Etiket arşivi: IBM

Akbank skandalının perde arkası: Krizin nedeni deneyimli personelin işten çıkarılması mı? 

Akbank skandalının perde arkası: Krizin nedeni deneyimli personelin işten çıkarılması mı? Bu hafta kredi kartınızla bir ödeme yapmaya kalktığınızda kasiyerin sorduğu ilk soru temassız ödeme ile ilgili değildi. 

Çalışanların asıl öğrenmek istediği konu Akbank müşterisi olup olmadığınızdı. Çünkü salı günü sabah paralarını Akbank’a emanet etmiş müşterileri kötü bir sürpriz bekliyordu. Bankanın dijital sistemleri çökmüş, Akbank vermesi gereken en temel hizmetleri dahi veremez hale gelmişti.  

Akbank’taki sorunun nedeni neydi? Kriz sırasında neler yaşandı? Nasıl çözümler gündeme geldi? gibi sorular başta Akbank müşterileri olmak üzere tüm Türkiye’nin merakını uyandırdı. 

Türkiye’nin önde gelen bankacılık kurumlarından bir tanesinin başına gelen bu dijital facianın perde arkasını sizin için derledik:

AKBANK’A SİBER SALDIRI MI DÜZENLENDİ?

Bankanın dijital sistemlerine erişim sağlanamamasının ardından siber saldırı düzenlenmiş olması akla gelen ilk ihtimal oldu. Banka ise yaptığı açıklamada sorunun siber saldırıdan kaynaklanmadığını belirtti. Aynı açıklamada müşteri verilerinin güvende olduğu bilgisini de eklemeyi ihmal etmedi.

Akbank’a siber saldırı ihtimalinin gündeme gelmesi çok şaşırtıcı değil. Zira banka 5 yıl önce ciddi bir siber vaka yaşamış ve önemli finansal kayıplar yaşamıştı. Küresel para transferlerini sağlayan SWIFT sistemini hedef alan saldırının Akbank’a maliyetinin 4 milyon dolara çıkabileceğine dair değerlendirmeler uluslararası basına yansımıştı. Banka bu olaydan sonra siber güvenlik ekibini tasfiye ederek yeni bir ekip kurmuştu. 

BANKA NEDEN HİZMET VEREMEDİ?

Açık yayınlar ve Siber Bülten’e bilgi veren kaynaklara göre, bankanın sisteminde yapılması gereken bir güncelleme sonrasında sistemlerin eskisi gibi çalışmadığı gözlemleniyor. 

Bankanın sistemlerinin restart etmemesi gibi bir durum söz konusu değil çünkü sistemler çalışıyor fakat oldukça yavaş şekilde çalışması asıl sorunu teşkil ediyor. Böyle durumlarda sistemin çökmesi tercih edilen bir senaryodur çünkü back-up’lardan geri dönmek ya da felaket senaryosunu devreye sokmak alternatifler arasından çıkmıştır. Akbank’taki durumda ise sistemler çok yavaş olsa da çalışması IT ekibini daha da zor bir duruma sokuyordu. 

SKANDALIN ARKASINDA DENEYİMLİ PERSONELİN GÖNDERİLMESİ Mİ VAR?

Akbank’ta sisteme yeni geçilen Cobol güncellemesinin soruna neden olduğu düşünüldüğünden güncelleme geri çekiliyor. Fakat bu kez de disklerden birine ulaşılamıyor. Ardından mainframe yeniden başlatılmaya çalışılıyor o da işe yaramıyor. Akbank birçok banka gibi milyonlarca kullanıcıya aynı anda farklı hizmetleri vermeyi sağlayan ve IBM’in geliştirdiği Anabilgisayar (Mainframe) sunucu teknolojisini kullanıyor. 

Milyonlarca kullanıcısı olan Yemeksepeti’ne siber saldırı: Kişisel veriler ve parolalar ele geçirildi

Olaya yakın kaynaklardan edinilen bilgiye göre, IBM son dönemde bütçe kısıtlamaları nedeniyle mainframe teknolojisi üzerinde uzmanlaşmış olanlar da dahil olmak üzere ciddi sayıda personeli işten çıkartıyor. Akbank’a teknik destek veren çalışanların yeterli tecrübeye sahip olmadığı iddia ediliyor. Hatta yine iddialara göre kriz anında, genel müdür yardımcılarından biri IBM’in destek personelinin geri çekilmesini talep ediyor. 

ALMANYA’DAN DESTEK İDDİASI

Mevcut kaynaklarla krizin üstesinden gelemeyen Akbank ve IBM, IBM’in Almanya’daki uzmanlarına başvurduğu konuşulanlar arasında. Almanya’da getirilmeye çalışılan uzman uzaktan bağlanmasında anlaşılıyor ve durumu düzeltme çalışmaları hız kazanıyor. Sonunda yaklaşık iki gün sonra Akbank hizmetleri geri dönüyor.

IBM dünyanın en küçük işlemcisini üretti

ABD’li bilişim devi IBM , 2 nanometrelik mimarisiyle dünyanın en küçük işlemcisini ürettiğini duyurdu. İşlemcilerdeki transistörlerin arasındaki aralık yeni teknolojiyle nanometrelere seviyesine indi.

Nanometre bir metrenin milyarda birine denk geliyor.  Elektronik ürünlerdeki en yeni işlemcilerde transistörler arasındaki boşluk 7 nanometre seviyesinde.

IBM, 2 nanometrelik işlemcilerin mevcut işlemcilerden yüzde 45 daha yüksek performans göstereceğini ve onlara kıyasla yüzde 75 daha az enerji tüketeceğini söylüyor.

Şirket yeni işlemcilerle cep telefonlarının enerji tüketiminin dörtte birine ineceğini ve böylece günümüzde çoğu telefonda bir gün civarında olan pil ömrünün dört güne çıkabileceğini belirtiyor.

IBM yeni teknoloji sayesinde tırnak büyüklüğündeki bir çipe 50 milyon transistör sığdırılabileceğini söylüyor.

2017’de üretilen 5 nanometrelik işlemcilerde bu sayı 30 milyondu.

YAPAY ZEKA DAHA HIZLI GELİŞECEK

Piyasa analizi şirketi IDC’nin araştırma direktörü Peter Rudden konuya ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

“Yarı iletken üreticileri 14 nanometreden 10’a ve ardından 7’ye indi. Hatta 7 nm. Bazı üreticiler için büyük bir zorluk oluşturmuştu. IBM bu buluşla teknoloji dünyasına, bu alanda en büyük oyunculardan biri olmaya devam ettiği mesajını verdi.”

IBM bu teknolojiyle yapay zekanın da daha hızlı gelişeceğini düşünüyor.

Tayvan’ın pandemiyi hackleyen Dijital Bakanı: Audrey Tang

Yeni işlemci teknolojilerinin tüketicilere ulaşması yıllar sürebiliyor.

Piyasadaki 7 nanometrelik işlemcileri ilk olarak 2015’te Intel icat etmiş, AMD’nin bu teknolojiyle üretilmiş Ryzen işlemcilerini tüketicilere ulaştırması 2019’u bulmuştu.

AMD’nin sahibi olan TSMC de, rakibi Intel de önümüzdeki yıllarda ultra düşük nanometreyle çip üretimi planlıyor.

Öte yandan dünyada bir çip krizi yaşanıyor. Otomobil üreticileri, yeterince işlemci bulamadığı için fabrikalarında kapasite düşürürken ekran kartı üreticileri de artan talebe yetişemiyor.

Kaynak: BBC Türkçe

Dünyanın en hızlı bilgisayarı Summit, koronavirüsü durdurabilecek 77 kimyasal belirledi

IBM’in geliştirdiği dünyanın en hızlı süper bilgisayarı Summit, koronavirüsü durdurabilecek 77 kimyasal belirledi. Bunun koronavirüs aşısı için önemli bir adım olabileceği belirtiliyor.

ABD’nin Tennessee eyaletindeki Oak Ridge Ulusal Laboratuvarı’ında, yapay zekayla çalışan bilgisayarla hangi ilaç bileşenlerinin virüsün hücreleri enfekte etmesini durdurabileceğini analiz etmek için binlerce simülasyon yapıldı.

Araştırmanın bulguları bilim dergisi ChemRxiv’de yayımlandı.

ABD Enerji Bakanlığı için sivil amaçlı bilimsel araştırmalar için geliştirilen Summit, 200 petaflop işlem gücüne sahip. Yani saniyede 200 katrilyon hesaplama yapabilen bilgisayar, dünyanın en hızlı dizüstü bilgisayarından bir milyon kat daha güçlü.

Bu bilgisayar daha önce Alzheimer öncesinde hücrelerdeki değişimi belirlemiş, ağrı kesici bağımlılığına yol açan genleri analiz etmiş ve iklim simülasyonlarıyla aşırı hava koşullarını tahmin etmişti.

IBM’in güvenlik pastasındaki payı artıyor

GELECEK ÇALIŞMALAR İÇİN VERİ SAĞLAYACAK

Summit’le yaplan araştırma kapsamında Micholas Smith adlı araştırmacı, Ocak’ta yayımlanan bir çalışmanın sonuçlarını temel alarak bir koronavirüsün hücrelere tutunduğu dikensi çıkıntıların bir modelini geliştirdi.

Bu modelle viral proteindeki atom ve parçacıkların farklı bileşenlere nasıl tepki verdiği simüle edildi. Virüsün konak hücrelere yayılmasını önleyebileceği düşünülen bileşenlerle 8 bin’den fazla simülasyon yapıldı.

Araştırma ekibinin bu ay yayımlanan başka bir çalışmayı temel alarak yeni bir modelle simülasyonları tekrarlayacağı belirtiliyor.

Uzmanlar bundan sonraki aşamada tespit edilen kimyasalların hangisinin daha iyi sonuç verebileceğini görmek için deneysel çalışmalar yapılması gerekeceğini vurguluyor.

CNN’in haberine göre Oak Ridge Ulusal Laboratuvarı Moleküler Biyofizik Merkezi Başkanı Jeremy Smith, “Elde ettiğimiz sonuçlar, koronavirüsün tedavisini bulduğumuz anlamına gelmiyor. Ama sonuçlar bundan sonra çalışmalara veri sağlayacak” dedi.

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

“Cyber Security Summit” seni geleceğin mesleği ile tanışmaya çağırıyor

Her geçen yıl gelişerek sayıları artan siber saldırılar, kurumların ve devletlerin siber güvenlik uzmanına duyduğu ihtiyacı bir kez daha ortaya koydu. Yapılan araştırmalara göre, bugün dünyanın ihityaç duyduğu siber güvenlik uzmanı sayısı 2 milyonun üzerinde. Üstelik önümüzdeki 4 yıl içerisinde siber güvenlik uzmanı ihtiyacı yüzde 34 artacak.

Türkiye’de daha fazla siber güvenlik uzmanı yetişmesi amacıyla, Youthall tarafından düzenlenen  “Cyber Security Summit” siber güvenlik sektörünün önde gelen temsilcilerini gençlerle buluşturuyor. Gençlerin siber güvenlik hakkında daha fazla bilgi, ilham ve sektörün öncü aktörlerinden kariyer hedeflerine dair önemli ipuçları almasını amaçlıyor.

15 Aralık 2018 Cumartesi günü KWORKS Girişimcilik Araştırma Merkezi’nde; Anadolu Sigorta ve STM’nin Platin Sponsor olarak; Deloitte, IBM, Netaş ve TEB’in Altın Sponsor olarak destek verdiği Cyber Security Summit’e katılım tamamen ücretsiz.

Katılımcılar başvuranlar arasından belirlenecektir.

Kimler Başvurabilir?

  • Herhangi bir üniversite/bölüm/sınıf sınırlaması olmadan üniversitelerde öğrenimine devam eden,
  • Siber Güvenlik konusunda çalışma ve öğrenmeye istekli,
  • Network ortamı içinde hem eğitim alabileceği hem eğlenebileceği hem de yeni insanlarla tanışabileceği harika bir gün geçirmek isteyen öğrencilerin başvuruları bekleniyor.

6 oturum ile siber güvenlik alanında kariyerine yön vermek, fark yaratmak, motivasyon ve ilham dolu harika bir gün geçirme fırsatını kaçırmamak için link üzerinden başvuru yapabilirsiniz.

Program Detayları:

  • Youthall.com  Girişimciliği ve Siber Güvenlik
  • Anadolu Sigorta – Cyber Security Journey  – Onur Ayyıldız: BT Güvenlik Yöneticisi
  • TEB – Bankalarda Siber Güvenlik – Fatih Altun: Bilgi Güvenliği ve Bilgi Teknolojileri Risk Yönetimi Lideri; Ferhat Arpacı: Siber Olay Müdahale Proje Lideri
  • Netaş – ‘Siber Güvenlikte Büyük Veri ve Yapay Zeka’ – Uğur Çağal: Siber Güvenlik Teknoloji Geliştirme Direktörü
  • Deloitte –Seray Aktürk: Consultant; Damla Pınar Güvener: Consultant; Büşra Turak: Consultant
  • IBM Engin Özbay:IBM Türk Siber Güvenlik Ülke Lideri
  • STM –  ‘STM’de Siber Güvenlik ve Kariyer’ – Kürşat Oğuzhan AKINCI: Siber Güvenlik Uzmanı

Pentagon’un yapay zeka teknolojisi arkasında Microsoft imzası olacak

Microsoft Başkanı Brad Smith

Geçtiğimiz hafta cuma günü Microsoft’un ABD Savunma Bakanlığı ile önemli bir anlaşmaya imza attığı duyuruldu. Amerikan askeri kurumlarına ve istihbarat ajanslarına yapay zeka teknolojileri satmaya başlayacak Microsoft’un bu hamlesinin, Google’un Pentagon’un yapay zeka projesine dahil olmayı reddetmesinin ardından gelmesi dikkat çekti.

Konuyla ilgili New York Times’da çıkan haberde, dikkat çekilen bir başka nokta da açıklamanın yapılış şekli oldu. Şirketin Redmont’taki merkezinde bulunan küçük bir toplantı salonunda yapılan açıklamayı basına iletmek yerine bir sonraki gün bir blog yazısıyla duyurması antlaşmanın doğuracağı tepkilere karşı bir savunma olarak yorumlandı.
ABD’nin Çin karşısında yapay zeka konusunda geride kalması, Washington’u dünya lideri teknoloji şirketleriyle yeni iş birlikleri geliştirme yolları bulmaya zorluyor. 2016 yılında Çin hükümetinin 2020’li yıllarda yapay zeka ve kuantum teknolojisinde dünya liderliğini hedeflediğini açıklaması orta vadede Amerika’nın askeri ve istihbari üstünlüğüne darbe vuracağı değerlendirmesine yol açmıştı. Soğuk Savaş sürecinde Sovyetlere karşı savunma teknolojilerindeki üstünlüğünü Raytheon, Boeing, IBM ve McDonnell Douglas gibi şirketlere borçlu olan ABD, bugün aynı iş birliğini Microsoft ve Google gibi dünya devleriyle Çin’e karşı yapma peşinde.
Pentagon’un drone’ların hedeflerini seçme ve tanımasında daha net sonuçlara ulaşmayı amaçlayan yapay zeka temelli Marven Projesi’ne katılmayı planlayan Google, genç mühendislerinden ciddi bir tepki almış ve projeye katılmaktan vazgeçmişti. Aynı zamanda şirket Pentagon’un ciddi miktarda veriyi barındıracağı milyar dolarlık bulut ihalesine girmeyi de reddettiğini birkaç hafta önce açıklamıştı. Bunun üzerine, CIA’e bulut hizmeti veren Amazon Pentagon’a da bu konuda yardımcı olacağına dair sinyaller vermişti.  JEDI adı verilen devasa bulut projesi için Microsoft önemli adaylar arasında gösteriliyor.
Microsoft Başkanı Brad Smith, gelişmeyle ilgili olarak ‘Zor bir karar olmadı.’ ifadesini kullandı. Smith daha önce bir kaç kez kullanıcı datalarına erişim sağlamaya çalışan ABD hükümetini, bu çabalarını durdurması için mahkemeye vermişti. Smith “ABD Ordusu’nu bizim onlara verdiğimiz teknolojiyi nasıl kullanacağı konusunda bir kontrol etme şansımız bulunmuyor. Ama ordu sivil kontrole tabi. İnanıyoruz ki, bu konuyla ilgili tartışmaları etkileme fırsatımız olacak.” dedi.
10 milyar dolarlık ve yaklaşık 10 yıllık bir proje olan JEDI’den çekilme kararını Google, ‘insanlara zarar veren, denetim, gözetim ve silahlanma amacıyla kullanılacak yapay zeka teknolojisi geliştirmeyeceği’ prensibine dayandırmıştı.