılı aşkın kişisel ve profesyonel geçmişini belgelemek için Chronopay’in Confluence wiki’sini kullanmış gibi görünüyor. Saldırıya uğramış arşivdeki en son belge Nisan 2021 tarihli.

SİBER SUÇA KARIŞAN RUS KOLLUK KUVVETLERİ HAKKINDA DA YAZIYOR

Son derece teknik talimatlar arasına serpiştirilmiş olan bu entry’ler tümü Rusça ve üçüncü kişi dilinde yazılmış. Wiki’deki ayrıntılı girişlerden bazılarında anlatıcı, Vrublevsky’nin eylemlerini açıklarken üçüncü tekil şahıstan birinci tekil şahısa geçiyor. Bazı entrylerde ise Vrublevsky, çevrimiçi kumar sitelerine bağlı kredi kartı ödeme işlemlerinde yer alan çeşitli siber suçlular ve Rus kolluk kuvvetleri hakkında yazdığı görülüyor.

Rus bankalarının çevrimiçi kumar ödemelerini işleme koymaları yasak ve sonuç olarak Rusça konuşan müşterilere hitap eden birçok çevrimiçi oyun sitesi, Ukrayna finans kurumları aracılığıyla kredi kartı ödemelerini işlemlerini gerçekleştirmeyi tercih ediyor.

Vrublevsky’nin anı/wiki’si, Sovyet KGB’nin halefi olan Rus Federal Güvenlik Servisi’nde (FSB) yozlaşmış yetkililerin korunmasıyla çalışan Rus bilgisayar korsanlarının takma adlarını ve gerçek adlarını kullanıyor. Vrublevsky, birkaç günlük girişinde, çevrimiçi kumar sitelerine bağlı kredi kartı ödemelerinin işlenmesinde yer alan çeşitli siber suçlular ve Rus kolluk kuvvetleri hakkında yazıyor.

“ABD’nin Ukrayna’daki Biyolojik Silahları” nasıl Rusya’nın büyük yalanı haline geldi?

“Bir saldırıyı haklı çıkarmak için bir komplo teorisi devreye sokulabilir mi?” Soruyu yönelten ABD ve cevabı da apaçık bir şekilde “evet”. Bahsi geçen komplo teorisini kullanarak Ukrayna’ya yönelik saldırısını haklı göstermeye çalışan ise Rusya’dan başkası değil. 

İki haftadan kısa bir süre içinde, Ukrayna’daki biyo laboratuvarlarıyla ilgili bir komplo teorisi yayıldı. Aşırı sağcı medya organı Qanon’un Twitter hesabından yayılan bu komplo, hem Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin rejimi hem de ABD’li aşırı sağcılar tarafından suiistimal edildi. Şimdilerde, Beyaz Saray, bu komplonun Putin tarafından Ukrayna’ya biyolojik silah saldırısı için gerekçe olarak kullanılabileceğini söylüyor.

Rus işgalinin ABD tarafından kurulan biyo-laboratuvarları yok etmek için bir gerekçe olduğu yönündeki komplo teorisi, Putin’in Ukrayna’da hava saldırılarına başlamasından birkaç saat sonra çevrimiçi olarak ortaya çıktı. O zamandan beri, bu bilgi Rus dezenformasyon hesapları, devlete ait Çin ve Rus medyası, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Dmitry Medvedev dahil Rus yetkililer tarafından açıkça dile getirildi. Ayrıca QAnon lideri Ron Vatkins ve eski ABD Başkanı Donald Trump’ın danışmanı Steve Bannon da dahil olmak üzere aşırı sağcı figürler tarafından da gerçekmiş gibi lanse edildi. 

Rusya kaynaklı dezenformasyon aktörlerinin Avrupa’da güven ortamını sarsmayı hedeflediği ortaya çıktı

ABD savunma ve istihbarat topluluğunda Rus bombardımanının aslında biyolojik bir faciaya neden olabileceği ya da Rusya’nın biyolojik ya da kimyasal silah konuşlandırmasının bahanesi olabileceği yönündeki korkuların artması, şüphecilerin Amerika’nın sakladığı bir şeyleri olduğu inancını güçlendirmeye hizmet etti.

Bahsi geçen komplo teorisi, geçtiğimiz salı günü Senato Dış İlişkiler Komitesi duruşması sırasında ekstra bir destek aldı. Senatör Marco Rubio, ABD Dışişleri Müsteşarı Victoria Nuland’a Ukrayna’da biyolojik silah olup olmadığını sordu. Gelen cevap şu yöndeydi: “Ukrayna’nın biyolojik araştırma tesisleri bulunuyor. Amerika Birleşik Devletleri bu araştırma tesislerinin Rus kuvvetlerinin eline geçmemesi için Ukrayna hükümetiyle birlikte çalışıyor.”

UKRAYNA’DAKİ BİYOLABORATUVARLAR İDDİASI

Kategorik olarak ABD’nin Ukrayna’da biyolojik silah üretilmesini finanse ettiğini söylemese bile, Nuland’ın yorumları komplo teorisini dile getirenler tarafından kanıt olarak yorumlandı. Bu kişilere göre laboratuvarlar o kadar tehlikeli ve riskli deneyler yapıyor ki onları yok etmek Rusya’nın hakkı. 

Aşırı sağcı polemikçilerle giderek daha fazla ortak noktada buluşan yazar Glenn Greenwald ise Nuland’ın yorumlarını Ukrayna’da ABD tarafından kontrol edilen veya yaratılan biyolojik silahların teyidi olarak nitelendirdi. Greenwald, “Bu biyolojik araştırma tesislerinin Rusların eline geçmesi konusunda ‘oldukça endişeli olunmasının tek nedeni, bunların Rus bilim adamlarının henüz kendi başlarına geliştirmedikleri ve hain amaçlar için kullanılabilecek sofistike materyaller içermeleri” diye yazdı. 

Greenwald’ın teorisi Fox News sunucusu ve Amerikan aşırı sağcılarının de facto sözcüsü Tucker Carlson’ın tarafından da hızla onaylandı. Carlson, komplo teorisinin yaratıcısı uzun zamandır Qanon’un takipçisi olmasına rağmen, Qanon’un bu komplodan sorumlu olduğu fikrini reddetti. Carlson, Nuland’ın ifadesinin “günlerdir bize söyledikleri Rus dezenformasyonunun bir yalan, bir komplo teorisi, çılgınca ve ahlaksız bir iddia olduğuna inanmanın aslında tamamen doğru olduğunu” gösterdiğini söyledi. 

RUSYA’NIN PROPAGANDA ÇALIŞMALARI ETKİLİ OLDU

Carlson’un bu “gizli” laboratuvarların varoluşsal bir tehdit oluşturduğu ve bu yüzden ABD ve Ukrayna’nın apaçık bir şekilde suçlu olduğu sonucuna varması, Rusya’nın son on yıldaki propaganda çabalarından kaynaklanıyor. 

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova ise düzenlediği basın toplantısında, “Sınırımızın yakınında bulunan Ukrayna biyo laboratuvarlarında biyolojik silah bileşenlerinin geliştirildiği sonucuna varılabilir.” dedi ve ekledi: “24 Şubat’ta tehlikeli patojenlerin acilen imha edilmesi, Ukrayna ve ABD’nin Biyolojik ve Toksin Silahları Sözleşmesi’nin 1. Maddesini ihlal ettiği gerçeğini örtbas etmeye yönelik gerekli bir adımdı.”

Moskova’nın komplo teorisini coşkulu bir şekilde sahiplenmesi, Washington’un alarmı yükseltmesine neden oldu. Salı günü, Rubio müsteşara, “Ukraynalıların ülkede biyolojik silahları serbest bırakma planını ortaya çıkardıklarını” iddia ederek Rus kaynaklarından yayılan propagandayı sordu: “Ukrayna’da biyolojik veya kimyasal bir silah durumu veya saldırı olursa, bunların yüzde 100 Rusların işi olduğu düşünüleceğinden şüpheniz olur mu?”

Nuland şu şekilde cevap verdi: ”Hiç şüphe yok senatör ve karşılarındakini kendilerinin yapmayı planladıkları şeyle suçlamak klasik Rus tekniği”

Beyaz Saray Basın Sekreteri Jen Psaki ise çarşamba günü bu düşünceyi yineleyerek, “Bizler Rusya’nın Ukrayna’da muhtemelen kimyasal veya biyolojik silah kullanacağı veya bunları kullanarak yanıltma operasyonu yaratacağı konusunda uyanık olmalıyız.” dedi.

Avrupa Bankaları, Rusya operasyonlarını ana bilgisayar sisteminden çıkarıyor mu?

Avrupa bankalarının, Ukrayna’nın işgali sonrası artan siber saldırılardan etkilenmemek için Rusya’daki operasyonlarını ana bilgisayar sistemlerinden ayırmaya hazırlandığı öne sürüldü.

Bloomberg’in haberine göre, Alman Commerzbank Rusya’daki biriminin dijital sistemle bağlantısını kesmeyi planlıyor. Uzmanlara göre banka “kill switch” uygulaması yaparak ülkedeki operasyonlarını yürüten şubelerin bağlantısına son verecek.

Bir diğer Alman bankası Deutsche Bank’ın ise Rusya’daki teknoloji alt yapısını başka ülkeleri taşıdığı belirtiliyor.

Fransız bankası BNP Paribas ise Reuters’ın haberine göre Rusya’daki çalışanlarının bilgisayar sistemlerine girişine son verdi. Banka yetkilileri konuya ilişkin yorum yapmak istemedi.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrası artan siber savaş riskleri en çok da bankaları endişelendiriyor. Bankalar operasyonları yürütmek için büyük çapta ağ ve bilgisayar sistemleri kullanıyor.

Deutsche Bank’ın yayımladığı son rapora göre yılbaşından bu yana bankalara yönelik siber saldırılarda artış yaşandı.

BANKALAR RUSYA’DAKİ TEKNOLOKİ ALTYAPISINI TAŞIYOR

Fransız bankası Société Générale ise çalışanlarını internet üzerindeki her türlü iletişimlerinde çok dikkatli olmaları yönünde uyardı.

Alman bankalarının Rusya’dan taşınmasının zaman alacağı tahmin ediliyor. Deutsche Bank’ın ülkede 1600 çalışanın bulunduğu bir teknoloji merkezi var.

Rusya’ya çip ambargosu: AMD ve Intel, Rusya’ya satışları askıya aldı

Bloomberg’e konuşan Deutsche Bank’ın CFO’su James von Moltke borç veren durumundaki bankalar olarak ülkedeki siber riskler konusunda proaktif bir tutum izlediklerini ve savaş öncesi dışarıdan gelen personeli çıkartmak da dahil birçok adım attıklarını vurguladı.

Kaynak: Bloomberg

ABD savaş öncesi Ukrayna’nın siber savunmasına takviye yapmış

ABD askerlerinin ve uzmanlarının, beklenen bir Rus siber saldırısını engellemek adına geçtiğimiz yıl ülke genelinde harekete geçtiği iddia edildi.

Rus işgalinden aylar önce, Amerikalı bir ekibin çok özel bir tehdit türünü tespit etmek amacıyla Ukrayna çapında hareket ettiği bildirildi.

Söz konusu ekibin bazı üyelerinin ABD Ordusunun Siber Komutanlığı’na bağlı askerler olduğu ileri sürülüyor. Ekibin diğer üyelerini ise sivil müteahhitler ile kritik altyapıyı Rus istihbarat ajanslarının yıllardır Ukrayna’ya uyguladığı siber saldırılara karşı savunmaya yardımcı olan Amerikan şirketlerinin bazı çalışanları oluşturdu.

ABD, 7 YILDIR UKRAYNA’NIN SİBER SAVUNMASINA YARDIM EDİYOR

ABD, elektrik şebekesine 2015’te yapılan ünlü saldırının Kiev’in bir bölümünü saatlerce elektriksiz bırakmasından bu yana yıllardır Ukrayna’nın siber savunmasının güçlendirilmesine yardım ettiği biliniyor.

Ancak ABD personelinin Ekim ve Kasım aylarındaki bu girişimi biraz daha farklılık arz eden bir yapıda. Zira bu girişimin yaklaşmakta olan savaşın hazırlığında olduğu düşünülüyor. Uzmanlar, batılı yetkililerin Rusya’dan Ukrayna’nın alt yapısına yönelik olarak uzun zamandır beklenen yıkıcı bir çevrimiçi saldırı konusunda uyarıyorlar. 

Ukrayna ve ABD’deki yetkililer, Rus askerleriyle savaşmak için Ukrayna’ya konuşlandırılan milyarlarca dolarlık ölümcül silahla karşılaştırıldığında, “siber misyon ekiplerinin” çalışmalarını savunma olarak tanımlamaya özen gösteriyor.

Hackerlar Ukrayna Savaşı öncesi ABD’li gaz tedarikçilerini hedef almış

Ukraynalı üst düzey yetkili Victor Zhora, “Ukrayna hükümeti ağlarımızı korumak ve karşılık vermek için gerekli adımları attığından dolayı Rus saldırıları geri püskürtüldü.” diyor.

DEMİRYOLLARINI HEDEF ALAN YAZILIMI ETKİSİZ HALE GETİRDİLER

Ukrayna Demiryollarında, Amerikan askerleri ve sivillerden oluşan ekip, siber güvenlik uzmanlarının “silici yazılımı” olarak adlandırdığı zararlı bir kötü amaçlı yazılım türünü tespit etti ve temizledi. Rus işgalinin sadece ilk 10 gününde, yaklaşık 1 milyon Ukraynalının sivil demiryolu ağında güvenli bölgelere kaçabildiği düşünüldüğünde bunun ne kadar önemli bir adım olduğu ortaya çıkıyor. Konuyla ilgili bilgi sahibi olan Ukraynalı bir yetkili, “Kötü amaçlı yazılım tespit edilmemiş olsaydı, “felaket yaşanabilirdi” dedi, 

Benzer bir kötü amaçlı yazılım ise sınır polisi tarafından gözden kaçtı. Yüz binlerce Ukraynalı kadın ve çocuk ülkeyi terk etmeye çalışırken, Romanya’ya geçiş bölgesindeki bilgisayarlar devre dışı bırakıldı. Bu durum hali hazırda olan kaosa tuz biber oldu.  

Yaklaşık 60 milyon dolar gibi çok daha küçük bir bütçeyle bu ekipler, hükümete bağlı olsun ya da olmasın, Rus hackerların saldırması beklenen altyapının çoğuna bel kemiği oluşturan özel gruplarla da zemin hazırlamak zorunda kaldılar.

Şubat ayının son hafta sonunda, Ukrayna ulusal polisi, ağlara yönelik düzenlenen ve nispeten basit olmayan DDoS saldırılarıyla karşı karşıya kaldı. Birkaç saat içinde Amerikalıların, böyle bir saldırıya karşı koymak için tasarlanmış bir “sanal cihaz” satan Kaliforniyalı bir siber güvenlik grubu olan Fortinet ile temasa geçtiği ileri sürüldü.

Finansman birkaç saat içinde onaylandı ve ABD Ticaret Bakanlığı 15 dakika içinde izin verdi. Talebin ardından sekiz saat içinde bir mühendis ekibinin saldırıyı savuşturmak için Fortinet’in yazılımını Ukrayna polis sunucularına kurduğu belirtildi.

Bu saldırıların genellikle ticari olarak temin edilebilen yazılımları (çoğunlukla batılı üreticilerin) hedef alması, büyük ABD ve Avrupalı şirketleri Ukrayna ağlarını savunmaya kaynak ayırmaya zorladı. Örneğin Microsoft, aylardır kötü amaçlı Rus yazılımlarını inceleyen bir Tehdit İstihbarat Merkezi işletiyor.

MICROSOFT DA RUS KAYNAKLI TEHDİTLERİ İNCELEME ALTINA ALDI

Microsoft’un başkanı Brad Smith bir blog yazısında 24 Şubat’ta, Rus tanklarının Ukrayna’ya girmeye başlamasından birkaç saat önce, Microsoft mühendislerinin yeni etkinleştirilen bir kötü amaçlı yazılım tespit ettiğini ve tersine mühendislik yaptığını açıkladı. 

Şirket üç saat içinde kötü amaçlı yazılımlara karşı korunmak için bir yazılım güncellemesi yayınladı, Ukrayna hükümetini tehdit konusunda uyardı ve Ukrayna’yı ordu da dahil olmak üzere “bir dizi hedefe yönelik saldırılar” konusunda uyardı. ABD hükümetinin tavsiyesi üzerine Microsoft, uyarıyı komşu NATO ülkelerine derhal iletti.

Smith ”Biz bir şirketiz, devlet veya ülke değiliz” diyerek Rusya’ya atfedilen bir kötü amaçlı yazılımın Ukrayna siber ortamının sınırlarının ötesine yayılarak Merck, Maersk ve diğer yerlerdeki bilgisayarları devre dışı bırakmak suretiyle 10 milyar dolarlık hasara neden olduğu 2017’deki saldırıyı hatırlattı ve Microsoft ve diğer yazılım üreticilerinin bu tür bir saldırıya karşı uyanık kalmaları gerektiğini ifade etti. 

Hackerlar Ukrayna Savaşı öncesi ABD’li gaz tedarikçilerini hedef almış

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmasından yaklaşık iki hafta önce kimliği belirsiz hackerların ABD’li LNG (sıvılaştırılmış doğalgaz) üreticisi şirketleri hedef aldığı ortaya çıktı.

Şubat ayındaki iki haftalık saldırıdan etkilenen 21 şirket olduğu söyleniyor. Bloomberg News ile paylaşılan bilgiye göre şubat ayı ortalarında hackerlar, Chevron Corp., Cheniere Energy Inc., Kinder Morgan A.Ş., dahil olmak üzere yaklaşık iki düzine büyük doğal gaz tedarikçisinde ve ihracatçısında mevcut ve eski çalışanlara ait bilgisayarlara erişti.

Los Angeles merkezli Resecurity şirketinin CEO’su Gene Yoo’ya göre, saldırılar sıvılaştırılmış doğal gaz veya LNG üretimi yapan şirketleri hedef aldı ve enerji sektörünün giderek daha kritik bir sektöre sızma çabasının ilk aşaması olarak görülüyor. Saldırıların Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin arifesinde, enerji piyasalarının zaten sıkı arzlarla çalkalandığı bir dönemde meydana gelmesi dikkat çekti.

Resecurity’nin soruşturması geçtiğimiz ay, firmanın araştırmacılarının, Microsoft’un Rus askeri istihbarat servisi GRU ile ilişkili bir hacker grubunun takma adı olan Stronsiyum’a atfettiği Avrupalı kuruluşlara yönelik 2018’teki bir saldırı dalgasıyla bağlantılı olanlar da dahil olmak üzere az sayıda hacker tespit etmesiyle başladı.

Yoo, hackerların, ABD’deki büyük doğal gaz şirketlerindeki işçilere ait kişisel bilgisayarlara erişim için darkweb’de (karanlık ağ) çok yüksek meblağlar ödemeye çalıştıklarını söyledi. Yoo’ya göre araştırmacılar bilgisayar korsanlarının sunucularını tespit ettiler ve yazılımda, cihazlardan dosya almalarına ve saldırganların daha önce ne yaptığını görmelerine izin veren bir güvenlik açığı buldular.  

Küba fidye yazılım çetesi ABD’yi hedefliyor!

Bu dosyalardan bazıları Bloomberg ile paylaşıldı ve böylece bir hacker operasyonuna canlı canlı erişilmiş oldu. Dosyalar, şubat ayındaki iki haftalık bir saldırıda saldırganların 21 büyük enerji şirketinin mevcut ve eski çalışanlarına ait 100’den fazla bilgisayara erişim sağladığını gösteriyor. Yoo, bazı durumlarda hackerların hedefteki cihazları bizzat ele geçirdiklerin, bazı durumlarda ise hali hazırda başkaları tarafından virüs bulaştırılmış belirli bilgisayarlara erişimi satın aldıklarını ve her biri için 15 bin ABD doları teklif ettiklerini söyledi. 

SALDIRININ ZAMANLAMASI MANİDAR

Saldırının gerekçesi bilinmiyor, ancak zamanlama, Rusya-Ukrayna savaşıyla tetiklenen enerji sektöründeki geniş çaplı değişikliklerle çakışması bakımından manidar bulunuyor. Yoo, saldırının devlet destekli hackerlar tarafından gerçekleştirildiğine inandığını, ancak daha fazla spekülasyona yol açacak açıklamalar yapmayı reddettiğini söyledi.

Yoo, hackerların eylemlerini “ön konumlandırma” ya da “saldırıya uğramış cihazları kullanmak suretiyle korumalı şirket ağlarına erişme girişimi” olarak nitelendirdi. Bu tür bir operasyon için, eski çalışanlara ait bilgisayarlar mevcut çalışanlar tarafından kullanılanlar kadar değerli olabiliyor, zira birçok şirket birileri işten ayrıldığında uzaktan erişimi kesme noktasında yavaş davranabiliyor ya da hiç başarılı olamıyor. 

LNG DÜNYANIN HER YERİNE GÖNDERİLEBİLİYOR

LNG, dünyanın hemen her yerine tanker ile gönderilebilen süper soğutulmuş bir yakıt türü. Talep, son aylarda yoğun arz ve enerji piyasasını sarsan ve  Almanya ile Rus gazına bağımlı diğer Avrupa ülkelerinin alternatif arayışlarına neden olan Rusya-Ukrayna savaşı dolayısıyla keskin bir şekilde arttı. İşgalden birkaç ay önce, ABD dünyanın en büyük LNG tedarikçisi haline gelmişti ve ABD kıyılarından yelken açan üç kargo gemisinden neredeyse ikisi doğalgaza aç Avrupa’ya gidiyordu. 

Out of the roughly five dozen U.S. LNG cargoes on the water on Thursday, March 3, 2022, nearly two-thirds are headed to Europe where the Russian invasion of Ukraine and low storage inventories are driving up prices and demand. 

Avrupa’nın en büyük doğal gaz pazarı olan Almanya, Rusya’nın işgaline tepki olarak iki LNG ithalat tesisinin inşaatını hızlandırdığını söyledi. Bu, Almanya’nın ilk kez LNG ithal edeceğine işaret etmesi bakımından büyük bir değişiklik olarak görülüyor. Almanya ayrıca, tamamlanmış ancak henüz faaliyete geçmemiş Rusya’dan gelen bir doğal gaz boru hattı sistemi olan Nord Stream 2’nin sertifikasyon sürecini de durdurdu.

“SALDIRI İLE RUS-UKRAYNA ÇATIŞMASI ARASINDA BARİZ BİR İLİŞKİ VAR”

Siber saldırıların doğrudan Ukrayna’nın işgali ile ilgili olup olmadığı net değil, ancak Resecurity, ABD yetkililerinin kritik altyapı operatörlerini Rus devlet destekli saldırılar için “artan bir farkındalık durumu benimsemeye” çağırmasından sonra başladığını söyledi. Bu da işgalden yaklaşık iki hafta öncesine denk geliyor. Yoo’ya göre “Nord Stream 2 etrafındaki son gerilimler, küresel pazar değişiklikleri ve Ukrayna’daki çatışmalar saldırının bariz katalizörleri”.