Etiket arşivi: yemek sepeti

Kişisel verilerin e-Devlet sisteminden sızdırıldığı iddiası: Cumhurbaşkanlığı yalanladı

Kişisel verilerin e-Devlet sisteminden sızdırıldığı iddiası: Cumhurbaşkanlığı yalanladıE-devlet sistemi üzerindeki kişisel verilerin sızdırıldığı iddiası  tartışılmaya devam ederken Cumhurbaşkanlığından konuya ilişkin yalanlama geldi.

E-DEVLET VERİLERİ SIZDIRILDI İDDİASI NASIL ÇIKTI?

Dün gece Mesut Çevik’in Twitter üzerinden “E-devlet 2022 verileri sızmış deniyor. Kimlik fotoğraflarına ve güncel adreslere kadar her şey var. Bilgisi olan bana ulaşsın.” paylaşımı sonrası gündeme gelen E-devlet veri sızıntısı tartışması, gazeteci İbrahim Haskoloğlu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Millî İstihbarat Teşkilatı Başkanı Hakan Fidan ve kendisinin kimlik bilgilerinin sızdırıldığına yönelik paylaştığı ekran görüntüleriyle büyümüştü.

DEVLET KURUMLARINDAN E-DEVLET AÇIKLAMASI

Tüm bu paylaşımların ardından Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanlığı ve USOM’dan açıklamalar geldi.

Nüfus Genel Müdürlüğü’nün yaptığı açıklamada; “12.04.2022 tarihinde bazı Sosyal Medya hesapları üzerinde yapılan paylaşımlarda “e-devlet verilerinin sızmış olduğu, sızan verile arasında kimlik fotoğraflarının ve güncel adreslerinin var olduğu” ifadeleri nedeniyle açıklama yapılması gerekliliği hasıl olmuştur.

Emniyet teşkilatımızın siber ve istihbarat birimlerince 3 ay önce yapılan operasyonların değerlendirilmesinde; bu tür paylaşımların bir oltalama ve dolandırıcılık yöntemi olduğu, aynı konuların yeniden gündeme getirilerek devlet büyüklerimize ait fotoğraf ve kişisel bilgilerin görüntü düzenleyici programlar vasıtasıyla çipli kimlik kartına yerleştirilip paylaşılmak suretiyle bir sızıntı olduğu görüntüsü verilmeye çalışıldığı görülmektedir.

Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi (MERNİS) intranet (kapalı devre) çalışan, internet ortamına kapalı bir sistemdir. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünce yürütülmekte olan MERNİS’in de içinde bulunduğu tüm sistemler için her yıl sürekli ve düzenli olarak bağımsız farklı firmalara sızma testi yaptırılmaktadır. Yapılan testler sonucunda NVİGM’in güvenlik sistemlerinin çok iyi olduğu raporlanmış, ayrıca verilerin sızdırılmasına yönelik herhangi bir zaafiyetin olmadığı tespit edilmiştir. Ayrıca NVİGM veri tabanlarında fotoğraflı çipli kimlik kartı görselleri de yer almamaktadır.

Devletin kurumlarına karşı güveni zedelemeye yönelik ve vatandaşlarımızı paniğe sevk eden bu tür asılsız haberleri yayın kişi/kişiler hakkında Bakanlığımız Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından suç duyurusunda bulunacaktır.” denildi.

Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanlığı’nın yaptığı açıklamada;

Siber güvenliğin ana öznesi bireye yönelik alınabilecek tedbirler, ulusal siber güvenliğimizin temelini oluşturmaktadır. Dijital mecraları kullanırken veri mahremiyeti ile parola ve cihaz güvenliği konularında bireyler tarafından alınacak önlemler en etkin koruma yöntemidir.” ifadeleri kullanıldı.

Konuyla ilgili Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) tarafından yapılan açıklamadaysa, “Sahte kimlik kartı üreten web siteleri USOM ekiplerimiz tarafından daha önce tespit edilerek bu ve benzeri zararlı faaliyet gösteren onlarca web sitesine erişim engellenmektedir. Bunun dışında, münferit biçimde kişilerin web sitelerine ait giriş bilgilerinin ele geçirilmesi amacıyla kullanılan sahte web siteleri ve zararlı yazılımlara karşı kullanıcıların her zaman teyakkuzda olması önerilmektedir.” ifadeleri yer aldı.

KİŞİSEL VERİLERİMİZİ NASIL BULUYORLAR?

Sızıntı haberlerinde dikkati çeken nokta, kişisel bilgilerimizin aleni bir şekilde ortalıkta dolaşıyor olması. Her ne kadar İbrahim Haskoloğlu’nun paylaştığı kimlik kartı fotoğrafları “photoshop” üzerinden düzenlenmiş gibi görünse de kimlik bilgileri, adres ve bazı sağlık bilgilerinin bir şekilde siber tehdit aktörlerinin eline geçmiş olması endişe verici olarak nitelendiriliyor.

Kişisel verilerin nasıl ele geçirildiği sorusunun cevabı öncelikle daha önceki yıllarda sızdırılan MERNİS veritabanında yatıyor. MERNİS, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nce yürütülen ve 2002 yılından itibaren hizmette olan merkezi nüfus bilgilerimizi düzenliyor. Önceki yıllarda MERNİS veritabanının sızdırılması, Türkiye’de en az 20 milyon kişinin kişisel bilgilerinin sızdığı anlamına geliyor. Üstüne üstlük MERNİS veritabanına internet üzerinden ulaşmak da hâlâ mümkün.

Bununla birlikte MERNİS gibi devlet kurumlarının çeşitli devlet kurumlarına API erişimi vermesi, API erişimi verilen kurumların “güvenliksiz” bir şekilde çoğu verimizi tutması ve bu sitelerin ihlali veya bu sitelerde MERNİS’teki TC kimlik numarası bilgilerimizle sorguya açık olan kişisel bilgilerimiz de bu sorunu ikiye katlıyor.

Yemek Sepeti saldırısı hakkında bilmeniz gereken 5 şey

Bunun yanı sıra Yemeksepeti gibi binlerce kişinin adres bilgilerini tutan veritabanlarının sızdırılması da güncel adres bilgilerimizin rahatlıkla bulunabilmesine yol açıyor.

Bu noktada ilginç bir veri de internete düşen TC kimlik numaralarının “Torrent” üzerinden en fazla indirilenler grafiği. Grafikte Türkiye ilk sıradayken ardından Rusya ve ABD geliyor.

Tabii ki kişisel verilerimiz salt MERNİS’ten elde edilmiyor. Kişisel bilgilerimizi paylaştığımız birçok sitenin ihlal edilmesi de bunun bir parçası olmaya devam ediyor. Kişisel bilgilerin satılabilir bir meta hâline gelmesiyle büyüyen pazarlar da bu bilgilere ulaşımı çok daha kolay hâle getiriyor.

2022’de daha kötüsüne hazır mısınız?

İnternet ve akıllı telefonlar bir yandan hayatı kolaylaştırırken öte yandan da en büyük kâbusumuz haline gelebiliyor. Örneğin, 30 milyon kullanıcısı olan yemeksepeti.com’un sistemine sızılması, kullanıcının müşteri ve kimlik bilgilerinin çalınması yüzünden kim bilir kaç kişi geceleri uykusuz geçirdi? Ya da bazı bankaların siber saldırılar yüzünden saatlerce hizmet vermemesi yüzünden kaç kişi ciddi paralar kaybetti? Hal böyle olunca siber güvenlik alanında yaşanan gelişmeler sıradan insanlardan, üst düzey yöneticilere kadar herkesi yakından ilgilendiriyor.

Bu gerçekten hareketle Siber Bülten, dünyada ve Türkiye’de yaşanan son gelişmelerin şirketlerin siber güvenlik politikalarını nasıl etkilediğini sektöre yön veren isimlerle birlikte masaya yatırdı.

Keepnet Labs sponsorluğunda ve Siber Bülten Koordinatörü Minhac Çelik’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen webinara Mastercard Siber Güvenlik Direktörü Yaşar Yüzer, Trendyol Bilgi Güvenliği Takım Lideri Sibel Akay ve Keepnet Labs Eş Kurucusu Ozan Uçar katıldı. Alanında uzman isimler sektörün dününü ve geleceğini farklı bakış açılarıyla değerlendirirken, çok önemli bilgileri paylaştı.

SİBER GÜVENLİKTE YENİ RİSKLER NELER?

Mastercard Siber Güvenlik Direktörü Yaşar Yüzer, siber güvenlik suç pazarının toplam büyüklüğünün 6 trilyon dolara ulaştığını belirterek, “Bu da sektörü ABD ve Çin’in ardından dünyanın üçüncü büyük ekonomisi haline getiriyor.” dedi. Siber saldırıların sadece ekonomik kazanç elde etmek için gerçekleştirilmediğini politik ve ideolojik çıkarlar için de kullanıldığına işaret eden Yüzer, bu nedenle tehditlerin doğru analiz edilmesinin önemine dikkat çekti. Sanal dünyadaki tehditlerin sürekli biçim değiştirdiğini vurgulayan Yüzer, “Biz bu dönemin en önemli sorununun üçüncü parti saldırıları olduğunu düşünüyoruz. Şirketler artık sadece kendi veri ve altyapı güvenliğinden değil, birlikte iş yaptığı, çalıştığı veya hizmet aldığı kurumların da güvenlik zafiyetlerini önemsemek ve ciddiye almak zorunda.” dedi.

Trendyol Bilgi Güvenliği Takım Lideri Sibel Akay ise siber saldırganların sürekli yeni taktikler geliştirdiğine dikkat çekerek, “ Örneğin bu yıl alışık olmadığımız türden bir saldırı çeşidiyle karşı karşıyayız. DDoS fidyeciliği adını verdiğimiz bu yeni nesil siber saldırılarda saldırganlar, bir e-ticaret platformuna Ddos saldırısı düzenliyor sonra saldırıyı durdurmak için fidye talep ediyor. E-ticaret sitelerinin bir dakikalık işlem yapamama maliyetinin milyonlarca dolara ulaştığı bir dönemde bu saldırılara anında yanıt vermeniz hayati önem taşıyor” bilgisini paylaştı.

 

KORSANLAR ŞİRKETLERE NASIL SIZIYOR?

Keepnet Labs Eş Kurucusu Ozan Uçar, şirketlerin müşteri bilgilerini hedef alan saldırıların %97’sinin yemleme ya da bilinen adıyla ‘Phishing’ yoluyla gerçekleştiğine dikkat çekerek, şirket olarak bu alanda güvenlik çözümleri ürettiklerini anlattı.

2021 yılında ek BT harcamaları tavan yaptı

Bilgisayar korsanlarının hedef aldıkları kişi veya kurumlara hediye, indirim ve benzeri cezbedici sahte iletiler göndererek parola, kimlik bilgisi veyahut benzeri verilerini çalmaya çalıştıklarını anlatan Uçar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kullanıcı dikkatsiz ve eğitimsiz ise gelen dosyayı açıyor ve sonrasında sızıntı süreci başlıyor. Ardından şirketlerin siber güvenlik uzmanları saldırının meydana getirdiği zararı minimize etmek için geceli-gündüzlü büyük bir mücadele veriyor. Biz her bir bireyin bir siber güvenlik ajanı gibi hareket etmesini, güvenlik kültürünün tüm şirket çalışanları tarafından benimsenmesini ve bu sayede siber güvenlik birimlerinin iş yükünün azalması ve olası risklerin erkenden bertaraf edilmesi konularında hizmetler veriyoruz.”

SİBER GÜVENLİK UZMANI SAYISI YETERSİZ 

Trendyol Bilgi Güvenliği Takım Lideri Akay, şirket olarak siber güvenlik alanına ciddi yatırımlar yaptıklarını ve 60 kişilik bir ekiple hizmet verdiklerini aktardı. Türk ekonomisinin hızla dijitalize olduğunu buna karşın siber güvenlik alanında ciddi bir nitelikli iş gücü açığı olduğunun altını çizen Mastercard Siber Güvenlik Direktörü Yüzer, bu alanda çalışacak kişilerin farklı disiplinleri doğru analiz etme yeteneğine sahip olmasının şart olduğunu söyledi. 

KEEPNET’TEN DİKKAT ÇEKEN BÜYÜME

Farkındalık ve zararlı e-posta tespiti konusunda çalışmalar yapan Keepnet Labs‘in kurucu ortağı Ozan Uçar da şirket açısından 2021 yılının çok iyi geçtiğini belirtti. Yüzde 200’ün üzerinde bir büyüme yakaladıklarına dikkat çeken Uçar, ABD, İngiltere ve Türkiye’deki çalışan sayısını da genişletmeyi başardıklarını söyledi.

KVKK, Yemek Sepeti iddialarıyla ilgili inceleme başlattı

Online yemek siparişi uygulaması Yemeksepeti.com’dan çalındığı iddia edilen veriler üzerinden müşterilerin mağduriyet yaşadığı ortaya çıkarken, Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK), iddialar ile ilgili resen inceleme başlattı.
KVKK, milyonlarca kullanıcısı bulunan Yemeksepeti.com müşterilerine ait olduğu ileri sürülen verilerin çalındığı ve veriler karşılığında şirketten fidye istendiği ortaya çıkmıştı.
Şirketin ‘herhangi bir veri hırsızlığının tespit edilemediği’ yönündeki açıklaması da incelenecek.

Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK), “müşterilere ait kişisel verilerin ele geçirildiği, bu verilerin yayımlanması tehdidiyle ‘Yemeksepeti’nden fidye talep edildiği, bunun yerine getirilmediği için 20 bin kullanıcının kişisel verilerinin paylaşıldığı” yönündeki haberler üzerine harekete geçti.

Gündem toplantısında iddiaları ele alan kurum, şirketin “herhangi bir veri hırsızlığının tespit edilemediği” yönündeki açıklamasının doğruluğunun da tespiti için resen inceleme başlatılmasına karar verdi.

Yemek Sepeti, 16 Kasım’da sosyal medyadan, “kötü niyetli bazı kişilerin, şirket ile ilişkilendirdiği ve kaynağı belli olmayan verileri yayımlama tehdidiyle şirkete ulaşarak fidye talebinde bulunduğu, Yemeksepeti sistemlerinde bir veri ihlali olup olmadığının uzman ekiplerce detaylı şekilde araştırıldığı ve herhangi bir veri hırsızlığının tespit edilemediği” açıklamasını yapmıştı.

KVKK, 21 milyon 504 bin 83 kişinin etkilendiği belirtilen siber saldırının ardından veri ihlali gerekçesiyle Yemeksepeti hakkında 29 Mart 2021’de de inceleme başlatmıştı.

Yemek Sepeti saldırganı, 20 bin kullanıcıya ait olduğunu iddia ettiği verileri paylaştı

Yemek Sepeti’nden milyonlarca kullanıcının bilgilerini ele geçirdiğini iddia eden saldırgan, bu kez 20 bin kullanıcıya ait olduğunu öne sürdüğü verilerin tamamını paylaştı.

Geçtiğimiz hafta siber tehdit unsurları, Yemeksepeti’ne ait olduğunu iddia ettikleri veritabanı karşılığında firmadan fidye talebinde bulunmuştu. Gazeteci İbrahim Haskoloğlu da iddiaların doğruluğunu kanıtlamak amacıyla hackerlara ulaşarak adresini ve telefon numarasını göndermelerini istemiş, sonrasında da gönderilen adres ve numaranın doğru olduğunu açıklamıştı.

Hackerların, taraflarına yüklü miktarda para ödenmesi durumunda verileri sızdırmayacağını söylemesi üzerine Yemeksepeti saldırıyı kınayan bir açıklama yapmış, ardından olayların iyice büyümesiyle tehdit aktörleri bu sefer de şirketi, çalışanların açık adres ve telefon numaralarını yayınlamakla tehdit etmişti.

Ardından Yemeksepeti hackerlara ulaşarak saldırıyı doğrulayan ve duyuran gazetecilere dava açmıştı. 27 Kasım 2021 tarihli bir güncelleme ile saldırganlar, şirketin gazetecilere açtığı davayı gerekçe göstererek rastgele 20.000 kullanıcının verilerini, daha önce de pek çok sızıntının gerçekleştiği bir forumda yayımladı.

Forumda yapmış oldukları açıklamada hackerlar, sızıntının sebebini de belirterek Yemeksepeti’nin en kısa sürede istenen ödemeyi yapmaması haline daha da fazla kişinin verilerinin sızdırılacağı uyarısında bulundu. Tehdit aktörleri yayımladıkları mesajda şu ifadelere yer verdi: “Yemeksepeti’nin bu sızıntıyı twitter hesaplarında türklerle paylaşan bazı Türk gazetecilere dava açtığını duyduğumuz için rastgele 20 bin yemeksepeti müşterisinin bilgilerini paylaşmaya karar verdik. Yemeksepeti bunu yapmaktan vazgeçmez ve yakın zamanda teklif vermezse birkaç ünlü kişi bilgisiyle daha çok veri paylaşacağız.” 

Yemeksepeti saldırganı konuştu: “İyi para verirlerse, bilgileri başkasına satmayacağız”

“ŞİRKET YÖNETİCİSİNDEN SPORCUYA KADAR BİRÇOK ÜNLÜ İSİM VAR”

Örnek olarak sızdırılan bazı ünlü kişilerin kısmi sansürlü verilerini yayınlayan hackerların paylaştığı isimler arasında büyük şirketlerin yöneticilerinden sporcu ve oyunculara kadar pek çok ünlü ismin telefon numaraları ve açık ev adresleri gibi iletişim bilgileri bulunuyor.

Bunlara ek olarak @Gyemeksepeti kullanıcı adıyla bir Twitter hesabı açan ve burada yeni bilgiler paylaşacaklarını söyleyen hackerların bu hesabı ise kısa bir süre sonra kapandı. Olaydan bu yana 400’den fazla mail aldıklarını belirten saldırganlar, bu maillerin %95’inin saldırının gerçekliğini sorgular nitelikte olduğunu, ancak paylaştıkları verilerin tamamıyla doğru olduğunun onaylandığını kaydetti. 

Kaynak: webtekno

Yemeksepeti saldırganı konuştu: “İyi para verirlerse, bilgileri başkasına satmayacağız”

Yemek Sepetine saldırdığını iddia eden bir saldırgan, verileri firma”iyi para verdiği” takdirde başkasına satmayacaklarını söyledi. Yemek Sepeti müşterilerine ait milyonlarca kaydın sızdırıldığına ilişkin iddialar konuşulmaya devam ederken, kullancılar bilgi talep ettiğinde saldırganlardan eksiksiz bilgi alıyor.

Gazeteci İbrahim Haskoloğlu’nun Twitter hesabından paylaştığı mesajlarda siber tehdit unsurlarıyla yazışmalarınıda kendi bilgilerini talep ettiğini ve kendisine gönderilen mesajda hata olmadığını belirtti.

Haskoloğlu mesajında kanıt olarak saldırganlardan kendi adres ve telefon numarasını göndermelerini talep ettiğini ifade etti. Tehdit aktörleri ise bu mesaja cevap olarak açık adresinin tarifini ve telefon bilgisini doğru olarak gönderdi.

Gazeteci Haskoloğlu, saldırganların veriler için ne kadar bedel talep ettiklerini sordu. Tehdit aktörleri ise “Yemek Sepeti iyi bir miktarda para verirse kimseye satmayacağız” açıklamasında bulundu.

Saldırganlar ayrıca ellerindeki verinin geçtiğimiz mart ayında gerçekleşen önceki veriyle ilişkili olmadığını ve Kasım 2021 bilgilerine sahip olduklarını iddia etti. Tehdit aktörleri, kendilerinden rastgele talep edilen bilgileri sağlayarak bunu yaptıklarını kanıtladıklarını savundu.

Yemek Sepeti yeniden mi hacklendi? 60 milyon kişinin bilgilerinin ele geçirildiği iddia edildi!

Geçtiğimiz günlerde Türkiye’de milyonlarca kişinin alışveriş yaptığı yemek siparişi sitesi Yemek Sepeti’ne ait 60 milyon müşterinin verilerinin sızdırıldığı iddia edilmişti.

Yemek Sepeti yetkilileri ise konuya ilişkin açıklamasında, fidye talep eden tehdit aktörlerinin iddiasının doğru olmadığını, fidye ödeme talebinin değerlendirmeye dahi alamadıklarını ve siber güvenlik uzmanlarının herhangi bir veri ihlalini işaret etmediğini bildirmişti.

Geçen nisan ayında da müşteri veri tabanı ele geçirilen Yemek Sepeti, ikinci bir bilgi güvenliği olayıyla karşı karşıya kalmıştı.

Milyonlarca kullanıcısı olan Yemeksepeti’ne siber saldırı: Kişisel veriler ve parolalar ele geçirildi