Etiket arşivi: Eviatar Matania

İsrail’de yeni siber başkan, yeni dönem: “Winter is coming!”

“Active defense is not to wait for the problem to hit you … We are trying to make the hackers’ nightmares come true.” -Yigal Unna, 2017[1]

Geçmişte kaleme aldığım ve seride en dikkat çeken siber liderlerden biri haline gelen Eviatar Matania ile başlayan İsrail siber güvenliğindeki 6 yıllık serüvenin geçtiğimiz yılsonunda sona ereceğini öğrenmiştik.

Bu süreçte konuyla ilgililerin takip ettiği bir başka konu, İsrail Başbakanı Netenyahu’nun, Buki Carmeli’nin yönettiği National Cyber Authority (NSCA-Ulusal Siber Güvenlik Başkanlığı) ile Matania’nın başkanlığını yaptığı National Cyber Bureau (INCB-Ulusal Siber Dairesi) birimlerini tek çatı altında toplama kararıydı.

İsrail’in siber güvenliğine büyük oranda etki etmiş bu iki birimi kısaca tanıtmak gerekirse, NCSA’ın gerçek operasyonel siber savunmaya odaklandığını, INCB’nin ise gücünü geniş sivil koordinasyon yetkisinden alan bir ulusal siber strateji yaratma çerçevesinde hareket ettiğini söyleyebiliriz. Yeni dönemde artık tek çatı altında çalışacak bu iki birimin çıktılarıyla ilgili öngörülerime değinmeden önce, yazımızın konusu olan Yigal Unna’yı biraz daha yakından tanımamız gerekiyor.

İlk bakışta, 46 yaşındaki yeni siber güvenlik şefi Yigal Unna’nın bulunduğu noktaya İsrail istihbarat örgütü Shin Bet’in Signal Intelligence Cyber Division (Sinyal İstihbaratı Siber Birimi) yöneticiliğinden ve yakın dönemde şefliğini yaptığı Cyber Technology Unit’ten geçerek geldiği görülüyor. Yönettiği bu birimlerde sahip olduğu istihbarat altyapısını teknoloji ve siber tabanlı farklı istihbarat araçlarıyla birleştirme yetisini kazanan Unna, sahada operasyon yürütme tecrübesine de fazlasıyla sahip biri olarak tanımlanıyor.

Eğitimi ve deneyimleri ağırlıkla istihbarat alanına yoğunlaşan Unna’nın sinyal istihbaratı toplamaktan (SIGINT) ve kod çözmeden sorumlu İstihbarat Kolordusu birimi olan Unit 8200’in mezunlarından biri olduğu hemen göze çarpıyor. Matania ve Carmelli’nin devrettiği otoriteyle bütün sivil siber sorunları yönetecek olan Unna’nın geçmişi düşünüldüğünde, İsrail siber savunma birimlerinin ve kapasitesinin yoğun şekilde Shin Bet çevresinin etkisinde olacağı hissediliyor.

Yeni titriyle Ocak sonunda Tel Aviv’de düzenlenen CyberTech konferansında ilk defa sunum yapan Unna, sunumunda siber saldırıların sistematik olarak arttığını ve daha karanlık zamanların bizi beklediğini aktarırken, “Winter is coming” (kış yaklaşıyor) göndermesini de kullanıyor.[2] Ayrıca Unna, siber alandaki kötü niyetli aktörlerle (malicious actor) mücadelede yapay zekâyla zenginleştirilecek istihbarat yöntemlerinin, saldırıların erken tespitine imkân sağlayacağını savunuyor.

Shin Bet çıkışlı Unna’nın söylemlerinde ve karakterinde devlet güvenliği vurgusunun baskın olduğunu söylemek, bu çıkarımdan hareketle aktif siber savunma kültürünü görevi boyunca gururla sürdüreceğini söylemek sanırım yanlış olmayacaktır.

Son olarak, 2019’da seçime gidecek olan İsrail’in, Unna önderliğinde geçireceği bu dönemde İran veya Rusya çıkışlı olması beklenen sahte haberler, ulusal/uluslararası basında yürütülecek siyasi/ekonomik karalama kampanyaları ve kamuoyunun fikrini etkileyebilecek ya da devlet kurumlarının güvenirliğini zedeleyecek her türlü siber tehditle baş etmeye ekstra efor sarf edeceğini düşünüyorum.

[1] https://www.reuters.com/article/us-cyber-summit-unna/israel-eyes-measures-to-prevent-election-cyber-sabotage-idUSKBN1CU1PJ

[2] http://www.cyberdefence24.pl/wojna-informacyjna-wiadomosci/yigal-unna-winter-is-coming-potrzeba-miedzynarodowej-cyber-koalicji-cybertech-2018

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

İsrail’in siber güvenliği Unna’ya emanet

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, İsrail Ulusal Siber Bürosu’nun başından, geçtiğimiz yıl sonunda ayrılan Başkan Eviatar Matania’nın yerini alacak kişiyi belirledi. İsrail’in siber savunma birimini yönetecek yeni isim Yigal Unna oldu. Daha önce İsrail istihbarat örgütü Shin Bet’in siber ve teknoloji bölümünü yöneten Unna, aynı zamanda İstihbarat Kolordusu’nda görevli idi.

Bu birimlerde siber ihtisasını diğer istihbarat araçlarıyla birleştirme noktasında deneyim kazanan Yigal Unna, aynı zamanda sahada operasyon tecrübesine de sahip.

Haziran 2017’de Unna, Ulusal Siber Güvenlik Bürosu bünyesindeki bir birime yönetici olarak atanmıştı. Netanyahu, Unna’nın siber güvenlik alanının her alanında müthiş bir deneyime sahip bir isim olduğunu ifade ederek, “Eminim Unna, karmaşık siber güvenlik zorlukları ile mücadele noktasında zengin tecrübesini buraya taşıyacaktır” dedi.

Geçtiğimiz aralık ayının başlarına Netenyahu, Ulusal Siber Güvenlik Başkanlığı ile Siber Bürosu birimlerini tek çatı altında toplamaya karar vermişti.

Unna’dan önce Ulusal Siber Bürosu Başkanı Metania ulusal siber stratejisini yaratma ve geniş sivil koordinasyon yetkisi kurma fikrine odaklanırken, Ulusal Siber Güvenlik Başkanlığı’nın 2016’dan beri başında bulunan Buki Carmeli’nin görevi ise gerçek operasyonel siber savunma üzerine çalışmaktı.

Bu iki birim işbirliği halinde daha önceleri Shin Bet tarafından yürütülen birçok siber görevi üstleniyordu. Sivil otoriteler ulusal yapıyı siber saldırılardan koruma görevini Shin Bet’ten almasına rağmen diğer birçok merci isthbarat örgütü bünyesinde kalmaya devam etti.

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için doldurunuz

İsrail siber güvenliğinin tepe yöneticisi görevden ayrıldı

İsrail Ulusal Siber Dairesi (National Cyber Bureau) Başkanı Eviatar Matania yılsonunda görevinden ayrılacak. Matania bu göreve 2011 yılında İsrail Başbakanı Benjamin Netenyahu tarafından getirilmişti. Yerine kimin geçeceği hakkında henüz bir açıklama yapılmadı.

Başbakanlık sözcüsü, Ulusal Siber Dairesi’nin, başbakanlığa bağlı faaliyet gösteren bir kuruluş olan Ulusal Siber Güvenlik Birimi (National Cyber Security Authority) ile birleştirileceğini ifade etti.

2011 yılında kurulan İsrail Ulusal Siber Dairesi, ülkenin çeşitli idari ve savunmaya dayalı siber güvenlik kuruluşları arasında koordinasyon görevini yürütüyor. Daire ayrıca İsaril’in ulusal altyapısını siber saldırılardan korumak için çalışmalar yapıyor. Bunların yanı sıra dairenin başbakan ve hükümete siber güvenlik alanındaki kanunlar ve düzenlemeler konusunda danışmanlık yapıyor.

İlgili haber>> İsrail siber gücünün arkasındaki hayalet beyin: Eviatar Matania

İsrail’de bugün siber güvenlik konusunda uzmanlaşmış çok sayıda ulusal ve hükümete bağlı kuruluş var. İsrail ordusu, İsrail polisi ve İsrail iç güvenlik ajansına ait de siber güvenlik departmanları mevcut.

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için doldurunuz

İsrail siber gücünün arkasındaki hayalet beyin: Eviatar Matania

İsrail Siber Büro’nun başında bulunan Eviatar Matania ile ilgili açık kaynak gerçekleştireceğiniz herhangi bir araştırmada karşınıza çıkan onlarca haber, demeç ve adının geçtiği sayısız makalenin sizi aldatmasına izin vermeyin. Şayet gerçek Matania, başında olduğu İsrail Ulusal Siber Büro’nun aktivitileri veya yol haritasına dair bilgi edinme gayesindeyseniz, tarayacağınız içi dolu gibi gözüken sayısız haber sizi pek de bir sonuca ulaştırmayacak. Bu anlamda İran ve Çin gibi ülkelerin ketum tavırlarının aksine, gerek Matania gerekse İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Ulusal Siber Büro ve İsrail’in siber güvenlik stratejisinden bahsederken çok konuşup hiç bir şey söylememe sanatını ustalıkla kullanmış. Öyle ki, İsrail’in global siber güvenlik ve savunma pazarında neredeyse %10’luk bir paya sahip, 200’ü aşkın önemli start-up ve şirketin merkezi, hem sanal hem de fiziksel dünyada konunun başını çeken ülkelerden olduğu bilinmese, bu adamlar neden bahsediyor tepkisini vermek işten bile değil.

Kaç yaşında olduğu bilgisine ulaşamasam da, oldukça genç (30’larının sonunda) olduğunu tahmin ettiğim Matania, Talpiot Programı olarak adlandırılan, İsrail ordusu bünyesinde teknoloji alanında öne çıkan akademik başarılara sahip ve liderlik potensiyeli taşıyan askerlere sunulan 9 senelik özel bir eğitimden geçmiş. Lisansını Hebrew Üniversitesi’nde Fizik ve Matematik alanında, yüksek lisansını Tel Aviv Üniversitesi Matematik Bölümü’nde oyun teorisi üzerine uzmanlaşarak ve doktorasını ise yine Hebrew Üniversitesi’nde Muhakeme ve Karar Alma (Judgement and Decision-Making) başlığı altında tamamlamış. Daha fazla detaya erişilemese de, oldukça ilginç bir tablo çizen akademik geçmişi, Matania’nın soğukkanlı ve işin köklerinden gelen bir siber lider olmak üzere yetiştirildiği izlenimini veriyor. Özellikle oyun teorisi ve muhakame alanlarında uzmanlaşmış olmasına ek olarak kısa özgeçmişinde Ar&Ge projeleri ve sistem analizi konusunda edindiği belirtilen özel sektör deneyimi, onu eşsiz bir siber lider yapıyor.

İLGİLİ HABER >>> İSRAİL SİBER ORDU İÇİN YETENEK AVINDA

Bir kaç senedir CyberTech konferansına evsahipliği yapan İsrail, siber güvenlik meselelerini oldukça ciddiye aldığını her fırsatta yineliyor. Özellikle son düzenlenen etkinlikte Netanyahu’nun interneti İsrail’in periferisini özellikle güneye doğru geliştirmek için mükemmel bir araç olduğunu belirtmesi, ‘dijital İsrail’i kurarak siber kapasitesi fiziksel boyutuna kıyasla en yüksek devlet olma yolunda önemli aşama kaydedeceklerinin altını çizmesi bu anlamda bir hayli önemli. Netanyahu’nun alıntılanan konuşmasında ‘periferinin geliştirilmesi’ şeklinde bir vurgu yapması da ayrıca kayda değer. Öyle ki, periferi olarak adlandırılan Acre, Afula, Tel Hai, Ashkelon, Be’er Sheva, Kiryat Gat ve Ashdod bölgelerinde yaşayan 15-18 yaş aralığındaki öğrencileri hedefleyen Ulusal Siber Muharebe programı ile İsrail’in siber güvenlik alanında kalifiye işgücü ve elbette ki etkin bir siber ordu oluşturmayı amaçladığı bir çırpıda anlaşılıyor. Netanyahu’nun konuya beslediği şahsi ilgi, Ulusal Siber Büro’yu kendine yakın tutması ve İsrail’i önümüzdeki dönemde siber güvenlik alanında ilk beş ülke arasında görmek istediğini ısrarla belirtmesi, diğer ülkelerdeki siber liderlerin karşı karşıya olduğu yasal ve teknik kısıtlamalara kıyasla, İsrail’deki siber liderlerin bir hayli geniş hareket alanına sahip olduğunu gösteriyor.

HABERLERİMİZİ TOPLU OLARAK TWİTTER ADRESİNDEN TAKİP EDİN!

Hem Matania hem de Netanyahu’nun sanal dünyayı uluslararası siber koalisyonlar yapmak adına önemli bir ortam olarak değerlendirmeleri, bu alanda öne çıkacak işbirlikleri olmaksızın siber savunmanın istenen ölçülerde sağlanamayacağını savunmalarına yol açıyor. Özellikle Matania’nın görevi devralmasından bu yana İsrail-İngiltere arasında uzlaşılan 1.2 Milyon poundluk ortak siber savunam araştırma fonu, her sene düzenlenen sektörün büyük isimlerinin katılımıyla gerçekleştirilen CyberTech etkinlikleri ve İsrail-ABD arasındaki sıkı siber güvenlik münasebetleri İsrail’in ‘birlikte hareket etme’ konusuna yüklediği önemi gösteriyor. Hatta birlikte hareket etme adı altında Matania, bir adım daha ileri giderek İsrail, ABD, Avrupa Birliği, Avusturalya ve diğer Batı ülkelerinin aynı düşman karşısında savaştığını, düşmanın bazen küçük hacker grupları bazense topyekun ulus-devletler olarak karşımıza çıktığını söylüyor. Çin konusu sorulduğunda uyumlu hareket etmek isteyen her devlete kapımız açık dese de, Matania’nın İsrail’i ‘Batı’ ekseninde, ‘Batı’ için hareket eden bir siber güç olarak konumlandırması, bir kaç sene önce şahsen dinleme imkanı bulduğum, siber güvenliğin eskilerinden sayılabilecek Milton Mueller’in öne sürdüğü ‘dijital soğuk savaş’ kavramını akla getiriyor.[1]  Özellikle Matania’nın bir demecinde karşı karşıya kaldıkları siber saldırıları Hamas’ın attığı füzelerle kıyaslarsa, İsrail enerji ağının 2013 boyunca günde 2, 2014 yılında ise günde 15 füze tarafından hedef alındığını belirtmesi, İsrail’in siber alanı silahlandırma motivlerini pekiştiren bir savaş terminolojisini su yüzüne çıkarıyor. Mueller, bahsi geçen yazısında soğuk savaşın siber dünyada aslında hiç sona ermediğinden bahsediyor, dijital soğuk savaşın akıbeti gerçeğinden farklı olur mu olmaz mı bilinmese de İsrail, ısrarlı siber güvenlik gündemi, giderek artan siber gücü ve yetiştirdiği etkin teknik kadroyla bu alandaki gidişata en ön sıralardan yön vereceğini şimdiden kanıtlıyor.

HAFTALIK BÜLTENİMİZE ABONE OLMAK İÇİN FORMU DOLDURUN

[wysija_form id=”2″]

İsrail’in Yeni Siber Güvenlik Birimi Vatandaşları da Koruyacak

 

İsrail başbakanı Benyamin Netanyahu, ülkeyi artan online saldırılardan korumak ve kamu ve özel sektör arasındaki ilişkileri daha iyi koordine edebilmek için dizayn edilen yeni siber güvenlik otoritesini açıkladı.

Başbakanlık Ofisi, İsrail Milli Siber Büro (INCB) şefi Eviatar Matania’nın önderlik edeceği yeni birimin INCB ile birlikte hareket edecek olan bir “operatif ajans” olacağını belirtti.

Anlaşılan o ki birim, çeşitli sektörlerdeki uzmanların koordine etmeye yönelik çabaları ile “sivil alan ve güvenlik alanlarını birbirine bağlayacak”. Birim, uzun vadede tehdit manzarasına bakmanın yanında ülkenin siber savunma aktivitelerine öncülük de yapacak.

Başbakanlık Ofisine göre, Matania’nın Güvenlik Kabinesi onayına teklif sunması ve bundan sonra diğer departmanlarla beraber çalışarak uzun vadeli bir planla acenteyi kurması için 60 günü var.

Netanyahu, yeni otoritenin “önemli tesisler ve güvenlik acentelerine” ek olarak İsrail vatandaşlarını da koruma görevi üsteleneceğini açıkladı. Başbakan, “Bu, yeni bir otoritenin kuruluşudur. Doğrusu bu, yeni tehditlere karşı var olan ajanslara bağlılığı azaltarak yeni bir kuvvet oluşturmaktır.” dedi. “Yeni bir dünyadayız, yeni güçlerle hazırlık yapıyoruz. Bu, İsrail devletinin savunmasının geleceği için çok büyük öneme sahip”.

INCB’nin faaliyet alanının gelecekte nasıl değişeceği tam anlamıyla net değil.

Bununla birlikte, şu an benzer bir göreve sahip olan Milli Siber Büro –iki sene önce kurulmuştu- ekonomik büyümeyi korumak ve İsrail’i alanda “uluslararası lider” yapmak amacıyla ileri siber teknoloji geliştirmeye konsantre olurken, yeni birimin bütün operasyonel elementleri devralması öngörülüyor.

Tripware’de güvenlik ve risk direktörü olan Tim Erlin, İsrail’in bu adımı atmasında her şeyden önce ekonomik kaygıların sebep olduğunu öne sürdü. “Güçlü bir ekonomi olmadan İsrail’in dünyadaki pozisyonunu koruması neredeyse imkansız, ve güçlü bir teknolojik altyapı olmadan güçlü bir ekonomi sürdürmek de neredeyse imkansız” diye ekledi. “İsrail’in fiziksel dünyada kendisini savunurken sergilediği agresiflik göz önünde tutulursa, aynı duruşun siber alanda da yer bulup bulmayacağını merak etmek makul. İsrail’in ofansif siber güvenlikte kendisini çok hızlı bir şekilde ön planda bulması mümkün”.