Etiket arşivi: siber harp akademisi

Yeni sızan NSA belgesi İran-ABD siber savaşını ortaya koydu   

iran cyber

Geçtiğimi Pazar günü ortaya çıkan gizli NSA belgesi, ABD ve İran arasında her geçen gün kızışan siber savaşı gözler önüne serdi. İki ülkenin birbirlerine karşı geliştirdikleri siber silahları özellikle casusluk ve sabotaj için kullandıkları ortaya çıktı. Gizli belgede ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile İranlı muadlilinin Cenevre’de katıldıkları nükleer müzakereler sırasında da devam ettiğini gösterdi.

Nisan 2013 tarihli belgede dönemin NSA Başkanı Keith Alexander, İran içerisindeki networklere yönelik bir sene önce başlatılan siber casusluk faaliyetlerinin Tahran yönetimi tarafından fark edildiğini ifade ediyor.

Belgelerde ABD ve İngiltere’nin casusluk operasyonlarında nasıl işbirliği yaptığına dair detaylarda yer alıyor. Stuxnet saldırısının ortaya çıkmasının ardından, Washington ve Londra İran’ın ‘bu iki ülke tarafından İran’a karşı kullanıla diğer bilgisayar ağı istismar araçlarını’ fark etmemesi için ortak çalışma başlatmış. Konuyla ilgili yayınlanan gizli dökümanda İran’da hangi ağların hedef alındığna dair bilgi bulunmuyor. Fakat bu belge ile ABD’nin İran’ın nükleer alt yapısına karşı siber casusluk operasyonu içerisinde olduğu ilk kez teyit edilmiş oluyor.

İran’ın ABD’yi hedef alan saldırılarına da yer verilen belgelerde, Ağustos 2012 (Saudi Aramco saldırısı ile aynı tarihlerde) başlayan ve Amerikan bankalarındaki ses ve bilgisayar iletişimine müdahale içeren 3 saldırı serisi hakkında bilgi veriliyor. İran’ın nükleer programına karşı atılan adımlaran intikamı olarak gösterilen saldırılardan Tahran Yönetiminde bulunan üst düzey yetkililerin haberi olduğu ifade edildi. Belgelerde bu saldırıların ardından İran’ın gelişen siber kapasitesinin ABD’li resmi yetkililer için alarm veren bir durum haline geldiği de dikkat çekiyor.

Emekli olduktan sonra kendi şirketini kuran Keith Alexander’ın verdiği brifingi içeren belgede, ABD’nin İran’a karşı konvansiyonel ve siber araçların içerisinde yer aldığı bir siber çatışmaya karşı her an hazır durumda olması gerektiği belirtiliyor. Böyle bir durum için Beyaz Saray’ın her an güncel bilgilerle beslenmesi gerekliliğinin altı çiziliyor. Uzmanlar böyle bir bilgi akışının ancak İran’ın sistemlerine yerleştirilmiş casus yazılımlar ile sağlanabileceği yorumunu yaptı.

Belgede ortaya çıkan başka bir bilgi de ABD’nin, İsrail ile işbirliği konusundaki tedirgin tavrı. İngiltere ile İran tehdidine karşı birlikte hareket eden ABD, İngiltere’nin içerisinde İsrail’in de olduğu üçlü bir işbirliğine karşı çıkmış.

KAYNAK: New York Times

 

Siber güvenlik dersi açacağız. Ama nasıl?

 

Siber güvenliği sosyal bilimler açısından ele alan akademik çalışmalar dünyada artarken Türkiye’de henüz yeterli seviyeye ulaşamadı. Hala Türkçe yayın sayısı bir elin parmağını geçmediği gibi, ülkemizdeki akademisyenlerin bu konuda uluslararası yayın yapması da henüz olağan bir olay haline gelmedi.

Çeşitli üniversitelerde siber güvenlikle alakalı konularda yüksek lisans ve doktora tezleri yazılıyor fakat bu çalışmalar bireysel girişimler ve insiyatiflerin ötesine geçmiyor.  Siber güvenlik temalı Türkçe bir kitabın basılması gittikçe artan bir ihtiyaç olarak özellikle Anadolu’daki üniversitelerde hissediliyor. Bu eksikliğin nasıl aşılabileceğini tartışma imkanı bulduğumuz hocalar, kaliteli yayınların artması için üniversitelerin lisans ve yüksek lisans müfredatlarına siber güvenlik derslerinin açılmasını öncelikli gereklilik olarak işaret ediyorlar.

Geçtiğimiz günlerde (29 Kasım) Sakarya Üniversitesinde fikirlerimi arz etme imkanı bulduğum Siber Güvenlik ve Uluslararası İlişkiler Konfernasından sonra üniversitede ders veren hocalarla sohbet ederken, söz yine aynı konuya geldi. Sakarya Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Merkezi hocalarından Yıldırım Turan siber güvenlik çalışmalarının gün geçtikçe genişlediğine dikkat çekerek, bir an önce çalışmalara başlamanın gerektiğini belirtiyor. Doktora seviyesinde siber güvenlik konusunda çalışmak isteyen öğrencilerinin varlığından bahsediyor. Fakat bireysel insiyatiflerin ötesinde süreklilik kazanmış siber güvenlik çalışmaları için Turan hoca da ders açılmasının altını çiziyor. Siber güvenlik genelinde, stratejik siber güvenlik özelinde ders açılmadığı sürece; yapılan akademik çalışmalar fikri anlamda kendinden öncekilerden kopuk olacağı için bu konuda bir akademik tartışma ortamı oluşmaması riski oldukça yüksek.

Tabi ki ders açmak ‘haydi’ deyince olacak birşey değil. Kapsamlı bir okuma listesinin hazırlanmasının yanı sıra konu siber güvenlik gibi multi-disipliner bir konu olduğunda farklı zorluklar da ortaya çıkıyor. Cevaplanması gereken konulardan bir tanesi dersin hangi bölümde açılması gerektiği. Sosyal bilim eksenli, içerisinde güvenlik, hukuk ve strateji konularının ağırlıkta bulunacağı uluslararası ilişkiler bölümlerinde bu ders açılabileceği gibi, aynı zamanda teknik konuların ağırlıkta olduğu mühendislik fakültelerinde de açılabilir.

İkinci soru derslerin kimler tarafından verileceği konusunda yoğunlaşıyor ki bu soru aslında dersin içeriğinin nasıl olması gerektiğini de şekillendiriyor. Stratejik siber güvenlik denildiğinde her ne kadar sosyal bilimler ağırlıklı bir program aklımıza gelse de, temel teknik kavram ve konseptlere vakıf olmadan konuyu geniş bir vizyonla değerlendirmek mümkün olmayacaktır. Temel teknik kavramların anlatılması gerekli olduğundan bu dersin iki veya daha fazla hoca tarafından verilmesine imkan tanıyan bir esneklik sağlamak optimum sonucu almanın yolunu açabilir. Teknik temel kavramları anlatabilecek hoca(ların) yanı sıra sosyal bilimlerin farklı dallarından, örneğin savaş hukuku alanında uzman bir uluslararası hukuk hocası veya güvenlikleştirme üzerine çalışmış bir siyaset bilimcinin verdiği dersler öğrencilerin siber güvenliği geniş boyutlarıyla kavramasında faydalı olacaktır.

Dünyanın önde gelen üniversitlerinde verilen siber güvenlik derslerinde de benzer bir yaklaşım benimsendeği görülebilir. Harvard Üniversite’sinde hazırlanan siber güvenlik dersinin müfredatına bakıldığında, bir yandan internet altyapısı hakkında genel bir görüş açısı sağlanırken diğer yandan savaş hukukunun kapsamında bulunan jus ad bellum / jus in bello gibi terimlere yer verildiği de görülür. Dersin bir bölümünde siber suç kavramı ele alınırken başka bir bölümünde ağların güvenlik zaafiyetleri üzerinde durulmaktadır.

Bildiğim kadarıyla stratejik siber güvenlik dersi Türkiye’de sadece TOBB Üniversitesinde açıldı. Geçen dönem verilen derste mühendislik öğrencilerine genel çerçevesiyle uluslararası ilişkiler ve uluslararası hukuk terimleri tanıtıldı. Farklı ülkelerin ulusal siber güvenlik politikaları ve stratejileri anlatıldı. Müfredatta siber uzaydaki temel aktörler ve internet yönetişimi, askeri alanda siber güvenlik ve siber-savaş, siber suç, siber espiyonaj ve siber terörizm, kritik bilgi sistem altyapılarının korunması gibi konular da bulunuyor.