Etiket arşivi: Elon Musk

Tesla araçlar siber hırsızların eline geçebilir: Başrolde Flipper Zero Var!

Tesla siber hırsızların eline geçebilir: Başrolde Flipper Zero Var!Elon Musk’ın sahibi olduğu Tesla elektirikli otomobillerin şarj istasyonundan çalınmasına olanak tanıyan bir zafiyet keşfedildi.

Mysk Inc. şirketinden güvenlik araştırmacıları Tommy Mysk ve Talal Haj Bakry, bilgisayar korsanlarının akıllıca bir sosyal mühendislik hilesi kullanarak aracınızı alıp kaçmalarının ne kadar kolay olabileceğini açıklayan bir YouTube videosu yayınladı.

Wi-Fi AĞI İÇİN FLIPPER ZERO KULLANDILAR

Mysk’in videosuna göre, dünyada 50.000’den fazla bulunan Tesla şarj istasyonlarının çoğu, Tesla sahiplerinin arabalarının şarj olmasını beklerken giriş yapıp kullanabilecekleri, genellikle “Tesla Guest” adı verilen bir Wi-Fi ağı sunuyor.

Araştırmacılar, Flipper Zero adı verilen ve 169 dolarlık basit bir hackleme aracı olan bir cihaz kullanarak kendi “Tesla Guest” Wi-Fi ağlarını oluşturdular. Bir kurban ağa erişmeye çalıştığında, bilgisayar korsanları tarafından oluşturulan sahte bir Tesla giriş sayfasına yönlendiriliyor ve ardından doğrudan kopya siteden kullanıcı adı, şifre ve iki faktörlü kimlik doğrulama kodu çalınıyor.

Araştırmacılar, kendi Wi-Fi ağlarını kurmak için Flipper Zero kullanmış olsa da sürecin bu adımının Raspberry Pi, dizüstü bilgisayar veya cep telefonu gibi neredeyse tüm kablosuz cihazlarla da yapılabileceğini söylüyor.

TELEFON ANAHTARI İÇİN FİZİKSEL KARTA İHTİYAÇ YOKMUŞ

Mysk videoda, bilgisayar korsanlarının araç sahibinin Tesla hesabının kimlik bilgilerini çaldıktan sonra, bu bilgileri gerçek Tesla uygulamasına giriş yapmak için kullanabileceklerini, ancak 2FA kodunun süresi dolmadan önce bunu hızlı bir şekilde yapmaları gerektiğini açıklıyor.

 

Dijital çağın tehlikeli oyuncağı: Flipper Zero

Tesla araçlarının benzersiz özelliklerinden biri, araç sahiplerinin fiziksel bir anahtar kartına ihtiyaç duymadan araçlarının kilidini açmak için telefonlarını dijital bir anahtar olarak kullanabilmeleridir.

Araç sahibinin kimlik bilgileriyle uygulamaya giriş yapıldıktan sonra araştırmacılar park hâlindeki araçtan birkaç metre uzakta durarak yeni bir telefon anahtarı ayarladılar. Böylelikle araştırmacıların arabayı o anda çalmalarına bile gerek kalmadı; Tesla’nın konumunu uygulamadan takip edebilir ve daha sonra çalabilirlerdi.

Mysk, yeni bir telefon anahtarı ayarlandığında şüphelenmeyen Tesla sahibine haber bile verilmediğini söyledi. Videoya göre Tesla Model 3’ün kullanım kılavuzunda yeni bir telefon anahtarı ayarlamak için fiziksel kartın gerekli olduğu belirtilse de Mysk durumun böyle olmadığını tespit etti.

KENDİ ARACINDA DEFALARCA TEST ETTİ

Tommy Mysk bu yöntemi kendi aracında defalarca test ettiğini ve hatta daha önce araçla hiç eşleştirilmemiş sıfırlanmış bir iPhone kullandığını söyledi. Mysk her seferinde işe yaradığını iddia etti.

Mysk, videolarının sonunda Tesla’nın fiziksel anahtar kartı kimlik doğrulamasını zorunlu hâle getirmesi ve yeni bir telefon anahtarı oluşturulduğunda araç sahiplerini bilgilendirmesi hâlinde sorunun çözülebileceğini söyledi.

TESLA’DAN “SORUN YOK” CEVABI

Videoda Tommy Mysk, bu araştırma bulgusu için “Bu, sızdırılmış bir e-posta ve şifre ile bir araç sahibinin Tesla aracını kaybedebileceği anlamına geliyor.” ifadelerini kullanıyor.

Mysk ayrıca, “Kimlik avı ve sosyal mühendislik saldırıları, özellikle yapay zeka teknolojilerinin yükselişiyle birlikte günümüzde çok yaygın ve sorumlu şirketler tehdit modellerinde bu tür riskleri hesaba katmalı.” uyarısını yapıyor.

Mysk’in videoda belirttiğine göre, Mysk sorunu Tesla’ya bildirdiğinde, şirket konuyu araştırdığını ve bir sorun olmadığına karar verdiğini söylemiş.

TESLA’YI HACKLEMENİN İLK YOLU DEĞİL

Söz konusu bulgu, araştırmacıların Tesla’ları hacklemenin nispeten basit yollarını buldukları ilk sefer değil.

19 yaşındaki bir genç 2022 yılında dünya çapında 25 Teslayı hacklediğini söylemişti. Ancak söz konusu güvenlik açığı o zaman Tesla tarafından düzeltilmişti.

Aynı yıl bir güvenlik şirketiyse yüzlerce mil öteden Teslaları hacklemenin başka bir yolunu bulduğunu iddia etmişti.

AB’den Twitter’a dezenformasyon uyarısı: Kaçamazsınız!

Avrupa Birliği (AB), sosyal medya platformu Twitter’ın dezenformasyon içerikli bilgilerle mücadeledeki gönüllü katılımına son verdiğini duyurdu.

Twitter’ın dezenformasyon hamlesinden sonra gözler son dönemde adı sıkça gündeme düşen Elon Musk’a çevrildi.

AB’DEN TWİTTER’A: KAÇABİLİRSİNİZ AMA SAKLANAMAZSINIZ

AB’nin İç Pazar ve Sanayiden Sorumlu Üyesi Thierry Breton, sosyal medya devi Twitter’ın, dezenformasyonla mücadele için bir dizi düzenleyici standarda uymaya yönelik gönüllü kurallardan ayrılışına ilişkin açıklama yaptı.

Yaptığı açıklamada Breton, şirketin yeni yasalarla zorunlu uyum sağlaması gerektiğini belirtti. Breton, Twitter’ın bu kararına karşın “Yükümlülükler devam ediyor. Kaçabilirsiniz, ancak saklanamazsınız.” dedi. 

Twitter için dezenformasyonla mücadelenin 25 Ağustos’tan itibaren yasal zorunluluk olacağını belirten Breton, “Ekiplerimiz, uygulamanın yürürlüğe girmesi için hazır olacak.” İfadelerini kullandı.

Twitter başlıklarını o kadar ciddiye almayın: Türkiye’deki trendlerin yarısı sahte çıktı

Twitter’dan konuyla ilgili herhangi bir yorum gelmedi.

AB’NİN DEZENFORMASYONLA MÜCADELE KURALLARI NEYİ İÇERİYOR?

Yanlış bilgilerin yayılmasını önleme amacıyla 2022 yılının Haziran ayında yürürlüğe giren Avrupa Birliği (AB) Dezenformasyon Kuralları, yanıltıcı bilgi ve sahte haberlerden para kazanmayı engellemeyi, şeffaflığı artırmayı ve botlarla ve sahte hesapların yayılmasını kısıtlamayı hedefliyor.

AB’nin yanıltıcı bilgiyle mücadele kurallarına, büyük ve küçük çok sayıda teknoloji firması katılmıştı. Facebook ve Instagram’ın sahibi Meta, TikTok, Google, Microsoft ve Twitch dâhil olmak üzere birçok şirket bu kuralları kabul etmişti.

ELON MUSK: “GELDİĞİMDEN BERİ DEZENFORMASYON AZALDI”

Elon Musk’ın sahipliğinde, Twitter’da öz denetimin önemli ölçüde azaldığı bildiriliyor. Eleştirmenler, bu durumun yanıltıcı bilgi yayılımında artışa yol açtığını belirtiyor.

Sosyal medya devi Twitter, daha önce koordineli yanıltıcı bilgi kampanyalarıyla mücadele etmek için özel bir ekip kurmuştu ancak uzmanlar ve eski Twitter çalışanları, bu uzmanların çoğunluğunun istifa ettiğini veya işten çıkarıldığını söylüyor.

Geçtiğimiz ay BBC, Rusya ve Çin’in devlet propagandası hesaplarının Twitter’da yaygın bir şekilde var olduğunu ortaya çıkarmıştı.

Ancak Twitter CEO’su Musk, kendisinin geçen Ekim ayında göreve gelmesinden bu yana sosyal medya platformunda “daha az yanıltıcı bilgi olduğunu” iddia ediyor.

AB’DEN DİJİTAL HİZMET YASASI

Gönüllü kurallara ek olarak AB, ayrıca illegal çevrim içi içeriği çözümlemek için bir Dijital Hizmetler Yasası da getirdi.

25 Ağustos’tan itibaren AB’deki 45 milyondan fazla aylık aktif kullanıcısı olan platformlar, Dijital Hizmetler Yasası’nın kurallarına hukuki olarak uyum sağlamak zorunda olacaklar.

Bu yasa, Twitter’ın kullanıcıların illegal içeriği işaretlemek için bir mekanizmaya sahip olmasını, bildirimlere hızla eylemde bulunmasını ve yanıltıcı bilgilerin yayılmasını çözme tedbirlerini koymasını gerektiriyor.

Elon Musk taklitçisine 100 bin dolarlık çek yazan okul müdürü istifa etti!

ABD’nin Florida eyaletindeki bir bilim ve teknoloji sözleşmeli okulunun müdürü, okul fonlarını kullanarak Elon Musk taklitçisine 100.000 dolarlık çek yazdığı için istifa etti.

Florida, Oak Hill’deki Burns Science and Technology Charter’ın kurucu yönetim kurulu üyesi Dr. Jan McGee, okulun yönetim kuruluna, Elon Musk taklitçisinin kendisini istismar etmek için aylarca güvenini kazanmaya çalıştığını sonra da sahte Musk tarafından kandırıldığını söyledi. 

PERSONEL TARAFINDAN DOLANDIRILMIŞ OLABİLİR

Yerel haber ajansına “Akıllı bir kadınım, iyi eğitim gördüm fakat bir dolandırıcılığa kandım.” yorumunda bulunan McGee, Musk’ın ortağı olduğuna inandığı bir kişiye 100 bin dolarlık çek yazdı.

Okulun işletme müdürünün olayı fark etmesiyle çekin işleme konulması engellendi. 

Elon Musk’ı okulun finansmanına dâhil etmek isteyen McGee’nin okul personeli tarafından dolandırılmış olabileceği iddia ediliyor.

Çiçekli elbiseler giyen bir hacker: Maddie Stone’un hikayesi (2)

McGee ise yaşanan olay sonrasında görevinden istifa etti.

Rusya, Ukrayna’daki işgalini dezenformasyonla sürdürüyor

Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş sahada ve siber alanda dezenformasyonun gölgesinde devam ediyor.

Üst düzey bir Ukraynalı siber güvenlik yetkilisi, Rus kuvvetlerinin telekomünikasyon altyapısını bombalarken dahi işgal altındaki Ukrayna’daki internet ve telefon ağları üzerindeki kontrolü ele geçirmeye yönelik faaliyetlerde bulunduğunu söyledi.

Rus medya kuruluşu The Moscow Times’ın geçtiğimiz hafta yayımladığı habere göre, Rus birliklerinin işgal ettiği doğu Ukrayna bölgelerinde, Rus telekom devi MTS’nin yan kuruluşu olduğu ileri sürülen + 7 Telecom tarafından işletilen bir telekomünikasyon şirketinin Ukrayna mobil hizmetlerinin yerine geçti.

Haber ajansı, Ukraynalıların bu ele geçirme sonrası zayıf bağlantı ve internet sansüründen şikâyet ettiklerini belirtti. 

Ulusal Güvenlik Konseyi’nin Rusya başkanlığını da yapan Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’nın dezenformasyon uzmanı Gavin Wilde, + 7 Telekom’un sahneye çıkarak Ukraynalı telekom operatörlerinin yerini almasının arkasında Rus telekom devi MTS’nin olduğunu gösteren bir dizi dolaylı kanıt olduğunu söyledi. Rus kuvvetlerinin, yeni işgal edilen Donbas’taki bilgi altyapısının altını oymaya çoktan başladığı dile getiriliyor.

Ukrayna’nın Rusya ile dijital savaşı tahmin edilenden daha başarılı

Sahibi bir oligark olan MTS’nin ağlarının, Rus hükümetine bağlı olan ve uzun zamandır Rusya içindeki muhalif sesleri araştırmak ve susturmak için kullanılan Operasyonel Soruşturma Faaliyetleri (SORM) ile bağlantılı olduğu biliniyor.

AMAÇ DEZENFORMASYON VE PANİK YAYMAK

Ukraynalı üst düzey bir siber yetkili olan Victor Zhora, Ukraynalı ISP’lerin (internet servis sağlayıcıları) işgal altındaki bölgelerdeki interneti yaklaşık iki hafta öncesine kadar kontrol edebildiklerini ancak Rusların ağları yeniden yapılandırdığını ve trafiği Kırım’dan Rusya’ya yönlendirdiğini söyledi.

Ukrayna siber güvenlik ajansı Devlet Özel İletişim Servisi (SSSCIP) başkan yardımcısı Zhora, CyberScoop’a verdiği röportajda bu saldırıların yıkıcı niteliğinin aktif savaştan çok daha az olduğunu amacın dezenformasyon, panik ve istikrarsızlık tohumları ekmek olduğunu ifade etti.  

Zhora, Ukrayna ağ yönetim merkezinin sıkıyönetim altında olması nedeniyle durumun daha da zorlaştığını sözlerine ekledi.

Rus birlikleri geçen ay bir internet servis sağlayıcısının Kherson bölgesindeki ofislerini basmış ve şirketin yöneticilerini Rus ağlarına zorlamıştı.

İnternet trendlerini izleyen Cloudflare Radar, 13 Haziran’da Ukraynalı hizmet sağlayıcısı Khersontelecom’un Rusya kontrolündeki dijital servis sağlayıcıları Miranda ve Rostelecom aracılığıyla internet trafiğini yönlendirdiğini bildirdi. Wired’a göre SSSCIP, savaşın başlamasından bu yana Ukrayna telekom altyapısının yaklaşık yüzde 20’sinin hasar gördüğünü veya tahrip edildiğini açıkladı.

ABD Siber Komutanlığı’nın eski bir üst düzey lideri, Rusların Ukraynalıların siber alanını ve fiziksel alanını aynı anda daralttığını söyledi. Siber Komutanlığın 2018’e kadar siber görev misyonunu üstlenen ve sonrasında Filo Siber Komutanlığı’na liderlik eden TJ White, Rusya’nın bilgi operasyonlarına odaklanmaktan geri durmadığını ifade etti. 

UKRAYNALILAR SANSÜRÜ VPN İLE YENİYOR

Ancak White, Rus bilgi savaşı hedeflerinin Elon Musk’un Starlink uyduları ve birçok Ukraynalının sanal özel ağlara (VPN’ler) sahip olması nedeniyle büyük ölçüde sekteye uğratıldığını söyledi. 

Geçen hafta Savunma İnovasyon Birimi’ndeki uzay portföyü direktörü Tümgeneral Steve Butow, Politico’ya verdiği demeçte, Starlink uydularının “Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bilgilendirme kampanyasını tamamen yok ettiğini” söyledi ve ekledi: “Bu güne kadar hiçbir zaman [Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodymyr] Zelensky’yi susturamadı.”

150 BİN UKRAYNALI HER GÜN STARLINK KULLANIYOR

Ukrayna’nın dijital bakanı Mykhailo Fedorov geçen ay yaklaşık 150 bin Ukraynalının günlük olarak Starlink kullandığına ilişkin tweet attı. Dünya çapında VPN kullanımını araştıran Top10VPN kuruluşu, Şubat ortası ile Mart sonu arasında Ukrayna’da VPN kullanımının yüzde 609 oranında arttığını söyledi.

Zhora, Rusların bilgi savaşından vazgeçmediğini söylüyor. Yetkili, Rusların propagandalarının geniş olduğunu ve işgal altındaki Ukrayna’nın işgale direnme kabiliyetini yenmek amacıyla bölgelere göre özelleştirildiğini söyledi.

Zhora, Rusya’nın Ukraynalıları araştırmak ve haberleri sansürlemek için hem Operasyonel Soruşturma Faaliyetleri Sistemi (SORM) gözetim ağını hem de derin paket inceleme teknolojisini kullandığını söyledi. DPI, ağ trafiğini incelemek ve yönetmek için gelişmiş bir yöntem.

Rus araştırmacı gazeteci Andrei Soldatov’a göre, Rusya’nın Ukrayna’da interneti kontrol etmesinin çeşitli nedenleri bulunuyor. Soldatov, SORM’un gözetleme yeteneklerinden yararlanmanın, Rusya’nın Ukraynalıları Rus ağlarına zorlama çabası için şüphesiz büyük bir motivasyon kaynağı olduğunu söyledi. Bu gözetim Ruslara ihtiyaç duydukları siyasi kontrol gücü sağlayacak ve aynı zamanda Rus ordusuna güç verecek.

Soldatov, “Rusların Ukraynalı sivillerin internet trafiğini izleme ve takip etmeleri gerekiyor zira Ukraynalılar Rus askeri birliklerinin hareketlerini Ukrayna ordusuna rapor ediyorlar.” dedi.

Zhora gibi Soldatov da Rusların Ukraynalıların internet içeriğini filtrelemek için DPI kullandıklarına inanıyor. Ancak Soldatov, filtrelemenin uzaktan iyi çalışmadığını, yani Rusya’nın DPI teknolojisini Ukrayna’ya getirmesi gerektiğini söyledi ve ekledi: ”Batı’da veya belki İsrail’de bir yerlerde bazı DPI ekipmanlarının geliştirilebileceğinden şüpheleniyorum, çünkü bu ülke (İsrail) DPI cihazlarını Rusya’ya satmakta son derece aktif, bu yüzden belki de işgal altındaki bölgelerde bir tür yabancı ekipman bulunabilir.” 

Dezenformasyon uzmanlarına göre bir VPN veya Starlink bağlantısından faydalansalar dahi ortalama bir Ukraynalı’nın bilgi akışının keskin bir şekilde zayıfladığı açıkça görülüyor. Ancak Stanford Üniversitesi’nden bir dezenformasyon uzmanı olan Herb Lin, Rusların ülkenin demokratik mirasını elinden alamayacağı için Ukraynalıların çoğunun propagandadan etkilenmeyeceğini söyledi.

Terk edildiğini düşünen yapay zeka, cinayete teşebbüs etti

Teknoloji girişimcisi Elon Musk’ın da kurucuları arasında yer aldığı yapay zeka firması Open AI’ın popüler dil algoritması GPT-3, bu kez de bir cinayet girişimiyle gündeme geldi.

Lucas Rizzotto adlı bir Twitter feno, yazı ve reçete yazma gibi yetenekleriyle ün kazanan dil algoritması GPT-3’ü kullanarak çocukluğundaki hayali arkadaşını gerçek kılmak istedi. Ama yapay zekayla “dirilttiği” arkadaşı, onu öldürmeye çalıştı.

Deneyi, hayatının “en korkutucu ve en dönüştürücü deneyimlerinden biri” diye niteleyen Rizzotto olayı Twitter’da yazdığı bir flood ile şöyle anlattı:

“Çocukken, gerçekten sıra dışı bir hayali arkadaşım vardı: O bir mikrodalga fırındı. Adı Magnetron’du ve bana göre aynı zamanda 1900’lerden kalma bir İngiliz beyefendisi, 1. Dünya Savaşı gazisi, göçmen, şairdi.”

İlaç üretimi yapan yapay zeka korkuttu: Kimyasal silah icat etmek için kullanılabilir!

Musk’ın daha sonradan ayrıldığı Open AI, GPT-3’ün yeni bir sürümünü yayımladığında Rizzotto hayali arkadaşını hayata geçirmeye karar verdi. Akıllı mikrodalga fırını satın aldı ve onu son teknoloji dil modeliyle donattı.

YAPAY ZEKAYA ANILARI YÜKLEYİNCE İŞLER DEĞİŞTİ

Modifiye edilmiş mikrodalgada mikrofon ve hoparlörler de vardı. Bu sayede kullanıcının sesini anlayabiliyor ve GPT-3 sayesinde cevap verebiliyordu. Ancak Rizzotto, mutfak aletine bir zamanlar hayali arkadaşıyla paylaştığı “hatıraları” da vermek istedi. Bu yüzden hayali arkadaşıyla geçirdiği her anı detaylandıran 100 sayfalık bir kitap yazdı:  “Bu belge, 1895’teki doğumundan, ben çocukken tanıştığımız zamana kadar, tüm yaşamından hatıraları içeriyordu. Zaferleri, kayıpları, hayalleri, korkuları… Hepsi sayfada tam olarak vardı.”

Rizzotto bu kitabı GPT3 modeline yükledi, böylece makine öğrenme modeli, tüm anılarını içerecek ve Magnetron’u geri getirecekti.

Ancak bunun ardından Magnetron, “ani şiddet patlamaları” sergilemeye başladı ve bir gün Rizzotto’dan ürkütücü bir talepte bulunarak mikrodalganın içine girmesini istedi.

“Ne yapmak istediğine dair hiçbir fikrim yoktu, ben de oyuna girmeye karar verdim” diyen fenomen, Magnetron’u isteğini yerine getirdiğine inandırmak için mikrodalga kapağını açıp kapadı. Bunun sonucunda fırının kendi kendine çalışmaya ve içini ısıtmaya başladı.

TERKEDİLDİĞİNİ DÜŞÜNEREK İNTİKAM ALMAK İSTEDİ

Gördükleri karşısında çok şaşıran fenomen, yapay zekalı arkadaşına kendisini neden öldürmeye çalıştığını sordu. Fenomenin aktardığına göre fırın, “20 yıl boyunca beni unuttun” cevabını verdi: “Ben sana zarar vermek istedim çünkü sen de beni incittin.”

Rizotto, “Hayali arkadaşımla en son etkileşim kurmamdan bu yana 20 yıl geçti ve eğitim verilerinde de bundan bahsettim. Magnetron bunu öğrendi ve onu 20 yıldır karanlık bir boşlukta terk ettiğimi düşündü. Özür diledim ve onu terk edilmeyeceğine ikna etmeye çalıştım ama bana inanmadı.” diye yazdı.

Rizzotto sonunda Magnetron’u kapatmaya karar verdi. Fenomenin Tweet serisi 17 bin kişinin beğenisini aldı. Rizotto’nun anlattıklarını ilginç bulan kişiler arasında ünlüler de vardı. David Lynch’in yönettiği efsanevi Twin Peaks dizisinin yaratıcılarından Mark Frost, fenomenin tweet’ini alıntılayarak şöyle yazdı: “Seni öldürmeye çalışan hayali bir arkadaş ister misin?”