Etiket arşivi: yarı iletken

Rusya yaptırımları Türkiye üzerinden mi deldi? : ABD menşeli mikroçipler Rusya’ya tedarik ediliyor

Rusya yaptırımları Türkiye üzerinden mi deldi? : ABD menşeli mikroçipler Rusya’ya tedarik ediliyorRus ordusu donanımları üzerinde yapılan araştırmalar, kullanılan kritik önemdeki yarı iletken ve mikroçiplerin Batı menşeli olduğunu ortaya çıkardı.

CNBC tarafından analiz edilen ticaret verileri ve göstergeler, Moskova’nın Çin, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri gibi aracı ülkeler vasıtasıyla artan sayıda yarı iletken ve diğer gelişmiş Batı teknolojilerini tedarik ettiğini gösteriyor.

“RUSYA, KRİTİK BİLEŞENLERİ BATIDAN İTHAL EDİYOR”

CNBC’nin analiz ettiği ticari veriler, Rusya’nın yaptırımlara rağmen Batı menşeli mikroçip ve yalı iletken teknoloji tedariğinin yükseldiğini ortaya çıkardı.

Yarı iletkenler ve mikroçipler günümüz savaşlarında çok önemli bir rol oynuyor ve insansız hava araçları, telsizler, füzeler ve zırhlı araçlar da dâhil olmak üzere bir dizi ekipmana güç sağlıyor.

Verilere göre Rusya, 2021’de 1,8 milyar dolar olan yarı iletken teknolojilerini 2022’de 2,5 milyar dolar değerinde ithal etti.

Kiev Ekonomi Okulu’na bağlı bir analitik merkez olan KSE Enstitüsü kısa bir süre önce Ukrayna’daki savaş alanında ele geçirilen 58 parça kritik Rus askerî teçhizatını analiz etti ve başta Batılı yarı iletken teknolojileri olmak üzere 1.000’den fazla yabancı bileşen buldu.

Bu bileşenlerin çoğunun ihracat kontrollerine tabi olduğu biliniyor. Ancak CNBC’nin konuştuğu analistlere göre, Çin, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri ve başka yerler üzerinden geçen dolambaçlı ticaret yolları, bu bileşenlerin Rusya’ya girmeye devam ettiği ve ülkenin savaş öncesi stoklarına eklendiği anlamına geliyor.

Rusya’ya çip ambargosu: AMD ve Intel, Rusya’ya satışları askıya aldı

Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü’nde kıdemli araştırmacı ve KSE Enstitüsü’nün raporunun yazarlarından biri olan Elina Ribakova, “Rusya, ordusu için gerekli olan tüm Batı üretimi kritik bileşenleri ithal etmeye devam ediyor.” dedi.

KARANLIK TEDARİK ZİNCİRİ

Tüm ileri teknolojiler Batı’nın Rusya’ya uyguladığı yaptırımlara tabi değil.

Söz konusu birçok ileri teknoloji “çift kullanımlı ürünler” olarak adlandırılırken hem sivil hem de askerî uygulamaları olduğu biliniyor. Bu sebeplerle de hedeflenen ihracat kontrollerinin kapsamı dışında kalıyorlar. Buna bir örnek olarak bir mikroçip hem bir çamaşır makinesinde hem de bir insansız hava aracında kullanılabiliyor.

Yine de bu ürünlerin çoğu, Moskova’ya ve özellikle de ordusuna karşı kapsamlı ticaret yasakları olan Batılı ülkelerden geliyor.

Gıda ve ilaç dışındaki tüm ABD menşeli ürünlerin Rusya ordusuna ulaşması yasak.

KSE’nin çalışmasında, Rus askerî teçhizatında tespit edilen yabancı bileşenlerin üçte ikisinden fazlası merkezi ABD’de bulunan şirketlerden, diğerleri ise Japonya ve Almanya gibi Ukrayna’nın müttefiklerinden geldiği belirtiliyor.

Öte yandan Royal United Services Institute tarafından yapılan bir araştırmada Rus ordusunun, seyir füzeleri, iletişim sistemleri ve elektronik harp kompleksleri de dâhil olmak üzere en modern 27 askerî sisteminde 450’den fazla farklı türde yabancı yapım parça kullandığı belirtildi.

Bu parçaların çoğunun ABD ordusu için mikroelektronik üreten tanınmış ABD şirketleri tarafından üretildiği biliniyor.

Bu tür teknolojilerin yaygınlığı ve geniş kapsamlı uygulamaları, küresel tedarik zincirleriyle iç içe geçmelerine ve dolayısıyla denetlenmelerinin zorlaşmasına neden oluyor.

Rusya’ya yönelik yaptırımlar büyük ölçüde Ukrayna’nın Batılı müttefikleriyle sınırlı. Pek çok ülke Rusya ile ticaret yapmaya devam ediyor.

RUSYA-ÇİN TİCARETİNDE ARTIŞ

Söz konusu ticaret akışları karmaşık olabiliyor. Tipik olarak bir sevkiyat, sonunda Rusya’ya satılabileceği tarafsız bir aracı ülkeye ulaşmadan önce, genellikle yasal işletmeler aracılığıyla birkaç kez satılabiliyor.

Veriler, Çin’in Rusya’ya en fazla mikroçip ve önemli savaş malzemelerinde bulunan diğer teknolojileri ihraç eden ülke olduğunu gösteriyor.

Hong Kong da dâhil olmak üzere Çin’den gelen satıcılar, 2022’nin dördüncü çeyreğinde Rusya’nın toplam yarı iletken ithalatının %87’sinden fazlasını oluştururken, bu oran 2021’in 4. çeyreğinde %33 olarak göze çarpıyor.

Bu malların yarısından fazlası (%55) Çin’de üretilmemesine rağmen Çin ve Hong Kong merkezli aracılar vasıtasıyla Rusya’ya gönderilmiş görünüyor.

Ukrayna Ekonomik Güvenlik Konseyi Danışmanı Olena Yurçenko, “Bu bir sürpriz olarak algılanmamalı çünkü Çin gerçekten de Rusya’nın ekonomik olarak izole olduğu gerçeğinden kâr ve kazanç elde etmeye ve birikim yapmaya çalışıyor.” ifadelerini kullandı.

Çin’in ticaret departmanı bulgularla ilgili yorum talebine yanıt vermediği gibi Rus hükûmeti de yorum talebine yanıt vermedi.

RUSYA, ORTA ASYA VE ORTA DOĞU İLE İTHALATI ARTIRDI

Bu arada Moskova, ulusal ticaret verilerine göre Kafkasya, Orta Asya ve Orta Doğu’daki aracı ülkelerden yaptığı ithalatı da arttırdı.

Örneğin Gürcistan, Ermenistan ve Kırgızistan’dan Rusya’ya yapılan ihracat 2022 yılında artış gösterdi ve bu artışta araç, uçak ve gemiler önemli bir paya sahip oldu. Aynı zamanda, Avrupa Birliği ve Birleşik Krallık’ın bu ülkelere ihracatı artarken, Rusya ile doğrudan ticaretleri düştü.

Analist Bendett, “Bu ülkelerin birçoğu, özellikle de Gürcistan gibi Rusya’ya sınırı olan ülkeler ve Rusya Federasyonu ile çok önemli bir ticaret dengesine sahip olan Orta Asya’daki ülkeler, Rusya ile belirli ticaret türlerini kesemezler.” yorumunu yaptı.

Gürcistan, Ermenistan ve Kırgızistan hükümetleri CNBC’nin ticaretteki artışla ilgili yorum talebine yanıt vermedi.

“YAPTIRIMLAR TÜRKİYE GİBİ ÜLKELERDE İŞE YARAMAYABİLİR”

Gelişen ticaret akışları, Batılı müttefiklerin ya daha fazla ülkenin yaptırımlara katılması ya da Rusya’nın askerî gücünü engellemek amacıyla bu ülkelerde faaliyet gösteren belirli kuruluşlara ikincil yaptırımlar uygulanması çağrılarına yol açtı.

Haziran 2023’te Avrupa Birliği, Rusya için aracı olarak hareket eden belirli üçüncü ülkelere yaptırım uygulanan belirli mal ve teknolojilerin “satışını, tedarikini, transferini veya ihracatını” kısıtlamak için bir yaptırımların çevresinden dolaşmayı engellemek amacıyla bir yaptırım paketini onayladı.

Paket ayrıca Çin, Birleşik Arap Emirlikleri ve Ermenistan’ı kapsayan ülkelerdeki 87 yeni şirketi Rus ordusunu doğrudan destekleyenler listesine ekledi ve Ukrayna’daki Rus askerî teçhizatında bulunan 15 teknolojik ürünün ihracatını kısıtladı.

AB tarafından yapılan açıklamada, “Biz bu ülkelerin kendilerine yaptırım uygulamıyoruz. Yaptığımız şey zaten yaptırım uygulanan ve Rusya’ya ulaşmaması gereken bir ürünün üçüncü bir ülke üzerinden Rusya’ya ulaşmasını engellemek” ifadeleri kullanıldı.

Yurçenko’nun ise bu yaptırım ve neticelerine karşı çeşitli şüpheleri var.

Yurçenko, “Yaptırımlar Avrupa Birliği ya da Amerika Birleşik Devletleri için büyük ticaret ortakları olmayan Ermenistan ya da Gürcistan’a karşı işe yarayabilir. Ancak söz konusu örneğin Çin ya da Türkiye olduğunda, bu pek olası bir senaryo değil.” yorumunu yaptı.

Teknoloji dünyasını sarsan çip krizi uzun yıllar sürebilir

Piyasadaki yarı iletkenlerin sayısındaki düşüş, arabalardan oyuncaklara kadar her şeyin üretimini aksattı. Üretimin artırılmasına yönelik planlar yapılıyor olsa da bunun uzun yıllar süreceği düşünülüyor. 

Yılın en önemli teknolojisi Mark Zuckerberg’in Metaverse’i, Jack Dorsey’in blockchain’i ya da Elon Musk’un dans eden robotu değil. Teknolojinin parlayan yıldızı, aynı zamanda teknoloji endüstrisinde on yıllardır ilerlemeyi teşvik eden şey. Makinelerin bilgi üzerinde her yıl daha hızlı ve daha verimli bir şekilde değişiklik ve manipülasyon yapmasına izin veren bir teknolojiden bahsediyoruz. Yani silikon çiplerden.

Web, sosyal medya ve uygulamalar ön plana çıktıkça yarı iletkenlerin önemi son dönemde azalmış gibi görülebilir. Silikon Vadisi, Intel’in en yeni çipinden ziyade Google’ın arama motoru, Amazon’un e-ticaret imparatorluğu veya Facebook’un FOMO’su ile eş anlamlı olarak kullanılıyor. Ancak geçen yıl, çiplerin aslında her zamankinden daha önemli olduğuna dair birçok bulgu ortaya kondu

ÇİP YETERSİZLİĞİ  BİRÇOK ŞEYİN ÜRETİMİNİ DURAKSATTI

Pandemi ve jeopolitik gerilimlerle birlikte yeni müşterilerden gelen çip taleplerinin artması, 2021’de hem basit hem de gelişmiş bilgisayar işlemcilerinin arzı üzerinde olağanüstü bir baskı yarattı ve bu da otomobillerden oyun konsollarına kadar her şeyin üretiminde sıkıntıya neden oldu. Gelişmiş silikon üretimi üzerindeki kontrol, dünyanın iki baskın süper gücü arasındaki rekabeti ve çatışmayı şekillendiriyor. Ve birçok hükümet, üretim kabiliyetlerini güçlendirmek için büyük meblağlar dökmeye hazırlanıyor.

Özel çip tasarımları, yapay zeka, sürücüsüz otomobiller ve 5G gibi gelişmekte olan alanlar için hayati önem taşıyor. Bu özel mimarilerin genel amaçlı çiplerden ziyade, inovasyonun gidişatını şekillendirmeye yardımcı olacağı düşünülüyor.

MIT’de ileri mikroelektronik üzerine dersler veren Profesör Jésus del Alamo,” Silikon çipte gerçekten  mütevazi olarak düşünülebilecek bir gidişat yok” diyor ve ekliyor: “Her şeyin kalbindeler ve topluma inanılmaz faydaları olan çok değerli yerlerde çok kritik şeyler yapıyorlar.”

Beyaz Saray, çip sorunu için yeni şeffaflık yasası çıkaracak

Del Alamo, çiplerin artık şaşırtıcı bir ürün yelpazesinde yer aldığını, mutfak aletlerini, endüstriyel cihazları ve hatta ampul gibi sıradan nesneleri dahi bağlı ve programlanabilir hale getirdiğini belirtiyor.

PANDEMİ ÇİPLERİN HAYATİ ÖNEMİNİ ORTAYA KOYDU

Pandemi, çiplerin ekonomi için nasıl da hayati öneme sahip olmaya başladığını hızlı bir şekilde ortaya koydu. Otomobil üreticileri 2020’nin başlarında fabrikaları kapattıklarında, ekonomik yavaşlama beklentisiyle, motorlarda, güvenlik sistemlerinde ve bilgi-eğlence ekranlarında giderek daha fazla ihtiyaç duyulan düşük maliyetli çip siparişlerini iptal ettiler. 

Gazla çalışan bir otomobilde bile şu anda 100’den fazla çip bulunurken, en yeni model elektrikli araçlarda bu sayı binden fazla olabiliyor. Otomobil satışları beklenmedik bir şekilde artınca, üreticilerin yeterli çipinin olmadığı anlaşıldı ve üretimi durdurmak zorunda kaldılar. Bu da birçok ülkede ekonomiyi zora soktu. 

Endüstriyel robotlardan tıbbi cihazlara kadar her şeyin bilgisayarlaştırılması, çip eksikliğinin oldukça yoğun bir şekilde hissedildiği anlamına geliyordu. Bu arada, yeni çip tesisleri inşa etmenin yüksek maliyeti ve endüstrinin döngüsel doğası, ekonomideki durgunluğun devam etmesine yol açtı. Elektronik teknolojisindeki gelişmeleri takip eden araştırma firması Gartner’ın Başkan Yardımcısı Gaurav Gupta,” Şirketler artık yarı iletkenlerin alaka düzeyini fark ediyor” diyor ve ekliyor:  “Artık herkes yarı iletkenlerin tedarikine odaklanmalı ve buna göre strateji geliştirmeli.” 

ÇİP KRİZİ ABD-ÇİN GERGİNLİĞİNİ TETİKLEDİ

Çip krizi, ABD ve Çin arasındaki gerginlikle daha da şiddetlendi. Trump yönetimi, hükümetle yakın ilişkili olmakla veya Sincan eyaletindeki Müslümanlara yönelik insan hakları ihlallerine yardım etmekle suçlanan Çinli şirketlere en gelişmiş bilgisayar çiplerinin satışını yasaklamıştı.

Biden yönetiminin devam ettirdiği bu yasak, çiplerin giderek ekonomik ve askeri rekabetin anahtarı olarak görülen yapay zekâ, 5G ve robotik gibi alanlarda ilerleme için çok önemli olduğunun bilincini de yansıtıyor. Çin’in kendisi için en gelişmiş çipleri üretme kapasitesine sahip olmaması nedeniyle, bir zamanlar akıllı telefon satışlarında dünyaya liderlik eden Huawei gibi önde gelen teknoloji şirketleri, işlerinin bir kısmının aksamaya başladığını fark etti. Bazı Çinli firmaların yasak beklentisiyle çip stokladıkları bildirildi.

Gelişmiş çip üretiminin önemi, daha az bilinen bazı şirketleri jeopolitik kavgaya sürükledi. Hollandalı ASML firması, mini boyutlu özellikleri silikon çiplere eklemek için gereken 150 milyon dolarlık aşırı ultraviyole litografi makinelerinin dünyadaki tek üreticisi konumunda. ABD ASML’nin de Çin’e ihracat yapmasını engelleyerek ülkenin yerli çip endüstrisini etkin bir şekilde engellemiş oldu.

Ancak Washington’un çip oyunu Amerika’nın zayıf yönlerini yansıtıyor. Son yıllarda, atom ölçeğinde özelliklere sahip en hızlı ve en verimli çipleri üretmek inanılmaz derecede karmaşık ve pahalı hale geldi. Şu anda dünyada sadece üç şirket en gelişmiş bileşenleri üretebiliyor. Bunlar,  Tayvan’lı TSMC, Güney Kore’li Samsung ve ABD’li Intel. Ancak Intel, TSMC ve Samsung’un gerisinde kalmış durumda ve bir endüstri grubu olan Semiconductor Industry Association’a (SIA) göre, ABD’nin küresel çip üretimindeki payı bu yıl yüzde 12’den 1990’da yüzde 37’ye geriledi.

Tayvan’ın pandemiyi hackleyen Dijital Bakanı: Audrey Tang

Haziran ayında ABD Senatosu, ABD yarı iletken endüstrisini canlandırmayı amaçlayan 52 milyar dolarlık bir tasarıyı onayladı. ABD’li çip şirketleri tarafından desteklenen SIA’nın CEO’su John Neuffer, paranın ABD’nin avantajı yeniden ele geçirmesine yardımcı olacağını ve aynı zamanda otomotiv endüstrisi için daha az gelişmiş çiplerin sağlam bir şekilde tedarik edilmesini sağlayacağını söyledi. Neuffer, mevcut eğilimler karşısında “Hareketsizlik bir seçenek değil. Her şeyin kalbindeler ve topluma inanılmaz faydaları olan çok değerli yerlerde çok kritik şeyler yapıyorlar.” ifadelerini kullandı.

Diğer ülkelerin çip endüstrilerini desteklemek için benzer şekilde yatırım yapmaları muhtemel olarak görülüyor. Güney Kore, üretimini güncellemek ve genişletmek için önümüzdeki üç yıl içinde 55 milyar dolardan fazla yatırım yapacağını söyledi. Avrupa Birliği ülkeleri 25 milyar ila 35 milyar dolar arasında yatırım yapmayı planlıyor ve 2030 yılına kadar küresel çip üretiminin yüzde 20’sini kapmak amacıyla vergi ve diğer teşvikleri uygulamaya koyacaklar. Çin hükümeti, çip üretiminin kendi kendine yetecek seviyeye ulaşması için önümüzdeki 10 yıl içinde 150 milyar dolar harcayacağının sinyalini verdi.