Etiket arşivi: misinformation

Davos’tan küresel tehdit uyarısı: Dezenformasyon en büyük risk!

Davos'tan küresel tehdit uyarısı: Dezenformasyon en büyük risk!Dünya Ekonomik Forumu, dezenformasyon ve yanlış bilgi kaynaklı sorunların en büyük küresel risk olduğunu bildirdi.

İsviçre’in Davos kentinde düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu Küresel Riskler Algı Araştırması’nın sonuçları açıklandı.

Araştırmaya göre dünyayı tehdit eden en önemli küresel riskler arasında yapay zeka destekli yanlış bilgi ve dezenformasyon, kalıcı geçim maliyeti krizi ve toplumsal kutuplaşma yer alıyor.

 

Deep fake kullanan Rus dezenformasyon grubu, Putin muhaliflerini hedef alıyor

 

Forumdan yapılan açıklamada İcra Direktörü Saadia Zahidi’nin görüşleri aktarıldı. Zahidi şu değerlendirmelerde bulundu:

“Küresel bir düzenin istikrarsızlığı, kutuplaştırıcı söylemler ve güvensizlikten kaynaklanıyor. İklim değişikliğinin kötüleşen etkileri ve ekonomik belirsizlik, yanlış bilgi ve dezenformasyon da buna dahil. Dünya liderleri, kısa vadeli krizlere çözüm bulmanın yanı sıra daha dirençli, sürdürülebilir ve kapsayıcı bir gelecek için temel atmaları gerekiyor.”

DEZENFORMASYON VE ÇATIŞMA KÜLTÜRÜNÜN YÜKSELİŞİ 

Rapora göre önümüzdeki iki yıl içinde büyük ekonomiler, yanlış bilginin ve dezenformasyon kaynaklı toplumsal huzursuzlukla mücadele etmek zorunda kalacak. Başka bir endişe ise devletler arası silahlı çatışmaların artması.

Araştımada ayrıca devam eden bazı çatışmaların yanı sıra temel jeopolitik gerilimler ve zayıflayan toplumsal direncin çatışma havasının tüm dünyaya yayılmasına neden olduğu vurgulandıç

Facebook ifşa etti: Avustralya seçimlerine de dezenformasyon bulaştı

Facebook’un ana şirketi Meta’nın, Avustralya’da 2019’daki NSW eyalet seçimleri sırasında lokal bir dezenformasyon kampanyasını platformlarından kaldırdığı ortaya çıktı.

2019 seçimlerinde dönemin Başbakanı Gladys Berejiklian, İşçi Partisi muhalefetine karşı zayıf bir çoğunluk ile zafer kazanmıştı.

“NSW eyalet seçimleriyle ilgili yerel siyasi aktörlerle bağlantılı” olan can sıkıcı açıklama, Meta tarafından “dezenformasyonu önlemeye yönelik sektörel davranış kuralları” kapsamında geçen hafta sunulan bir şeffaflık raporunda yer alıyor.

Facebook’tan kaldırılan operasyonun bir İşçi Partisi milletvekilini trollediği iddia edilen hesaplar tarafından gerçekleştirildiği belirtiliyor. Facebook’un girişimi sektöre yönelik getirilen yönetmeliğin ne kadar etkili olduğu konusunu gündeme getirdi. 

Meksika seçimleri “yalan haber” gölgesinde geçiyor

Yeni kurulacak İşçi Partisi hükümetinin dezenformasyonu engellemek için yeni yasalar çıkarıp çıkarmayacağını değerlendirdiği şu günlerde bu soru kilit önem taşıyor zira düzenleyici kurumların teknoloji devlerinden sorunun boyutları hakkında bilgi alma gücü yok. 

Meta’nın şeffaflık raporunda yer verdiği açıklamayla büyük ölçüde örtüşen ve 2019 NSW seçimleriyle ilgili olarak kamuoyuna daha fazla ayrıntı vermeyeceği bir dizi çevrimiçi olay yaşanmıştı. Ancak içlerinden biri açık ara en çarpıcısıydı. Bu, Liberal bir adayın ve çalışanın, daha önce ABC tarafından bildirilen trolleme iddiaları nedeniyle Facebook hesaplarını askıya alması olayıydı. 

DEZENFORMASYONLA GÖNÜLLÜ YÖNETMELİK HAZIRLANDI

Avustralya’da Facebook, Google, Twitter ve TikTok gibi devleri temsil eden DIGI, federal hükümetin talebi üzerine 2021 yılında dezenformasyon ve yanlış bilgilendirmeye ilişkin gönüllü bir uygulama kuralları getirmişti.

Bu girişim, Rusya’nın 2016 ABD başkanlık seçimlerine müdahalesini ve Doğu Avrupa’da ortaya çıkan ve 2019 Avustralya federal seçimlerini hedef alan, kullanıcıları sosyal medyadan düşük kaliteli reklamlarla dolu harici web sitelerine yönlendirmek amacıyla aşırı sağ içerikli sohbet konularıyla oluşturulmuş finansal güdümlü bir kampanyanın ardından geldi.

Meta, Google, Twitter, Microsoft ve TikTok, hizmetlerinde yanlış bilgi ve dezenformasyonun yayılmasını durdurmak için ne gibi önlemler aldıklarını kullanıcılara bildirme ve yaptıkları çalışmalar hakkında ayrıntılı bilgi vermeye yönelik ‘şeffaflık’ raporları sunmalarını ön gören yönetmeliğe imza attılar.

Yönetmelik kapsamında yanlış bilgilendirme (misinformation), zarar vermesi muhtemel yanlış veya yanıltıcı bilgiler olarak tanımlanırken, dezenformasyon, kullanıcılar tarafından spam ve botlar yoluyla dağıtılan yanlış veya yanıltıcı bilgiler olarak yer alıyor.

KURALLAR TEKNOLOJİ DEVLERİNİ ŞEFFAFLIĞA TEŞVİK EDECEK

DIGI genel müdürü Sunita Bose,  “Yönetmeliği imzalayan tarafların hepsi çok farklı ürünler sunuyor, bu nedenle farklı dijital platformlar arasında anlamlı karşılaştırmalar yapabilmek her zaman zorlu bir görev olacaktır. Kurallar, imzacıları zaman içinde hizmetlerinde iyileştirmeler yapmaya teşvik etmeye odaklanıyor ve yıllık şeffaflık raporlarının kamuya açıklanması bu noktada hesap verebilirlik sağlıyor.” dedi.

Facebook’un açıklaması, raporunun “koordine edilmiş gerçek dışı davranış” ile ilgili bir bölümünde yer aldı; bu davranış “tipik olarak, stratejik bir hedef doğrultusunda kamusal tartışmayı manipüle etmek için bir operasyonun arkasında kimin olduğu konusunda insanları yanıltmak üzere tasarlanmıştır.”

Öte yandan sektör tarafından benimsenen gönüllü dezenformasyon yönetmeliğini müteakipen diğer şirketlerden gelen raporlar, internette dolaşan yanlış koronavirüs iddialarının boyutunu göstermekte. Örneğin,  TikTok, koronavirüs salgını sırasında Avustralya’daki tıbbi içerikli yanlış bilgilerin kaldırılmasında hızlı bir artış olduğunu ve Eylül 2021’de neredeyse 4500 videonun kaldırıldığını açıkladı. 

TWITTER, KOVID-19’LA İLGİLİ DEZENFORMASYON İÇERİKLİ 1028 GÖNDERİYİ KALDIRDI

Geçen yıl Ocak ve Haziran ayları arasında Twitter, Avustralya’dan COVID-19 ile ilgili yanlış bilgi içeren 1028 gönderiyi kaldırdı ve 35 yerel hesabı askıya aldı. YouTube, tehlikeli veya yanıltıcı COVID-19 içeriğine ilişkin kurallarını ihlal eden yaklaşık 5000 videou kaldırdı.

Ancak bu rakamlar genellikle içeriğin yayından kaldırılmadan önce kaç kişi tarafından görüldüğünü ne kadar hızlı tespit edildiğini, ne kadarının rapor edildiğini ancak yayından kaldırılmadığın göstermemekte.

Avustralya Stratejik Politika Enstitüsü’nün dezenformasyon programını yöneten Jake Wallis, gönüllü şeffaflık raporlama sürecinin iyi bir başlangıç adımı olduğunu ancak zorlukların devam ettiğini söyledi. 

Biden, Facebook’a yüklendi: Aşıyla ilgili mezenformasyon insanları öldürüyor

ABD Başkanı Joe Biden, Facebook gibi platformların Kovid-19 aşısı hakkında mezenformasyon yayılmasına izin vererek insanların ölümüne yol açtığını söyledi. Biden, bu tür platformlarda mezenformasyon yapılmasına ilişkin “İnsanları öldürüyorlar.” ifadesini kullandı.

Biden, Beyaz Saray’ın Güney Çimlerinde yaptığı açıklamada “Sahip olduğumuz tek salgın aşılanmamış insanlar arasında ve bu-insanları öldürüyor” dedi.

Biden, Beyaz Saray Basın Sözcüsü Jen Psaki’nin önceki yorumlarını da yineledi. Psaki, “Burada bir ölüm kalım savaşı veriyoruz ve bu nedenle doğru bilgi verildiğinden emin olmak için herkese görevler düşüyor.” demişti.

Psaki’nin yorumları, Biden yönetiminin Facebook için dezenformasyon yayan sorunlu yayınları tespit ettiğini söylemesinden bir gün sonra geldi.

“AŞI KISIRLIĞA YOL AÇIYOR” HABERİNDEN ÖRNEK VERDİ

Sosyal medya platformlarının, biz ve diğer birçok Amerikalı’nın geleneksel ve sosyal medyada karşılaştığı halk sağlığına tehlike arz eden bütün paylaşımların farkında olup olmadıklarından emin olmaya çalıştıklarını söyleyen Psaki, şöyle devam etmişti: “Sosyal medya platformu politikasını uygulama noktasında daha iyi bir anlayışa sahip olmaları için onlarla etkileşimde bulunmaya çalışıyoruz.” Psaki konuya ilişkini bir de örnek verdi. Koronavirüs aşılarının kısırlığa yol açtığını ileri süren dezenformasyonun altını çizen Psaki şunları söylemişti: 

“Bu rahatsız edici fakat birçoğumuzun sürekli karşılaştığı bir paylaşım. Sosyal medya platformlarının bunu ele almak için adımlar attığını bilmek istiyoruz.”. Psaki, Facebook ve diğer sosyal medya hizmetlerinin yanlış bilgilerle mücadele etmek için atabileceği ek adımlara dikkati çekti. Bu adımlar arasında mezenformasyonun etkilerini kendi platformlarında paylaşmak, kaliteli bilgileri teşvik etmek ve zararlı yayınlara karşı daha hızlı harekete geçmek yer alıyor. 

FACEBOOK SUÇLAMAYI REDDETTİ: 2 MİLYAR İNSAN FACEBOOK SAYESİNDE AŞI HAKKINDA BİLGİ SAHİBİ OLDU

Facebook, Beyaz Saray tarafından yapılan iddialara karşı açıklama yaptı. Firma adına konuşan bir sözcü şunları söyledi: “Bu suçlamalar gerçeklere dayanmıyor. Gerçek şu ki, 2 milyardan fazla insan Kovid-19 ve aşılar hakkında yetkililerin verdiği bilgileri Facebook sayesinde inceledi, bu da internetteki diğer platformlardan daha fazla. 3,3 milyondan fazla Amerikalı, nerede ve nasıl aşı olacağını öğrenmek için aşı bulma aracımızı kullandı. Gerçekler, Facebook’un hayat kurtarmaya yardımcı olduğunu gösteriyor.

Youtube, Covid-19 aşısına dair komplo teorilerini yasaklıyor

Covid-19 hakkındaki dezenformasyon ve bilgi kirliliğinin yayılma hızı hastalığın yayılma hızıyla paralellik gösteriyor. Önce virüsün kendisine dair ortaya atılan komplo teorileri ve yalan haberlerin ardından şimdi de virüse karşı geliştirilme aşamasında olan aşı ile ilgili bir bilgi kirliliği söz konusu. Dezenformasyon ve bilgi kirliliği en çok sosyal medya platformlarında özellikle de YouTube’da kendini gösteriyor. Dev video platformu konuyla ilgili geniş kapsamlı önlemler alma yoluna gidiyor. YouTube Covid-19 aşısı hakkında asılsız bilgi ve haber içeren videoları yayından kaldıracağını açıkladı. Şirket bunu pandemi ile ilgili dezenformasyon ve komplo teorilerine karşı halihazırda olan kuralları genişleterek yapacak. 

Buna göre sosyal medya platformu, aşıya dair Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ya da yerel sağlık yetkililerinden gelen açıklamalarla çelişen içerikleri yasaklayacak. 

Zoom, veri ihlali ve veri gizliliği açısından ne kadar güvenli?

‘MİKROÇİP YERLEŞTİRİLECEK’ KOMPLOSUNA YER YOK

YouTube’dan Reuters’a e-posta yoluyla yapılan açıklamada yasağın “aşının insanları öldüreceği, kısırlığa yol açacağı ya da aşı olan insanlara mikroçip yerleştirileceğine” dair iddiaların yer aldığı içerikler için de geçerli olacağı belirtildi. 

YouTube’dan bir sözcü Reuters’a aşıya ilişkin endişeleri içeren genel tartışmaların platformda kalmaya devam edeceğini açıkladı. 

YouTube halihazırda Covid-19’un varlığını ve bulaşıcılığını tartışmaya açan, tıbbi olarak ispatlanmamış tedavi yöntemlerinin tanıtımını yapan, insanları tedaviyi reddetmeye teşvik eden, izolasyon ve sosyal mesafeye dair sağlık yetkililerinin yaptığı uyarılarla ters düşen yayınları kaldırmış durumda. 

200 BİNDEN FAZLA VİDEO KALDIRILDI BİLE

YouTube Reuters’a gönderdiği e-postada şubat ayının başından bu yana Covid-19’a ilişkin tehlikeli ve yanıltıcı olduğu tespit edilen 200 binden fazla videoyu yayından kaldırdığını açıkladı. 

Dünya Sağlık Örgütü’nün Dijital Çözümler Müdürü Andy Pattison, Reuters’a yaptığı açıklamada DSÖ’nün her hafa YouTube’un Yayın Politikası ekibiyle bir araya gelerek içerik trendlerini ve olası sorunlu videoları tartıştıklarını söyledi. 

YouTube önümüzdeki haftalarda Covid-19 aşısı ile ilgili sağlık yetkilileri tarafından verilen bilgilere ağırlık vereceklerini açıkladılar. 

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz