Etiket arşivi: Intercept

ABD’nin Afrika Boynuzu’ndaki gizli üssü: Aslan Gururu

Son dönemde ulusal güvenlik, siyaset ve sivil özgürlüklerle ilgili cesur haberleriyle dikkat çeken online haber sitesi Intercept, ABD’nin Batı Afrika’daki istihbarat faaliyetlerini ifşa etti.

Intercept, ABD’nin görünürde sağlık, eğitim, insan hakları ve ekonomi gibi alanlarda uzun süredir işbirliği yaptığı Etiyopya ile perde arkasında derin bir istihbarat ve terörle mücadele ittifakı içinde olduğunu yazdı.

Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu NSA’in eski çalışanı Edward Snowden tarafından sızdırılan yeni belgeleri yayınlayan site, ABD’nin, Somali ve Yemen başta olmak üzere bölge ülkelerini dinlemek üzere Etiyopya’da istihbarat merkezleri kurduğunu yazdı. Teknolojik dinleme teçhizatlarıyla donatılan bu merkezlerden ilkinin 15 yıl önce Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’da kurulduğunu kaydeden Intercept, yıllar içerisinde birçok yeni üssün açıldığını bildirdi.

Snowden’ın verdiği gizli istihbarat belgelerine göre ABD, ilk dinleme merkezini 11 Eylül saldırılarından hemen sonra  ‘terörle mücadele’ adına kuruyor. İlerleyen yıllarda ise Etiyopya, Somali, Eritre ve Cibuti’yi kapsayan ve Arap Yarımadası’nı çevreleyen Afrika Boynuzu bölgesini dinlemek üzere birçok merkez dinleme istasyonu inşa ediliyor.

TEKNOLOJİ ABD’DEN, DEŞİFRELER ETİYOPYA’DAN

NSA belgelerine göre Şubat 2002’de kurulan ilk merkezin kod adı ‘Lion’s Pride’ (Aslan Gururu). Burası 2005’te genişletilerek sekiz Amerikan askeri personeli ile 103 Etiyopyalı personelin bulunduğu, 46 istasyon ile çalışan merkeze evriliyor. Somali, Sudan, Yemen buradan dinleniyor. Daha sonra ise başkentteki bu merkeze ek olarak üç istihbarat karakolu daha ekleniyor.

İlgili haber>> ABD, 20 bin mil yukarıdan dünyayı dinliyor

Taraflar arasındaki işbirliği çerçevesinde ABD, Etiyopya’nın avantajlı coğrafi konumu, yerel dillere hakimiyeti ve bölgesel istihbaratından istifade ederken, Etiyopya hükümetine elektronik dinleme konusunda teknoloji ve eğitim veriyor. Ancak Intercept, Etiyopya hükümetinin bu dinlemeleri sadece terörle ve suçla mücadele için değil muhalifleri bastırmak için de kullanıdığı iddia ediyor.

Siteye konuşan İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün kıdemli uzmanlarından Felix Horne, Etiyopya hükümetinin verilen teknolojik desteği suistimal ettiğini ifade ederek, “Kim hükümete karşı muhalef ediyor ya da rahatsızlığını ifade ediyor ise ‘barış karşıtı unsur’ veya ‘terörist’ olarak değelendiriliyor.” dedi.

ETİYOPYA’YA SOMALİ İŞGALİ ÖNCESİ ASKERİ YARDIM

Belgelere göre ABD, 2002 yılında başlayan istihbarat işbirliği kapsamında Hıristiyan Etiyopya’nın Müslüman Somali’yi işgal ettiiği Aralık 2006’ya kadar Addis Ababa hükümetine yaklaşık 20 milyon dolarlık askeri yardımda bulunuyor. İşgal, yıllardır iç savaşın hüküm sürdüğü Somali’de belli ölçüde istikrar sağlayan İslam Mahkemesi Birliği yönetimine son verirken, El Kaide destekli El Şebab örgütünün palazlanmasına yol açmıştı.

İlgili haber>> Makedonya ve Etiyopya da siber casusluğa karışırsa?

Intercep’in yayınladığı NSA belgesinde ABD’ye göre, işgalin yol açtığı kaos, “terörle mücadelede ilerleme kaydetmek için fırsatlar üretti.” Haberde o dönemde  dinlemelere takılan İslam Mahkemesi Birliği üst düzey üyeleri ve El Kaide müttefikleri verilen istihbarat sonucu Etiyopya tarafından öldürüldü. Ancak bugün terörün kol gezdiği Somali’de el Şabab’ın güç kaybettiğine dair bir belirti yok.

NSA,  ‘Aslan Gururu’nun faaliyetlerini devam edip etmediğine dair herhangi bir açıklama yapmaktan kaçındı. Ancak Etiyopya’daki istihbarat merkezlerinin kapandığına dair herhangi bir delil de yok.

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için doldurunuz!

 

ABD, 20 bin mil yukarıdan dünyayı dinliyor

ABD’nin Doğu Yarımküre’de en önemli gizli dinleme-gözetleme faaliyetlerini yaptığı merkez ifşa oldu.  ABD’nin Avustralya’nın Kuzey Toprakları eyaletindeki Alice Springs şehrinde bulunan  Pine Gap Müşterek Savunma Üssü’nden Avrasya ile Afrika’daki iletişimi kontrol edip dinlediği ortaya çıktı.

İfşaat, ABD’nin küresel gözetleme programlarını deşifre eden Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu NSA eski çalışanı Edward Snowden’ın sızdırdığı belgelerden geldi. The Intercept adlı haber sitesinin ifşa ettiği belgeye göre ABD, kod adı “Rainfall” (yağmur) olan Pine Gap Üssü’nden kontrol ettiği casus uydularla hem askerî operasyonlarını izliyor hem de kablosuz iletişimi dinliyor.

‘AVUSTRALYA’NIN KALBİNDE CASUSLUK MERKEZİ’

Intercept’e sızdırılan gizli belgeye göre 1960’larda Rusya, Çin, Pakistan, Japonya, Kore ve Hindistan’daki füze denemelerini ve askerî faaliyetleri izlemek üzere kurulan üs, daha sonraları ileri uydu teknolojileriyle donatıldı. Üs, Pakistan Afganistan, Yemen, Suriye ve Somali’deki drone saldırılarında detaylı konum ve hedef belirlenmesinde rol oynuyor. Ancak üssün görevi sadece bu değil.

İlgili haber >> Casus yazılım dünyasının kirli çamaşırları ortaya döküldü

Kamuoyuna hedefi, ABD ve Avustralya’nın ‘ulusal güvenliğini desteklemek, silah kontrolü ve silahsızlanma anlaşmalarını teyit etmek ve asker gelişmeleri izlemek’ olarak açıklanan üssün, aslında daha geniş bir misyon ifa ettiği belirtiliyor. Intercept’in “Avustralya’nın kalbinde ABD casusluk merkezi” başlığıyla verdiği habere göre ABD, ‘Rainfall’u üç kıtayı dinlemek için kullanıyor. 2013 yılına ait gizli bir belgede, Pine Gap’ın ‘hem istihbarat toplama hem de askerî operasyonlarda önemli bir rol oynadığı’ ifade ediliyor.

20 BİN MİL YUKARIDAN GÖZETLEME

Pine Gap Üssü’nden kontrol edilen sabit konumlu güçlü gözetleme teknolojileriyle donatılmış casus uydular, dünya yüzeyinden 20 bin mil yukarıdan kablosuz iletişimleri takip ediyor. Yani tüm mobil cihazlar üzerinden yapılan iletişim, radyolar ve uydu bağlantılar izleniyor.

Rusya, Çin gibi ABD’ye rakip ülkeler ile Doğu Asya, Güney Asya, Ortadoğu, Doğu Avrupa ve Atlantik Okyanusu’nda yapılan iletişim buradan gözetleniyor. Belgeye göre bu uydular, “stratejik ve taktiksel askerî, bilimsel, siyasî ve ekonomik sinyalleri topluyor”, füze ve silah denemelerini takip ediyor, yabancı ülkelerin askerî sistemlerinden veri çalıyor. Toplanan belgeler aynı zamanda bu üste analiz ediliyor.
PASİFİK’TEN AFRİKA’NIN KÖŞELERİNE KADAR

Yıllarca Pine Gap Üssü üzerinde çalışan Melbourne Üniversitesi profesörü Richard Tanter, Intercept’e yaptığı açıklamada, “Bu dokümanlar, Pine Gap’ın Pasifik’ten Afrika’nın ucuna kadar insanların cep telefonlarının konumlarının belirlenmesine dahil olduğunu teyit ediyor. Bu, Pine Gap’in konumları bildiğini gösteriyor. Telefon numaralarını çıkarıyor, herhangi bir iletişimin içeriğini sağlıyor. ” dedi.

‘FIVE EYES’ İTTİFAKI

Pine Gap’ın yüzlerce sivilin öldüğü drone saldırılarında kullanılmasına Avustralya’daki sivil toplum kuruluşları tepki gösterse de Canberra yönetiminin iki ülke arasındaki derin ve tarihi askeri işbirliğine zarar verecek bir adım atması beklenmiyor. Avustralya, 100 yılı aşkın bir süredir ABD’nin en yakın müttefiklerinden biri. Avustralya, 1900’lü yılların başından bu yana tüm büyük savaşlarda Amerikan ordusunu destekledi.

İki ülke, 1951 yılında imzalanan savunma mutabakatı ANZUS Anlaşması ile bu ilişkiye resmiyet kazandırdı. İki ülke aynı zamanda birbirleriyle açık olarak istihbarat paylaşımında bulunan Five Eyes (Beş Göz) ittifakının üyesi. (Five Eyes’a üye diğer üç ülke İngiltere, Kanada ve Yeni Zellanda). Dolayısıyla Avustralya’nın küresel gözetleme faaliyetlerinde Washington’a yardımcı olması kimseyi şaşırtmıyor.

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için doldurunuz!

NSA, Demokrat ve Cumhuriyetçi Parti kongrelerini gözetlemiş

Eski çalışanı Edward Snowden’ın dünya liderleri dahil milyonlarca insanın telefon kayıtlarını ve internet faaliyetlerini izlediğini ifşa etmesiyle patlak veren siber casusluk skandalının odağındaki Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu NSA ile ilgili yeni bir iddia ortaya atıldı. Snowden’ın sızdırdığı belgeleri yayınlayan medya organlarından biri olan Intercept adlı haber portalı, NSA’in Cumhuriyetçi Parti ve Demokratik Parti’nin ulusal kongrelerini takip ettiğini ileri sürdü.

Intercept tarafından yayınlanan gizli bir belgeye göre, yetki alanı yurt dışı istihbarî dinleme ve takibi olan NSA, ABD toprakları içinde de ‘diğer federal güvenlik birimlerine elektronik takip desteği vermek’ üzere görevlendirildi. Bu kapsamda teşkilat, Ağustos 2004’te New York’ta düzenlenen Cumhuriyetçi Parti Ulusal Kongresi ile Boston’da Temmuz 2004’te gerçekleşen Demokratik Parti Ulusal Kongresi sırasında gözetleme faaliyeti yürüttü. Belgeye göre NSA, elindeki son teknoloji dinleme teçhizatlarını bu kongreler sırasında “güvenliği güçlendirme” amacıyla kullandı.

İlgili haber >> Meğer NSA sadece Merkel’i dinlememiş!

Intercept’in paylaştığı belge, NSA’in Amerika’da yürüttüğü ‘olağandışı’ faaliyetler hakkında nadir bir bakış açısı sunması açısından önemli. Buna göre NSA’in ülkeye yöne veren iki siyasi partinin kongrelerinde rol alması, dönemin İç Güvenlik Bakanı Thomas Ridge ve Adalet Bakanı John Ashcroft’ın bu iki toplantıyı ‘Ulusal Özel Güvenik Olayı’ (National Special Security Events) olarak sınıflandırması üzerine gerçekleşiyor.

CLİNTON’IN GİZLİ DİREKTİFİ

Mayıs 1998’de dönemin ABD Başkanı Bill Clinton tarafından imzalanan gizli bir direktifle ulusal veya uluslararası önemi büyük toplantılar sırasında ‘terör saldırılarını ve suç faaliyetlerini önleme’ amacıyla güvenliğin artırılmasına yönelik olarak özel federal kaynaklar aktarılabiliyor. Belgeye göre Eylül 1998 ile Şubat 2008 arasında toplam 28 etkinlik ‘Ulusal Özel Güvenik Olayı’ kapsamında değerlendirilerek ekstra koruma sağlandı. Bunlar arasında Demokrat ve Cumhuriyetçi parti kongreleri, Amerikan futbolu sampiyonluk maçları (Super Bowl), başkanlık yemin törenleri, başkanların Ulusa Sesleniş konuşmaları ve Salt Lake City’deki Kış Olimpiyatları var. NSA’in tüm bu organizasyonlar ve etkinlikler sırasında sırasında görev alıp almadığı bilinmiyor. Ancak Intercept’in daha önce yayınladığı belgeler teşkilatın, ‘füzyon hücresi’ olarak bilinen Olimpik İstihbarat Merkezi’nde FBI ile birlikte dinleme ve gözetim yaptığını ortaya koymuştu.

GÖZALTILAR DİNLEME ÜZERİNE Mİ YAPILDI?

NSA’in 2004’teki Cumhuriyetçi ve Demokrat parti kongrelerinde yaptığı gözetlemelerin hedefinde kimler olduğu bilinmiyor. Ancak Intercept’in açıkladığı belgede, bu iki toplantı için altı NSA çalışanının görevlendirildiği, bunların rolünün de FBI, İç Güvenlik Bakanlığı ve diğer federal güvenlik teşkilatlarına sinyal istihbaratı (SIGINT) sağlamak olduğu belirtiliyor.

İlgili haber >> NSA sizi dinliyorsa siz de onlarla konuşun!

Irak işgali sebebiyle dönemin Başkanı George Bush’un yoğun bir şekilde protesto edildiği dört günlük Cumhuriyetçi Parti Kongresi sırasında aralarında gazeteci ve avukatların da bulunduğu 1800’ü aşkın kişi gözaltına alınmıştı. Uzun yargı sürecinin ardından 2012’de yargıç Richard J. Sullivan, bu gözaltıların ‘yasadışı’ olduğuna hükmetmişti. Dava sırasında New York Polis Teşkilatı (NYPD) ise gözaltıların, protetocuların ‘illegal davranışlarla şehri ve parti kongresini kapatmayı’ hedeflediklerine yönelik bir istihbarat sonucunda yapıldığını savunmuştu.

ABD’nin önde gelen sivil toplum kuruluşlarından Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği’nin (ACLU) avukatlarından Patrick Toomey, Intercep’te yaptığı açıklamada, NSA’in direk veya dolaylı olarak protestocuları dinleyip dinlemediği, siyasî faaliyetleri takip edip etmediği konusuna açıklık getirilmesi gerektiğini ifade etti. NSA, İç Güvenlik Bakanlığı ve NYPD ise Intercept’in yayınladığı belgeyle ilgili herhangi bir yorumda bulunmadı.