Etiket arşivi: Bulut

IDC Türkiye bulut teknolojilerini ve veri merkezlerini masaya yatırıyor

International Data Corporation (IDC) Türkiye, Bulut ve Veri Merkezi Konferans serilerini 13 Mart’ta İstanbul Kongre Merkezi’nde, 27 Mart’ta ise Ankara Bilkent Otel’de gerçekleştirecek. Bu etkinlikler Türkiye’nin tedarikçilerini ve son kullanıcılarını bir araya getirerek dijitalleşmeye paralel olarak evrim geçiren bulut teknolojileri ve veri merkezleri hakkında fikir alışverişini mümkün kılacak. Aynı zamanda çoklu bulut mimarileri, dijital dönüşümün altyapılara etkisi, veri merkezi optimizasyonu ve buluta geçiş stratejileri gibi konular konferansların ana gündemleri arasında.

Konferanslarda IDC uzmanları ile sektörün önde gelen BT yöneticileri veri merkezi yatırımlarının evrim geçiren dinamiklerini masaya yatırarak, günümüzün çalkantılı ekonomisinin neden olduğu çok sayıda zorluğun üstesinden gelmek için bir dizi strateji ve çözümü tartışılacak. Ayrıca derinlemesine yapılacak sunumlar ve interaktif panel tartışmaları ile yeni teknolojilerin ve dijital dönüşümün Türkiye’nin veri merkezi ortamı üzerindeki etkileri incelenecek.

IDC Türkiye Ülke Direktörü Nevin Çizmecioğulları, “Dijital dönüşümün en temel yapı taşlarından biri olan bulut teknolojileri her gün daha da zorlaşan ekonomik ve rekabet koşullar altında önemini daha da çok arttırmaktadır. Türkiye’deki organizasyonların bulut teknolojileri kullanma stratejileri her ne kadar sektörel olarak değişiklik gösterse de yasal uygunluk, regülasyon zorunlulukları olmayan sektörlerdeki kurumlar ‘ilk önce bulut’ stratejisine geçmeye başladı. Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde BT harcamalarının ciddi bir ölçüde bulut yatırımlarına kayarken ‘ilk önce bulut’ yaklaşımından ‘sadece bulut’ stratejisine geçmesi ise kaçınılmaz olacak,” dedi.

Çizmecioğulları sözlerine şöyle devam etti: “IDC’nin düzenleyeceği Cloud & Datacenter Roadshow 2018 etkinliğimizde şirketiniz için veri merkezi dönüşümü tarafında doğru stratejilerin belirlenmesi ve zorlukların aşılmasına yönelik bir yol haritasının oluşturulmasının önemini vurgulayacağız.”

IDC Türkiye’de sistemler ve kurumsal altyapı çözümleri Araştırma Müdürü olarak görev yapan Aslı Koçkal’ın konuyla ilgili yorumları ise şu şekilde: “IDC Türkiye olarak yaptığımız çeşitli araştırmalar sonucunda Türkiye’deki organizasyonların dijital dönüşüm ve inovasyon hedefleri için bulut teknolojileri ile ilgili stratejilerini gün geçtikçe daha da önemsediklerini görüyoruz. IDC’nin yayınlamış olduğu son genel bulut rakamlarına göre; Türkiye genel bulut pazarının 2018 yılı sonunda %20,7 yıllık büyüme oranıyla 140.18 milyon dolara ulaşması öngörülüyor. Pazarın 2017-2021 dönemi için yıllık bileşik büyüme oranının ise %16.1 seviyesinde olması bekleniyor.

Sonuçlara göre 2017 yılında hizmet olarak yazılım pazarı (SaaS) 58.69 milyon dolarlık büyüklükle genel bulut pazarının %50.5’ini oluşturdu. Hizmet olarak altyapı pazarı (IaaS) 38.66  milyon dolar ile %33.3 pazar payı ile ikinci sırada yer alırken, hizmet olarak platform (PaaS) pazarı 18.83 milyon dolara ulaşarak  %16.2 pazar payı aldı.”

Aslı Koçkal sözlerine şöyle devam etti: “Dijital dönüşüm ve inovasyonu gerçekleştirmek için organizasyonların bütünsel bir yaklaşıma sahip olmaları çok kritik. Öncelikle BT liderlerinin uygun bir kurumsal altyapı stratejisi ve mimarisi olması çok önemli. Mobil yoğun, veri odaklı ve rekabetçi bir kuruma dönüşebilmek için bulut teknolojileri haricinde yazılım tanımlı teknolojiler, depolama, entegre altyapı ve güvenlik konuları da dönüşüm süreci yeteneğini belirleyecek diğer ön plana çıkan konular olarak karşımıza çıkıyor.”

IDC Türkiye Cloud Awards Töreni İstanbul’da Gerçekleşecek

Türkiye’nin “En İyi Bulut Bilişim Projesinin” seçileceği IDC Cloud Awards töreni ise İstanbul’daki etkinlikte yer alacak.  ‘Bulut Yazılım Hizmeti’, ‘Bulut Maliyet Tasarrufu’, ‘Bulut Altyapı/Platform Hizmeti’, ‘Özel Bulut’ ve ‘Bulut’a Geçiş’ kategorilerinde seçilecek ‘Yılın En İyi Bulut Projesi’ne başvurular 5 Mart’a kadar alınacak.

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

Gizlilik tartışmalarına ABD Yüksek Mahkemesi son noktayı koyacak

ABD Adalet Bakanlığı ve Microsoft arasında bir süredir devam eden ve savcıların şirketin ülke dışındaki sunucularında saklanan e-postalara erişimiyle ilgili devam eden tartışmalara ABD Yüksek Mahkemesi son noktayı koyacak.

New York’taki alt mahkemelerden biri geçtiğimiz sene bir uyuşturucu ticareti soruşturması kapsamında konuyla ilgili karar vermiş ve federal savcıların Microsoft’un Dublin’deki sunucularında saklanan e-postalara erişimini engellemişti. Trump yönetimi ise mahkeme kararını temyize götürmüştü.

Reuters’ın haberine göre alt mahkemenin verdiği bu karar gizlilik savunucularını ve verilerin uzakta saklandığı bulut hizmetini son yıllarda sıkça kullanan teknoloji şirketlerini mutlu etmişti. Öte yandan, savcılar Microsoft’un lehine bir kararın, cezai soruşturmaları kötü yönde etkileyeceğini düşünüyor.

Toplam 40 ülkede 100 tane veri merkezi bulunan Microsoft’un hukuk bölümü yöneticisi Brad Smith konuyla ilgili açıklamada bulundu: “ABD’deki yasal düzenlemelerle, savcılar yabancıların ABD dışında saklanan e-postalarına erişebiliyorsa, başka bir ülkenin ABD’de saklanan e-postalara erişimini nasıl durduracaksınız?”

İlgili haber>> Maillerinize göz diken ABD hükümetinden ‘Virtru’ ile korunun

Adalet Bakanlığı sözcüleri konuyla ilgili açıklama yapmadı.

Hükümetin avukatları, alt mahkemenin kararını hükümetin ulusal güvenliği tehdit eden unsurlara karşı hamle yapma ve cezai soruşturma yürütme yetkisini sınırladığı için bir tehdit olarak görüyor.

Söz konusu dava birçok teknoloji şirketinin de dikkatini çekti. Bu şirketler, hükümet lehine bir kararın müşteri gizliliğini tehlikeye atacağını ve bulut hizmetlerinin kullanımını azaltacağını düşünüyor.

Microsoft, Seattle merkezli bir şirket olsa da alt mahkeme, 1986’da uygulanmaya başlayan yasaya işaret ederek e-postaların ülke dışında olması sebebiyle arama kararını geçersiz saymıştı. Söz konusu yasaya göre suç delili bulunma ihtimali olsa bile ABD’li savcılar ülke dışında saklanan verilere erişemiyor. Nitekim davada adı geçen Microsoft müşterisi, hesabı açtığında İrlanda’da olduğunu dile getirmişti.

İlgili haber>> Microsoft – ABD – İrlanda üçgeninde veri mahremiyeti davası

Amazon, Apple, CNN, Verizon, Amerikan Sivil Haklar Birliği ve ABD Ticaret Odası gibi birçok şirket ve kuruluş davada Microsoft’u destekliyor.

Davada Microsoft’u savunan gruplardan biri olan Center for Democracy and Technology, sınır ötesi veri erişimini mümkün kılan bir kararın internet kullanıcılarının temel haklarını ihlal edeceğini savunuyor.

Öte yandan ülkedeki onlarca eyaletin bir araya gelerek oluşturduğu bir koalisyon Adalet Bakanlığı’nın temyiz kararını destekliyor. Koalisyona göre mahkemelerin teknoloji şirketlerinin verilerine erişimi birçok cezai soruşturmanın gidişatı açısından hayati önem taşıyor.

Microsoft davası ülkede gizlilik haklarıyla ilgili ilk dava değil. Şu sıralar gündemde olan başka bir dava da polis memurlarının cep telefonu kullanıcılarının geçmiş konumlarıyla ilgili bilgilere erişim için izne ihtiyaçları olup olmadığıyla ilgili. Ayrıca, 2013 yılında hükümet bir narkotik soruşturması kapsamında Microsoft’a bağlı e-postalara erişim izni istemiş; fakat soruşturmayla ilgili herhangi bir bilgi verilmemişti.

Yüksek Mahkeme, daha önce ceza hukukun yeni teknolojilere uygulandığı iki davaya müdahil olmuştu. 2012 yılındaki davada bir araca GPS cihazı takmak için iznin gerekli olduğuna; 2014 yılında da bir tutuklama sırasında ele geçirilen cep telefonunu incelemek için polisin izne ihtiyacı olduğuna karar vermişti.

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için doldurunuz!

Siber skandal İsveç’te iki bakanın kellesini aldı

İsveç’teki siber skandal sonrası zor günler geçiren hükümetten iki bakan istifa etmek zorunda kaldı.

Başbakan Stefan Löfven, siber skandalla ilgili iki bakanın istifa ettiğini söyledi. Bu istifalar sonrası, hükümet, erken seçim kararı almaktan da vazgeçti.

Savunma Bakanı Peter Hultqvist, İçişleri Bakanı Anders Ygeman ve Altyapı Bakanı Anna Johansson skandal nedeniyle eleştiri oklarına hedef olmuştu. Başbakan Löfven, içişleri ve altyapı bakanlarının istifa ettiğini ancak Savunma Bakanı Hultqvist’in görevine devam edeceğini kaydetti.

Skandal, İsveç’te bir genel direktörün hızlı bir şekilde yargılanıp, yarım maaş cezaya çarptırılmasıyla ortaya çıktı. Olay incelenince, İsveç Ulaşım Dairesi’nin, tüm verilerini IBM’in işlettiği ‘buluta’ aktardığı ortaya çıktı.

İlgili haber >> İsrail Ordusu Veri Merkezlerini Buluta Taşıyor

‘Bulut bilişim’in aslında soyut bir kavram olduğundan ve ‘buluta yüklemek’ olarak ifade edilen eylemin, verileri bir bilgisayardan başka bir bilgisayar aktarmaktan ibaret olduğundan haberi olmadığı düşünülen Ulaşım Dairesi Genel Müdürü Maria Ågren hızla görevinden emekli oldu. Altı ay sonra ise skandalın boyutları anlaşılmaya başladı.

Pek çok devlet sırrı açığa çıktı

Devlet sırrı olması gereken verilerin yurt dışında kurulu bir veri merkezine gönderilmesi İsveç’in şu anda oldukça savunmasız bir hale gelmesine sebep verdi. Geçtiğimiz yılın Mart ayında, ülkedeki tüm araç kayıtları, sisteme abone olan tüm pazarlamacılara gönderildi. Aslında araç kayıt verileri kamuya açık olduğu için bu konuda bir sorun yok. Ancak gönderilen listelerde, tanık koruma programında yer alan kişilerin isimleri ve kullandıkları araçlar da yer alıyordu.

İlgili haber >>Çin bulut bilişim ile bilgi topluyor

Dairesi’nin bu soruna bulduğu çözüm ise daha korkunç. Aslında ikinci bir e-posta ile düzenlenmiş bir liste göndermek ve önceki e-postanın silinmesini istemek yeterli olabilecekken yetkililer bambaşka bir yöntem izledi. Gizli olması gereken bilgileri tek tek işaretleyen yetkililer, listeyi elinde bulunduran pazarlamacılara “Bu kişilerin bilgileri gizlidir, onları listenizden silin” diyen yeni bir e-posta attı. Yani herkes, kimin bilgilerinin gizli olması gerektiğini belirten (dolayısıyla bu kişileri ifşa eden) bir liste almış oldu.

Skandal bununla da bitmiyor. ‘Bulut’a yüklendiği ifade edilen diğer listeler şu şekilde:

  • Ülkedeki tüm yol ve köprülerin ağırlık taşıma kapasiteleri (yani savaş zamanında hangi yolların uçak iniş kalkışına uygun olacağını gösteren veriler)
  • Hava Kuvvetleri’nde çalışan tüm savaş uçağı pilotlarınınadı, fotoğrafı ve ev adresi
  • Sabıka kaydı bulunan herkesinadı, fotoğrafı ve ev adresi
  • Askeriyenin en gizli birimlerindegörev alan kişilerin adı, fotoğrafı ve ev adresi (Bizdeki MİT ya da Özel Kuvvetler Komutanlığı -Bordo Bereliler- gibi birimler)
  • Tanık koruma programındaki ve kimliğini herhangi bir sebepten saklaması gereken herkesin adı, fotoğrafı ve ev adresi
  • Devlete ait tüm askeri araçlarıntipi, modeli, ağırlığı ve arıza kayıtlarının yanı sıra bunları kunlanan kişilerin bilgileri.

Tüm bu bilgilerin sadece yurt dışına çıkmış olması değil aynı zamanda AB dışındaki kişilerin eline geçmiş olması, herhangi bir şekilde yaptırım uygulanmasını da imkansız hale getiriyor. Bu bilgileri sızdıran kişi sıradan bir vatandaş olsa ağırlaştırılmış müebbet hapis dışında herhangi bir ceza alma ihtimali yok. Ancak bunu yapan bir devlet yetkilisi olunca yarım maaş ceza ile kurtulabiliyor.

Bu arada sızıntı hala çözülmüş değil. Yapılan açıklamalarda sonbahara doğru bir çözüme ulaşılabileceği ifade ediliyor.

Kaynak: Dünya Halleri

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için doldurunuz!

 

Çinli bulut tabanlı mesajlaşma servislerine finansman desteği yağıyor

Bulut tabanlı mesajlaşma hizmeti sunan Çin merkezli firmalara, finansman desteği yağıyor. Bu şirketlerden biri olan Rong Cloud, son olarak 14 milyon ABD doları değerinde yatırım desteği aldı. Daha üçüncü yılını doldurmamış yeni bir şirket olan Rong Cloud, geçtiğimiz Şubat ayında da 7 milyonluk yatırım desteği almıştı. Benzer hizmet sunan QingCloud ve CloudCare gibi firmalar da yakın zamanda geniş bir finansman desteği alan firmalar arasında bulunuyor.

Çin devletine ait Shanghai International Group’un desteğiyle Şanghay merkezli olarak kurulan yatırım firması GP Capital, Pekin merkezli bir bulut tabanlı anlık mesajlaşma hizmeti sağlayıcısı olan Rong Cloud’a 100 milyon RMB (14 milyon ABD Doları) değerindeki yatırımına öncülük etti. Çin medyasında çıkan haberlere göre, Tianxing Capital de dâhil olmak üzere ek Çin yatırım firmaları da bu “B serisi finansman” yatırımına katıldı.

İlgili haber >> Amerika “ultra güvenli” mesajlaşma programı istiyor

2014 yılında piyasaya çıkan Rong Cloud, geliştiriciler ve işletmeler için güvenli, istikrarlı ve güvenilir bulut tabanlı anında mesajlaşma çözümleri geliştiriyor. Ürettiği çözümler dört alanı kapsıyor; uygulama içi sosyal ağ, canlı yayın, kurumsal anında mesajlaşma ve iş iletişimi.

Rong Cloud’ın hizmetleri şu anda Çin, ABD, Kanada, Brezilya, Birleşik Krallık ve Almanya’nın da aralarında bulunduğu 100.000’den fazla uygulama için anında mesajlaşma hizmeti sağlayan birçok ülkeyi kapsıyor. Şirket, günlük aktif kullanıcı sayısının 55 milyondan fazla olduğunu ve 150.000’den fazla geliştirici için hizmet sunduğunu iddia ediyor.

İlgili haber >> Google e-posta şifreleme eklentisinden vazgeçti

Şubat 2016’da Rong Cloud, ZTE Venture Capital’in öncülüğünde bir “A serisi finansman” turunda 50 milyon RMB (7 milyon ABD doları) elde etmişti. Şirket, en yeni gelirlerini anlık mesajlaşma servislerini iyileştirmek ve ilave medya mesajlaşma yetenekleri geliştirmek için işini genişletmekte kullanmayı planlıyor.

Pekin merkezli kurumsal bulut hizmetleri sağlayıcısı QingCloud, bu ayın başlarında Çin Merchants Securities International Co Ltd, River Head Capital, CICC Jiatai Fonu ve China Oceanwide Holdings Group gibi yatırımcılardan “D tipi finansman” turu ile 1.08 milyar RMB (160 milyon $) elde etmişti.

Aynı ayda, Şangay merkezli bir bulut bilişim şirketi olan CloudCare de Fosun Grubundan ayrıca 100 milyon RMB (14milyon ABD Doları) “C tipi finansman” turu düzenlemişti.