Etiket arşivi: twitter

Trump destekçilerinin sosyal ağı radikal grupların propaganda alanına döndü

Trump destekçilerinin sosyal ağı radikal grupların propaganda alanına döndüABD’nin eski başkanı Donald Trump’ın beyin takımı tarafından kurulan GETTR isimli platform, kısa sürede kafa kesme videoları ve aşırılık yanlısı içeriklerle doldu.

Sanal âlemde yakın zamanda gerçekleşen bir olay, belli bir grubun propagandasını yapmak için kurulan platformların tam tersi görüşteki kişilerin hedeflerine hizmet edebileceğini gösterdi. Trump yanlısı sosyal ağ GETTR, açılmasının üzerinden sadece birkaç hafta geçmesinin ardından IŞİD destekçileri tarafından yayılan terör propagandasıyla dolup taştı.

Eski Başkan Donald Trump’ın beyin takımı tarafından bir ay önce kurulan sosyal ağda kafa kesme videoları ve Batı’ya karşı şiddeti teşvik eden fotoğraf ve videolar dikkat çekiyor. Bunlar içinde bir örgüt militanının Trump’ı Guantanamo Körfezi’nde kullanılanlara benzer turuncu tulum içinde idam ettiğini gösteren bir görsel öne çıkıyor.

Trump ve destekçileri, ünlü Kongre binası baskınının ardından Twitter ve Facebook gibi ana akım sosyal medya platformlarında yer alamamaları üzerine harekete geçerek GETTR isimli bir platform kurmuştu. Trump’ın beyin takımı, maruz kaldıkları yasakların da etkisiyle GETTR için düşünce özgürlüğü vurgusu yaptılar.

IŞİD DURUMU FIRSATA ÇEVİRDİ

Ana akım sosyal medya platformlarınca engellenmek istenen ve sürekli propagandalarını kitlelere ulaştırmak için yeni mecralar deneyen terör örgütü IŞİD ise, bu durumu avantaja çevirmekte gecikmedi. Yüzlerce örgüt destekçisi hesap propaganda nitelikli çok sayıda içeriği platformda paylaştı.

ABD, dezenformasyon yaptığı için İran destekli web sitelerine el koydu

Birbirlerini GETTR’e davet ettikleri görülen örgüt militanlarından birinin “Şu ifade özgürlüğü de ne güzel bir şeymiş.” şeklinde alaycı ifadeler kullandığı görüldü. Buna karşılık, GETTR yetkililerinin bir süre sonra bazı terör yanlısı paylaşımları sildikleri ortaya çıktı.

Yaşanan ikilem ifade özgürlüğüyle terör propagandasını engelleme arasındaki hassas dengeyi de bir kez daha gündeme getirdi.

Apple’dan mahremiyet yanıtı: Çocuk istismarı mücadelesini hükümetler yönlendirmeyecek

Apple, çocuk istismarıyla savaşta görsellerin tespitine imkan veren teknolojinin hükümetlerce manipüle edileceğine ilişkin eleştirilere yanıt verdi.

Geçen hafta duyurulan ve iCloud’a yüklenecek tüm fotoğrafları gözden geçirecek yazılım, bunun özel hayatın gizliliğine müdahale anlamına geldiğini düşünen pek çok kişinin tepkisine neden olmuştu.

Aralarında ABD’nin ülke dışındaki gizli dinleme ve izleme faaliyetleriyle ilgili bilgileri kamuoyuna sızdıran Edward Snowden’ın da bulunduğu 5 bini aşkın kişi ve kuruluş, açık mektup yayımlayarak bunun özellikle otoriter yönetimlerin vatandaşlarını gizlice takip edebilmesi için bir kapı açacağını söylemişti.

 

WhatsApp CEO’su Will Cathcart da cuma yazdığı uzunca tweet dizisinde şöyle demişti: Bence bu yanlış bir yaklaşım ve dünyanın her yerinde insanların özel hayatının gizliliği açısından bir ihlal. İnsanlar bu sistemi WhatsApp’ta kabul edip etmeyeceğimizi sordu. Cevap, hayır.

Kendi internet sitesindeki “Sıkça Sorulan Sorular” kısmında bu eleştirilere yanıt veren Apple, şu ifadeleri kullandı: Açık olmak gerekirse bu teknoloji, iCloud’a yüklenmiş çocukların cinsel istismarının yer aldığı görüntüleri tespit etmekle sınırlı. Bu sınırın herhangi bir hükümetin talebiyle genişletilmesine rıza göstermeyeceğiz.

GÖRSEL TARAMA SİSTEMİ NASIL İŞLİYOR?

Kolluk kuvvetlerinde, bilinen çocuk cinsel istismarı görüntülerinin sayısal kodlara dönüştürüldüğü arşivler var. Bu kodlarla herhangi bir fotoğrafın o arşivdeki görüntülerle eşleşip eşleşmediği anlaşılabiliyor.

Apple da NeuralHash adındaki benzer bir arşiv sistemini kullanarak iPhone’lardaki muhtemel çocuk istismarı fotoğraflarını yakalamayı planlıyor. Bir kullanıcı Apple’ın depolama servisi iCloud’a fotoğraf yüklediği an, o fotoğraf da kodlara dönüştürülerek arşivdekilerle karşılaştırılacak.

Apple çocuk istismarını görselleri tarayarak belirleyecek

Şirketin iddiasına göre, sistem trilyonda bir hata payıyla çalışıyor.

Teknoloji devi, iCloud’a fotoğraf yüklemeyenlerin bu denetimden muaf olacağını öne sürse de Dr. Nadim Kobeissi gibi siber güvenlik uzmanları bu argümanı basit buluyor: 2021’de insanlara iCloud Fotoğrafları’nı kullanma demek gerçekçi değil ve Apple da bunu biliyor. Herkes iCloud Fotoğrafları’na bağlı. Sadece senkronizasyona değil, aynı zamanda da yıllar boyunca çekilmiş önemli fotoğrafları saklamak için yedeklemeye de yarıyor.

Kaynak: Independent Türkçe

Twitter dezenformasyon savaşında AP ve Reuters’dan destek alacak

Sosyal medya platformu Twitter, gerçek dışı ve yanıltıcı içerikle mücadele amacıyla habercilik kuruluşları Associated Press ve Reuters ile çalışacak.

Söz konusu birlikteliğin Twitter’ın son zamanlarda dezenformasyonla mücadele kapsamında pilot uygulamasına başladığı Birdwatch’ın kalitesini de artıracağı düşünülüyor.

KÜRASYON EKİBİ İLE HAREKET EDİLECEK

Twitter’da top trende giren ve keşfet sayfasında karşımıza çıkan içeriklere ekstra bilgi eklemek, anahtar kelime ve hashtag aramalarında arama sonuçlarının nasıl listeleneceğine karar vermek, yüksek kalitedeki içerikleri önceliklendirmek ve pandemi gibi acil durumlarda keşfet sekmesinde görünen içeriklere müdahale etmek gibi çeşitli görev ve sorumluluklara sahip olan Twitter’ın Kürasyon ekibi, AP ve Reuters ile hareket ederek Twitter’da paylaşılan gönderilere doğru bilgilerin eklenme sürecini hızlandıracak.

Kürasyon ekibi, AP ve Reuters desteğiyle, platformdaki dezenformasyon gönderilerini kısa süre içerisinde kaldırmaya çalışacak. 

AP ve Reuters’ın destekleriyle Twitter’ın dezenformasyonla mücadele kapsamında geliştirdiği yeni araç Birdwatch’ın kalitesinin de artacağı düşünülüyor.

Twitter’ın teyit sitesi olacak Birdwatch da bu vesileyle AP ve Reuters’tan destek alacak. Söz konusu uygulama henüz ABD’de sınırlı kişilerce deneniyor olsa da Birdwatch üyeleri, Twitter’da paylaşılan gönderilerin değerlendirmesini AP ve Reuters tarafından iletilen geri bildirimler sayesinde gerçekleştirebilecek.

EDAM raporu: Tükiye’de veri doğrulama platformları ne durumda?

BIRDWATCH NEDİR?

Twitter kullanıcılarının yanlış bilgi içerdiğini düşündükleri paylaşımlarla ilgili ek bilgi ve belge sunma imkanı veren Birdwatch, “topluluk odaklı” teyit sitesi işlevi görecek. Söz konusu paylaşımlar Twitter yerine Birdwatch adlı sitede kullanıcılara sunulmasının yanında, içeriğe puan da verilebilecek.

Birdwatch’a katkıda bulunanlar arasına girmek için Twitter’a doğrulanmış bir telefon numarası ya da e-postası ile kayıtlı olmak, iki aşamalı kimlik doğrulamasını yapmış olmak ve yakın zamanda Twitter kurallarını ihlâl etmemiş olmak gerekiyor.

Bununla birlikte dezenformasyonu engellemek adına bir nevi teyit sitesi gibi çalışacak olan Birdwatch, “topluluk odaklı” yaklaşımı nedeniyle eleştirilerin hedefi olmaya devam ediyor.

Teknoloji devleri dijital haklarda yine sınıfta kaldı

Dünyanın ‘en güçlü’ internet ve telekomünikasyon şirketlerini kullanıcılarının dijital haklarını koruma potansiyeline göre sıralayan “Ranking Digital Rights” projesinin 2020 raporuna göre teknoloji devleri özel yaşamın, kişisel verilerin ve dijital hakların korunması noktasında hala istenilen düzeyde değil.

2015 yılından beri yayımlanan RDR Endeksi geçtiğimiz yıl, dünyanın en güçlü 26 internet, akıllı cep telefonu ve telekomünikasyon şirketini mercek altına almış.

İnternet kullanıcılarının kişisel verilerinin nasıl toplandığı, nasıl korunduğu ve nasıl kullanıldığı konusunda önemli ölçüde bilgi sağlayan endekse göre teknoloji devleri bu konularda kayda değer ilerleme sağlamalarına rağmen, küresel internet hala şeffaflık ve hesap verebilirlik noktasında bir krizle karşı karşıya. 

26 TEKNOLOJİ DEVİ MERCEK ALTINA ALINDI

RDR 2020 Endeksi, toplamda 11 trilyon dolardan fazla piyasa değerine sahip dünyanın en büyük 26 dijital platform ve telekomünikasyon şirketinin çalışmalarını ve politikalarını değerlendirdi. Bu şirketlerin ürünleri ve hizmetleri, dünyadaki 4,6 milyar internet kullanıcısının çoğunluğunu etkiliyor.

TEORİDE İLERLEME VAR PRATİKTE YERİNDE SAYIYORLAR

Raporda, dijital platformlar ve telekomünikasyon hizmetlerinin kullanıcılarının kişisel bilgilerinin korunması noktasında teoride ilerleme kaydetse de pratikte arzu edilen düzeye ulaşamadığı belirtildi. Örneğin, Rusya merkezli Yandex ve Güney Afrika merkezli telekomünikasyon şirketi MTN, ilk kez şeffaflık raporları yayımlarken ABD’li Apple ve Güney Kore’li Kakao da birkaç ilke imza attı. Apple, ilk kez ifade özgürlüğü hakkına saygı gösterme taahhüdünü veren bir insan hakları politikası yayınladı, Kakao ise mahremiyet hakkına saygı gösterme konusundaki ilk taahhüdünü verdi. 

AMAZON DİJİTAL PLATFORMLAR ARASINDA SONUNCU OLDU

Bununla birlikte, kişisel verilerimizin kullanılması üzerinde çok büyük bir etkiye sahip olan şirketlerin hala şeffaflık ve hesap verebilirlikten yoksun olduğu görülüyor. 2020 Endeksi ilk kez Alibaba ve Amazon’u da içerdi. Bu iki şirketin büyüklüğü ve gücü göz önüne alındığında, sonuçlar özellikle hayal kırıklığı yarattı. Zira Amazon, RDR Endeksindeki dijital platformlar arasında sonuncu olurken Alibaba da Amazon kadar olmasa da oldukça olumsuz bir portre çizdi. E-ticaret devi Amazon kullanıcıların hakları ve veri saklama politikaları noktasında düşük düzeyde sergilediği şeffaflık ve sorumluluk nedeniyle sınıfta kaldı. 

Türkiye WhatsApp’ın gizlilik politikası itirazını reddetti

Beşincisi yayınlanan RDR Endeksinde ilk kez metodoloji, algoritmaların kullanımı ve hedefli reklamcılık ile ilgili şirket açıklamaları da incelendi. Dünyanın dört bir yanından gelen diğer uzmanlar arasında, SHARE Vakfı’ndan Olivia Solis Villaverde ve Bojan Perkov bu yılki raporun hazırlanmasına katıldı.

TWITTER NİSPETEN DAHA ŞEFFAF 

2020 RDR Endeksi, içerik kuralları ve sansür konusundaki nispeten güçlü şeffaflığı nedeniyle Twitter’ın dijital platformlar arasında ilk sırada yer aldığını gösteriyor. Güçlü insan hakları güvenceleri dolayısıyla İspanyol Telefónica da, dijital platformlar da dahil olmak üzere tüm derecelendirilmiş şirketler arasında en üst sırada yer aldı.

Değerlendirilen tüm şirketler arasında, Katarlı Telco Ooredoo, insan haklarına saygıyı garanti etmeye yönelik yönetim süreçleri hakkında diğer telekomünikasyon şirketlerinden daha az miktarda bilgi açıkladığı için telekomünikasyon şirketleri arasında en düşük sırada yer aldı. 

Twitter başlıklarını o kadar ciddiye almayın: Türkiye’deki trendlerin yarısı sahte çıktı

İsviçre’de yapılan araştırma Twitter üzerinde trend olan başlıkları çok ciddiye almamamız gerektiğini gösterdi.
Çalışmaya göre Türkiye’deki Twitter trend konularının yarısı sahte ve Twitter’ın Trendler algoritmasındaki güvenlik açığı nedeniyle birçok trend, sahte hesaplar tarafından oluşturuluyor.

‘Twitter Trending Topics’ için kullanılan algoritmadaki açık EPFL’in (École Polytechnique Fédérale de Lausanne) bilgisayar laboratuvarlarında yapılan araştırmalar sırasında bulundu. Buna göre algoritma silinmiş mesajları hesaba katmıyor.

Otomatik sahte hesaplar (BOT) bu şekilde aynı başlığı kullanarak çok sayıda ileti atıyor ve bu mesajları hızlı şekilde siliyor. Tivitlerin silinmiş olması ise konuya ilişkin paylaşılmış olan mesaj sayısını etkilemiyor.

Bunun için sadece sahte hesaplar değil, gerçek kişilere ait hacklenmiş hesaplar da kullanılıyor ve atılan tivitler hemen silinmiş olduğu için kullanıcı kötü niyetli bu aktiviteyi fark etmiyor.

TRENDLER BÜYÜK ÖLÇÜDE MANİPÜLE EDİLİYOR

Araştırma ekibinden Tuğrulcan Elmas şu değerlendirmelerde bulundu:

“Türkiye’deki yerel trendlerin yüzde 47’sinin ve küresel trendlerin yüzde 20’sinin sahte olduğunu ve botlar tarafından sıfırdan oluşturulmuş olduğunu tespit ettik. Haziran 2015 ile Eylül 2019 arasında, tek bir raporda bildirilen en büyük bot veri seti olan 108 bin bot hesabı ortaya çıkardık. Araştırmamız, Twitter Trendlerinin bu ölçekte maniple edildiğini ortaya çıkaran ilk araştırma oldu.”

Keşfedilen sahte trendler arasında kimlik avı uygulamaları, kumar promosyonları, dezenformasyon kampanyaları, siyasi sloganlar, belli kesimlere karşı nefret söylemi ve hatta evlilik teklifleri yer alıyor.

Savcılardan Facebook ve Twitter’a aşı uyarısı: Dezenformasyona karşı daha çok çaba göstermelisiniz

Araştırma ekibinin bir diğer üyesi olan Rebekah Overdorf da bu türden manipülasyonların ciddi sonuçları olduğunu çünkü Twitter Trendlerinin etkili olduğunun bilindiğini belirterek şunları kaydetti:

“Medya kuruluşları, insanların ne hakkında konuştuğunu temsil eden bir veri olarak trendler hakkında kamuoyuna rapor veriyor, ancak ne yazık ki, bu, manipüle edilmiş bir temsiliyet. Kamuoyunun gerçekte ne konuştuğuna dair gerçekler çarpıtılmış oluyor. Örneğin, Trends’e suni olarak gönderildiğini saptadığımız manipüle edilmiş etiketlerden biri, #SuriyelilerDefolsun oldu. Bunun daha sonra çeşitli haber siteleri, sosyal medya platformları ve akademik yazılar tarafından gerçek gibi ciddiye alındığını gördük. Oysa tamamen uydurmaydı.”

Araştırmacılar, Trends algoritmasındaki güvenlik açığını kabul eden Twitter şirketi ile iki kez iletişime geçti. İlk iletişim sonrası Twitter herhangi bir değişiklik yapmamış ve ikinci kez iletişim kurulduğunda ise araştırmacıların e-postalarına yanıt verilmemiş.

Overdorf ayrıca sorunun çözülmediğini vurgulayarak “Hala bariz spam eğilimlerinin meydana geldiğini görüyoruz. Algoritmadaki güvenlik açığı düzeltilene kadar, aynı saldırı metodolojisiyle sahte trendler yaratmaya devam edileceği açık.” diye konuştu.

Kaynak: Euronews