2000’li yılların başında en güncel kelimelerden biri ‘küreselleşme’ydi. Kim dünyadaki gelişmeler ile ilgili bir cümle kuracak olsa muhakkak küreselleşme ifadesini cümlelerin içinde geçirmeye dikkat ederdi. 2018 yılında ise başka bir söz öbeği küreselleşmeyi geride bırakıp dillere pelesenk oldu: Bağlantılı olma! Ve tabi bunu sağlayan akıllı cihazlar.
Sosyal medya üzerinden yakınlarımız ve arkadaşlarımız ile daha çok iletişim halinde kalırken akıllı cihazlarımızı artık gitgide daha bağımlı hale geliyoruz. Sağlık uygulamaları ile ne kadar adım attığımızı veya spor yaptığımızı kontrol altında tutuyor, YouTube gibi programlarla içerik tüketiyor ve üretiyor, kariyer planlamasını yapabiliyoruz.
Bu akıllı cihazların ve siber dünyanın olumlu tarafı olduğu kadar bunları suç işlemek için kullananlar da var. Gittiğiniz bir kafe veya pastanede, birileri sosyal medya hesabını takip edip arkadaşlarına ‘like’ atarken yan masadaki başka birileri, hedeflerindeki kişinin banka hesabını boşaltmaya çalışıyor olabilir.
Peki, siber uzayda suç işlemeye çalışanlar, günlük kullanımı gerçekleştirenler ve bu internet hizmetini sağlayanlar muhtemel bir yargı sürecinde nasıl ayrıştırılacak? Bunun için 5651 sayılı internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ve bu yayınlar yoluyla işlenen suçlarla mücadele edilmesi hakkında yasa çıkarıldı. Bu internet ortamında işlenen suçlara özel olarak kaleme alınmış ve bütün kurumların ve ticari işletmelerin uyması gereken; siber saldırılara karşı mücadele için çıkartılmış bir kanundur. Bu kanun ile ticari kuruluşlar veya kurumlar tüm kullanıcı hareketlerini iki yıl boyunca güven damgası ile elektronik ortamda imzalamak ve kayıt altına almak zorunda.
Tam da bu noktada işletmelerin özellikle bu konuna uygun davranarak internet kullanmaları, kayıtlarını tutmaları gerekiyor. Özellikle de ortak bir ağdan misafirlerine ya da müşterilerine internet paylaşımı yapan işletmeler. Örneğin; kafeler, restoranlar, hastaneler, öğrenci yurtları, konuk evleri, oteller ve konaklama işletmeleri…
İşletme ağınızdan bir misafirinizin atacağı uygun bir tweetten ya da Facebook paylaşımından sorumlu olacağını, sizin ağınızdan yapılan istenmeyen bir siteye girişten sizin sorumlu tutulacağınızı ve ağır cezalar alacağınızı biliyor musunuz? İşte 5651 sayılı sayının amacı tamamen bu.
Peki bu durumda ne yapmalı? Her cihaz her yazılım yasanın istediği kayıtları tutar mı? Merdiven altı çözümlerle bu işler halledilir mi? Tabii ki hayır. Öncelikle tutalan kayıtların zaman damgalı olması gerekiyor ve bu zaman damgasının da yasanın belirttiği kurumlardan alınması mecburiyeti var.
Yasaya uygun çözümleri sağlayan şirketlerin başındaysa Logo Yazılım çatısı altında kurulan berqNET geliyor. berqNET’in tamamen Türk mühendisleri ile iki yıllık bir AR-GE çalışmanın sonucunda ürettiği yerli firewall (UTM) cihazları, içinde barındırdığı birçok özelliğin yanında ücretsiz olarak, eskta ücretler talep etmen sunduğu 5651 sayılı yasaya uygun kayıt tutma modülü sayesinde, işletmeler herhangi bir sorunla karşılaştığında bu cihazlar tarafından yasaya uygun tutulan kayıtları mahkemeye delil olarak sunabiliyor.
Hatta yaşanmış örneklerden de bahsetmek gerekiyor bu noktada; kısa bir zaman önce İzmir’de bir otel ve Diyarbakır’da bir restoran, ortak ağlarından yapılan paylaşımlar sonucu siber güvenlik polisleri tarafından incelemeye alındı. Diyarbakır’daki vakada ise atılan bir tweet sonucu işletme bir süre kapalı kalarak işletme sahibi göz altına alındı. Restoranın herhangi bir firewall kullanmadığı ve sonrasındaysa berqNET müşterisi olduğunu belirtebiliriz. Bu noktada tatsız durumlar yaşanmadan önlem almak çok kritik. Suçsuz olduğunuzda bunu ispat edebiliyor olmanız gerekmekte.
Geçtiğimiz günlerde Siber Bülten’e konuşan berqNET Genel Müdürü Dr. A. Murat Apohan, “Ürünü kurduğunuz zaman karşınıza oldukça kolay bir arayüz geliyor. Yine çok kolay bir şekilde bu kayıtları tutar hale geliyorsunuz. Bu şekilde 5651 sayılı yasaya uygun bir süreç oluşturuyorsunuz. Yabancı ürünlerde bu yok. Bu çok ciddi bir avantaj. Herhangi bir adli vakada işletmenin, berqNET cihazlarının tuttuğu kayıtları vermesi yeterli. Bu işletme sahibini sorumluluktan kurtarıyor. En önemli nokta ise yasanın istediği kayıtları her ürün yasaya uygun bir şekilde tutamıyor. Daha ucuz ve yetersiz çözümler olabiliyor ama bunlar yasaya uygun olmuyor. Bizim kayıtlarımız tamamen zaman damgalı ve bunları da yetkili mercilerden alıyoruz. Buralarla entegre olarak çalışıyoruz. Yasal sorunlar olduğunda bunların değiştirilmemiş olduğunu ispat etmeniz çok kolay oluyor. Diğer türlü logları tutabilirsiniz ama mahkemede sorunlar yaşanabilir. Yani mahkeme tutulan kaydın geçerliliğini kabul etmeyebilir” şeklinde konuştu.
Büyük çaplı işletmeler, kendilerini bu tür kafa ağrıtan sorunlara karşı daha iyi koruyabilmesine rağmen en büyük sorun küçük ve orta ölçekli işletmelerde yaşanabiliyor. Çünkü bu işletmelerin bir bilişim uzmanı istihdam etmesine imkân olmadığı gibi yasal bir sorunda kendilerini savunma imkanları da çok geniş olmayabiliyor. Ancak berqNET’in Firewall cihazları bu tür işletmelerin büyük bir sorununu çözmüş oluyor. berqNET sayesinde restoranlardan kafelere, hukuk bürolarından otellere ve enerji santrallerinden butik şirketlere kadar birçok alanda hizmet veren firmalar için ideal bir çözüm sağlanmış oluyor.
berqNET ile şirketinizi hedef alabilecek siber tehditlere karşı tedbir almış olduğunuz gibi bunun ötesinde tüm berqNET ürünleri antivirüs, IPS/IDS, web ve uygulama filtreleme, hotspot, SSL VPN / IPSec VPN, ileri düzey raporlama ve loglama özellikleri, mobil raporlama uygulamasıyla uzaktan denetim ve erişim gibi ek özelliklere sahip. Örneğin, Web Filtreleme özelliği ile çalışanlarınızın hangi sitelere ne zaman girmesini ya da girmemesini denetleyebiliyor ve istediğiniz engelleri koyabiliyorsunuz.
berqNET’in bütün bunları Türkçe bir arayüz ile sunması ise kullanıcıları açısından büyük bir avantaj. Kullanıcılarından aldığımız yorumlara göre berqNET, dünyanın en kolay firewall’unu yapmış ki bu oldukça önemli bir nokta. Firewall cihazlarının karmaşıklığı ve yönetme zorluğu bu alanda çalışan profesyonellerin en büyük problemi. Bu sorunun berqNET’in kolay ve akıllı arayüzüyle aşıldığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Bununla birlikte berqNET’in teknik destek birimi kullanıcıların talep ve şikâyetlerini de kusursuz bir şekilde karşılık veriyor. berqNET Genel Müdürü Apohan, “Rakiplerimizin bunu yakalamalarına imkan yok. Yine yüzde 100 yerli bir üretici ve marka olduğumuz için de ürünler ne kadar talepleri karşılasa da müşterilerin ek talepleri olabiliyor. Değişiklik istenebiliyorlar. Bu gibi talepleri küresel bir firmaya yaptırmanız çok düşük. Bizim ana pazarımız burası olduğu için buradan gelenler talepler bizim için çok önemli. Müşterilerimizi dinliyor ve onların taleplerini çok hızlı karşılıyoruz. Ürünümüzü sahadan gelen geri bildirimlerle sürekli geliştiriyoruz,” diyor.
Türkiye’nin yerli yazılım ve ürünleri daha çok kullanmaya ve desteklemeye başladığı bir ortamda berqNET gerçekten büyük bir iş başarıyor. Zaten bu başarısını aldığı ödüllerle de tescillemiş durumda. Türk Elektronik Sanayicileri Derneği (TESİD) tarafından KOBİ Dalında Yenilikçi Ürün Ödülünün sahibi olan berqNET, BTVizyon tarafından da yılın en iyi yerli güvenlik yazılımı unvanıyla ödüllendirilerek yoluna devam etmekte.
Detaylı olarak anlatma fırsatı bulduğumuz berqNET’in kolay arayüzünü ve tüm özelliklerini incelemek isterseniz ücretsiz online demo panelini buradan inceleyebilirsiniz: Demo Ekranı
Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz