Etiket arşivi: siber dolandırıcılık

CEO görünümlü e-mail ile 38 milyon dolar çaldılar

Europol'den sahte CEO taktiğiyle 38 milyon dolar çalan şebekeye operasyon!Avrupa Polis Teşkilatı (Europol), uluslararası siber dolandırıcı şebekesini çökerten bir operasyona imza attı.

Europol ve birçok ülkenin kolluk kuvvetlerinin düzenlediği ortak operasyonda büyük ölçekli CEO dolandırıcılığına karışan Fransız-İsrail suç şebekesine büyük darbe vurdu.

Sahte CEO kılığına bürünerek şirketleri dolandıran suç şebekesinin yaklaşık 38 milyon avroyu çaldığı ortaya çıktı.

Tehdit aktörleri Aralık 2021’in başlarında, Fransa’nın kuzeydoğusundaki Haute-Marne bölgesinde bulunan ve metalürji alanında uzmanlaşmış bir şirketin CEO’sunun kimliğine büründü. 

Dolandırıcılar şirketin muhasebecisinden Macaristan’daki bir bankaya 300.000 avro tutarında acil ve gizli bir transfer yapmasını istedi. Daha sonra muhasebecinin yaptığı aktarım ortaya çıkınca şirket dolandırıldığını anladı ve kolluk kuvvetlerine başvurdu.

CEO ADINA İSRAİL’DEKİ TELEFON NUMARASINDAN ARAMALAR YAPILDI VE E-MAİLLER ATILDI

Soruşturmacıların yaptığı araştırmalar sonucunda sözde CEO’dan gelen aramanın ve e-maillerin İsrail’deki bir numaradan yapıldığı ortaya çıktı. Aynı yılın sonlarında, Paris merkezli bir gayrimenkul çalışanı de benzer bir yöntemle dolandırıcılık mağduru oldu. Bu vakada yaşanan zarar ise öncekinin çok üzerinde oldu.

Dolandırıcılığı gerçekleştirmek için suç şebekesi, tanınmış bir Fransız muhasebe şirketinde çalıştıklarını söyleyerek avukat kılığına girdi. Çete üyeleri mağdurun güvenini kazandıktan sonra, büyük, acil ve gizli bir transfer talebinde bulundu. 

Europol, popüler hacker platformu RaidForums’a el koydu

Danışman gibi davranarak Mali İşler Müdürü’nü (CFO) milyonlarca avroyu yurt dışına transfer etmeye ikna eden şebeke, şirketi birkaç gün içinde yaklaşık 38 milyon avro dolandırdı. 

Dolandırıcılar, önceden var olan bir kara para aklama planlarını işleme sokarak fonları hızlıca farklı Avrupa ülkelerine, ardından Çin’e ve son olarak da İsrail’e aktardı.

Bu iki dolandırıcılık arasındaki bağlantı Ocak 2022’de Parisli emlak şirketinin şikâyette bulunmasıyla kuruldu. Europol tarafından kolaylaştırılan bilgi alışverişi ve uluslararası iş birliği, suç ortaklarının, çalışma yöntemlerinin ve fonların ortaya çıkarılmasını sağladı.

Söz konusu soruşturmada Ocak 2022’den bu yana bilgi alışverişini kolaylaştıran, finansal, kripto para analizleri ve uzmanlığı dâhil olmak üzere özel analitik destek sağlayan Europol, 2020 yılında, ekonomik ve mali soruşturmalar arasındaki sinerjiyi artırmak ve bu büyük suç tehdidiyle etkin bir şekilde mücadele etmek için kolluk kuvvetlerini destekleme kabiliyetini güçlendirmek adına Avrupa Mali ve Ekonomik Suçlar Merkezi’ni (EFECC) kurmuştu.

Interpol, Black Axe siber suç örgütünü çökertti

Uluslararası Kriminal Polis Teşkilatı Interpol, Black Axe siber suç örgütü yönelik operasyon düzenleyerek çeteye büyük darbe vurdu.

Interpol, Black Axe (Kara Balta) adlı organize siber suç örgütüne karşı yürütülen koordineli küresel operasyon kapsamında 75 kişinin tutuklandığını açıkladı.

Kurumdan yapılan açıklamada, Black Axe ve diğer Batı Afrikalı organize suç gruplarının ulus ötesi ağlar geliştirerek mağdurları milyonlarca dolar dolandırırken, elde ettikleri kârı lüks yaşam tarzlarına ve uyuşturucu kaçakçılığından cinsel istismara kadar diğer suç faaliyetlerine kanalize ettikleri bildirildi. 

Kod adı Operation Jackal olan operasyona Arjantin, Avustralya, Fildişi Sahili, Fransa, Almanya, İrlanda, İtalya, Malezya, Nijerya, İspanya, Güney Afrika, Birleşik Arap Emirlikleri, İngiltere ve ABD katıldı.

Nijerya’da 1977 yılında bir konfederasyon olarak ortaya çıkan ve daha sonra bir mafya grubuna dönüşen Black Axe, sadece cinayet ve dolandırıcılık operasyonlarıyla bağlantılı olmakla kalmamış, aynı zamanda ülkenin siyasi sistemine sızmakla da suçlanıyor.

Kendi VPN sunucunuzu 15 dakikada yapmanız mümkün!

Geçtiğimiz ayın sonlarında Güney Afrika’da tutuklanan online dolandırıcılardan ikisinin, kurbanlardan 1.8 milyon dolar kazanmalarını sağlayan çeşitli dolandırıcılık planları düzenlediğine inanılıyor.

ŞÜPHELİLERİN HESAPLARINDAKİ 1,2 MİLYON AVROYA EL KONULDU 

Soruşturma kapsamında ayrıca 49 mülkte arama yapıldı ve 12 bin SIM kart ile bir konut, üç araba ve on binlerce nakit para dahil olmak üzere diğer lüks varlıklara el konuldu. Ayrıca şüphelilerin banka hesaplarındaki 1,2 milyon avroya el konuldu.

Ekim 2021’de, kartelin sekiz üyesi ABD Adalet Bakanlığı tarafından en az 2011’den 2021’e kadar “aşk tuzağı ve ön ödeme dolandırıcılığı planlarını içeren yaygın internet dolandırıcılığı” yapmakla suçlanmıştı.

Interpol’den Stephen Kavanagh, yasadışı finansal fonların, sınır aşan organize suçların can damarı olduğunu ve Black Axe gibi grupların çevrimiçi finansal dolandırıcılıklardan elde ettikleri parayı uyuşturucu ve insan kaçakçılığı gibi diğer suç alanlarına nasıl yönlendirdiklerine tanık olduklarını ifade etti. 

Yargıtay’dan siber dolandırıcılık mağdurlarına müjde: “Banka hesaptaki parayı korumak zorunda!”

Yargıtay, siber dolandırcılık mağdurlarını ilgilendiren tarihi bir emsal karara imza atarak çalınan paradan bankaları sorumlu tuttu.

Kurum, hesap sahibinin kusuru ya da dolandırıcıyla iş birliği ispatlanmadığı hâllerde, internet dolandırıcılığı yoluyla bankadaki parası çekilen kişinin zararından bankanın sorumlu olduğuna hükmetti.

Kararda “Banka, hesap sahibinin parasını korumakla yükümlü.” ifadesi yer aldı.

Yargıtay, 11. Hukuk Dairesi, özellikle son dönemde artan banka dolandırıcıklarında dikkat çeken bir karara imza attı. Türkiye gazetesinden Yeşim Eraslan’ın haberine göre, banka hesabındaki parası, bilgisi dışında çekilen kişi, yapılan bu işlemde, üçüncü kişilerle iş birliği ile veya başka şekilde kusurlu davrandığı kanıtlanmadıkça, hesaptan çekilen tüm paradan banka sorumlu olacak.

Tarihin en büyük siber soygunu Türkiye’de gerçekleşti: Samsunlu kardeşler 16 milyar lira çaldı

Daire, Bankaların hesaplarda bulunan paranın güvenliğini tam olarak sağlamak zorunda olduğuna dikkat çekerek, etkili bir güvenlik önlemi geliştiremeyen bankaların müşterilerinin mevduatından sorumlu olduğunu belirtti.

Yargıtay’ın gündemine yansıyan olay Eskişehir’de yaşandı. Özel bir bankanın Eskişehir şubesinde hesabı bulunan davacı adına bankanın Hatay İskenderun Şubesinde hesap açıldı. Davacının bilgisi dışında Eskişehir’den İskenderun Şubesine para transferi gerçekleştirildi, oradan da başka bir ildeki şubeden çekildi. Davacı, kendisinin bilgi ve talimatı dışında yapılan işlemle ilgili bildirim yapılmadığını, bankanın kusurlu davrandığını, özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini belirtti ve internet bankacılığı sebebiyle uğradığı zararın faiziyle birlikte kendisine ödenmesini talep etti.

YARGITAY YEREL MAHKEMENİN KARARINI BOZDU

Banka, havale işlemi sırasında davacının telefon ile aranarak sorulan tüm sorulara doğru cevap verdiğini, ilk havalenin gerçekleştirildiğini ikinci ödeme esnasında ise imza teyidi alınamadığı için işlemin gerçekleştirilmediğini belirterek, bilgi işlem sistemlerinin her yönüyle güvenli olduğunu, BDDK tarafından düzenli olarak denetlendiklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etti. Davaya bakan Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, bankanın kusuru olmadığına, davarın reddine karar verdi. Karara itiraz gelince Yargıtay yerel mahkemenin kararını bozdu.

Daire, usulsüz işlemle çekilen paraların aslında doğrudan doğruya bankanın zararı niteliğinde olduğunu, mevduat sahibinin bankaya karşı alacağının devam ettiğini belirtti. Kararda “İşlemde davacının üçüncü kişilerle iş birliği yaparak veya başka şekilde kusurlu davrandığı ispatlanamamıştır. Davalı banka tarafından, hesapta bulunan paranın güvenliğinin tam olarak sağlanamadığı, kötü niyetli kişilerin işlemlerine karşı korunamadığı, güvenlik önlemlerini geliştirmediği, bu önlemleri kullanmayı, müşterileri için zorunlu hâle getirmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı banka hesaptan çekilen tüm paradan sorumludur. Bunun ilke olarak kabulü gerekir.” ibareleri yer aldı.

Kaynak: Türkiye Gazetesi

Kimlik avcısı Türk, Pentagon’u dolandırırken yakayı ele verdi

Kimlik avı saldırısı düzenleyen bir  Türk ABD Savunma Bakanlığı’nı dolandırmaya çalışırken yakalandı.

ABD Adalet Bakanlığı (DoJ), ABD Savunma Bakanlığı’na (DoD) 23,5 milyon dolar zarar veren bir kimlik avı operasyonuyla ilgili Kaliforniya’da yaşayan 40 yaşındaki Sercan Oyuntur adlı bir kişinin yakalandığını açıkladı.

Dolandırıcı, bir jet yakıtı tedarikçisine ödenmesi planlanan Savunma Bakanlığı fonlarını kendi kişisel banka hesabına yönlendirmeyi başardı.

Kaliforniya’nın Camden kentinde 8 gün süren duruşmanın ardından Oyuntur, havale, posta ve banka dolandırıcılığı, cihazlara yetkisiz erişim, ağırlaştırılmış kimlik hırsızlığı ve federal kolluk kuvvetlerine yalan beyanda bulunma suçlarından hüküm giydi.

BENZER DOMAIN’LER ALIP KİMLİK AVI E-POSTALARI GÖNDERDİLER

2019 yılında Oyuntur için çıkarılan suç duyurusuna göre, kimlik avı dolandırıcılığından kaynaklanan zarar Eylül 2018’de meydana geldi. Oyuntur ve ortakları yasal olan “dla.mil” ile oldukça benzerlik gösteren “dia-mil.com” adresine ait alan adını alarak, bunu kimlik avı e-postaları göndermek için kullandılar.

Bu e-postalar, Federal Hükümetle iş yapmak isteyen şirketlerin kendilerini kaydettirdiği bir satıcı veritabanı olan SAM (Ödül Yönetimi Sistemi) kullanıcılarına gönderildi. Kimlik avı iletilerinde mağdur satıcıların hesap bilgilerini girdikleri ve bunları farkına varmadan Oyuntur’a teşhir ettiği birebir kopyalanmış “login.gov” web sitesine yönlendiren linkler bulunmaktaydı.

Tarihin en büyük siber soygunu Türkiye’de gerçekleşti: Samsunlu kardeşler 16 milyar lira çaldı

Oyuntur’un ABD ordusu ile aktif 11 yakıt tedariği sözleşmesi bulunan Güneydoğu Asyalı bir şirkete ait çalınan hesaplardan birine giriş yaptığı en az bir olayın varlığı teyit edilmiş durumda. Bu sözleşmelerden birinin ABD Savunma Bakanlığı’na 10,080,000 galon jet yakıtı sağlanması karşılığında 23,453,350 dolarlık ödemesi bulunan bir sözleşme olduğu belirtildi.

SAM veritabanına giriş yapıldığında, Oyuntur kayıtlı bankacılık bilgilerini değiştirerek yabancı hesabı, kontrolü altında olan başka bir hesapla değiştirdi. 

TÜRK BİR ORTAKLA ÇALIŞARAK SAHTE FATURA DÜZENLEDİ

O dönemde, Savunma Bakanlığı’nın EBS sunucuları, banka hesabı değişiklikleri için 24 saatte bir SAM veritabanını tarayan ve belirli risk kriterlerini karşılayan “bekleyen faturaların” ödemelerini engelleyen bir güvenlik sistemine sahipti. 

Dolandırıcılar banka hesap değişikliğinin ardından bu sorunla karşılaştılar ve DLA’yı (Savunma Lojistik Ajansı) aramaya, yanlış açıklamalar yapmaya ve banka hesap bilgisi değişikliklerinin manuel olarak onaylanmasını talep etmeye başladılar.

Ekim 2018’de ödeme yapıldı. Oyuntur ve ekibi yüklü bir miktar için görünüşte meşru bir kaynak oluşturmak adına bir bayinin otomobil satışlarına ait sahte faturaları kullandılar.

Adalet Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre “Oyuntur, plana katılımının bir parçası olarak New Jersey- Florence’ta  ikinci el otomobil bayisi Deal Automotive Sales’e sahip başka bir dolandırıcı Hürriyet Arslan ile yakın çalıştı.”

“Arslan kriminal işlerde kullanmak üzere New Jersey merkezli ayrı bir paravan şirketi açtı ve paravan şirketin sahibi gibi hareket edecek birini işe alarak şirket adına bir banka hesabı açıldı”

TÜRK DOLANDIRICI ÖNÜMÜZDEKİ AYLARDA TUTUKLANABİLİR

Bununla birlikte, plan dahilinde kullanılan bayilik devlete bağlı bir yüklenici değildi ve SAM’e kayıtlı değildi, bu nedenle işlem hala yürürlükte olan otomatik kontrol sistemleri için bir uyuşmazlık teşkil etti.

Sonuç olarak, dolandırıcılıktaki tüm adımların aşamalı olarak ortaya çıkarılması, Oyuntur’un ortaklarından biri olan otomobil bayisinin sahibi Hürriyet Arslan’ın belirlenmesi ve işlemin geri alınması için soruşturma başlatıldı.

Arslan, 2020 Ocak ayında komplo, banka dolandırıcılığı ve kara para aklamadan suçlu bulundu ve kendisinin bu yaz mahkum edilmesi planlanıyor.

Oyuntur, maksimum 30 yıl hapis cezası ve işlediği suçun sonucu oluşan zararın brüt karının iki katı veya en fazla 1 milyon dolar ceza ile karşı karşıya. Tutuklamanın tarihi henüz net değil.

Türk Cerrah sandığı sevgilisi hacker çıktı

Fransız film yapımcısı Yzabel Dzisky, internet üzerinden tanıştığı sevgilisinin Türk cerrah değil Nijeryalı bir hacker olduğunu öğrenince hayatının şokunu yaşadı.

Dzisky, internet üzerinden ilerleyen flört dünyasına adım atmış ve sonunda mevcut bir kişi videosunun bir başkasının görüntüsüne dönüştürülmesiyle oluşturulan “deepfake” hesaba kapılmış.

2017 yılında, bekar ve 46 yaşında olan Yzabel, flört uygulamaları hakkında bir belgesel çekmeyi düşünüyordu.Planı insanlarla rastgele buluşup röportaj yapmak ve belgesel için katkısı olabilecek birilerini aramaktı. Ancak bu belgesel fikri aynı zamanda aşkı bulmak için de bir fırsat gibi görünüyordu:

“Bekar arkadaşlarım bana flört uygulamalarındaki komik aşk hikayelerini ve buluşmalarını anlatıyordu. İlk önce, buluşup insanlarla röportaj yapacağım diye düşündüm. Ama sonra dedim ki insanlar orada aşkı bulmayı başarıyorsa, belki ben de yapabilirim.”

Yakışıklı bir adamın profilini buldu. Los Angeles’ta yaşayan ama yakında Fransa’ya taşınmayı planlayan bir cerrahtı “Tony” (Colby), en azından başlangıçta adı böyleydi.

İlk adımı attı, profilini “beğendi” ve “yana kaydırdı”. Çekim karşılıklıydı ve “eşleştiler”. Bu adamla bir haftadan fazla süre sohbet eden Yzabel yaşadıkları tesadüflere şaşıyordu:

“Kendi hayatından bahsediyordu, ben de benimkini anlatıyordum. İlginç bir şekilde, köpeklerimizin isimleri ile kızlarımızın isimleri birbirine çok benziyordu. Kadınlar tesadüfleri sever ve ben bunu çok romantik buldum. Kendimi bu aşk hikayesine bıraktım.”

Yzabel sonra onunla bir video görüşmesi yapmak istedi. Arkadaşlarıyla dışarı çıktığı bir gecede cep telefonundan Tony’yi arayan Yzabel, bu 10 dakikalık görüntülü görüşme sırasında onun yüzünü arkadaşlarına da gösterdi.

“Videolu görüşmedeyken, çoğu zaman aramadaki kişiye odaklanmak yerine kendinize bakıp güzel görünmeye çalışırsınız, bu yüzden ayrıntılara pek dikkat etmiyordum” diyor Yzabel.

Tony herhangi bir sebep göstermeden, aniden cevap vermeyi bırakana kadar mesajla ve kısa görüntülü aramalarla iletişim halinde kaldılar. Sonunda cevap verdiğinde adının Tony değil Murat* olduğunu söyledi:

“Şok oldum, yine tesadüf, çünkü eski kocamın adı da Murat. Türk olduğunu ve İstanbul’da yaşadığını söyledi. Kızmadım bile, sadece şaşırdım.

“Adını neden değiştirdiğini sorduğumda, Ortadoğulu (Arap) olduğu için çekincelerim olacağını düşündüğünü söyledi. Ama eski kocamın Arap-Fransız-Türk kökeninden dolayı bir sorunum olmadığını söyledim. Büyük bir tesadüf olduğunu söyledim. ‘Rahatsız olma’ dedim.”

Yapay Zeka’da madalyonun öteki yüzü: DeepFake ve otonom silahlar başımızı ağrıtacak

“Onu Google’da aradım, hakkında pek çok şey vardı. Fotoğrafları ve Türkçe videoları görebiliyordum. Her yerdeydi, hatta televizyonda bile. Onun hakkında hiçbir şüphem kalmadı, gerçek biriydi ve tanınmış bir cerrahtı.”

Her şey yolunda görünüyordu. Ara sıra kısa video görüşmeleri, yoğun aşk mektupları yeterliydi. Ayrıca “yakında onu görmeye geleceğine” de söz vermişti.

Ama önce Murat, Şanghay’a gitmesi gerektiğini söyledi. Uyarı zillerini tetikleyen ilk şey buydu. “Beni arayıp tıbbi ekipman almak için Şanghay’a gittiğini söyledi. Kredi kartının çalışmadığını söyledi ve yardımımı rica etti, 3 bin Euro göndermemi istedi.” Sonra da, sonunda Yzabel’i yüz yüze görmek için Paris’e uçacaktı.

Yzabel tanınmış bir cerrahın ondan parasını istemesine şaşırdı ve bu konuyu bir arkadaşıyla konuştu. Şüphelenseler de uluslararası para transferi yoluyla 200 Euro göndermeye karar verdi.

HAVAALANINA GİTTİ AMA ONU GÖREMEDİ

“Bunu neden yaptığımı bilmiyorum. Belki de Türkiye’deki kredi kartlarının orada sorun yaratıyordur diye düşündüm. Bana teşekkür etti ve Şanghay’dan Paris’e uçak biletini gösterdi. Üç gün sonra burada olacaktı.”

O gün gelip çattığında Yzabel onunla ilk kez yüz yüze görüşecekleri için heyecanlıydı. “Onunla buluşmak için havaalanına gittim. Bekledim ve bekledim. Ama gelmedi”.

Yzabel o günle ilgili konuşurken durdu ve derin bir nefes aldı. “Onunla bağlantıya geçmeye çalıştım ama cevap vermiyordu. Birkaç gün ses çıkmadı. Çok kızdım, neden cevap vermiyordu? Yine de ona karşı iyimserdim, bana yazmasını istiyordum. Cevaba ihtiyacım vardı.”

Sahte hesap ve internet dolandırıcılığı ihtimali aklına geliyordu, ama bunu kabullenmek istemedi. “Bu imkansız, onu video görüşmelerinde gördüm, gerçekti. Arkadaşlarım da onu gördüler, çocuklarım onu gördü. Bu gerçek olamazdı.”

Birkaç gün sonra Murat tekrar konuşmak istedi. Yzabel bu kez onu daha büyük ekranda görmek istediğini söyledi ve bilgisayar üzerinden görüştüler. “Kalite çok kötüydü, bağlantıdan kaynaklanıyor olabileceğini düşündüm. Ayrıca görüntü geç geliyordu. Benimle konuşurken arkadan ‘tık, tık, tık’ sesleri duyuyordum. Ekrana doğru eğildim, yakından baktım, video biraz donuyordu.”

DEEPFAKE VİDEOLARA BAKINCA DOLANDIRILDIĞINI ANLADI

Bir uzman görüşüne ihtiyacı vardı ve video editörü bir arkadaşı ona yardım etti. Ona YouTube’da bir “Obama Deepfake” videosu izletti.

Aramalarında gördükleriyle, aramalardaki videolar arasında pek çok benzerlik vardı. Sonunda aldatıldığını kabul etti, video ve sesle açıkça oynanmıştı. “Utandım, salak gibi ve savunmasız hissettim. Ben Rock’n’ Roll ruhu olan bir kadınım, kendimi asla düşürmem. Ama bununla kendimi soyulmuş hissettim, duygularımı çaldılar ve ruhuma tecavüz ettiler. Birbirimize güzel şeyler yazıyorduk, ona inandım. Ona çocuklarımı gösterdim.”

Öfkesi onu ekranın arkasındaki kişiyle yüzleşmeye itti, ama Murat yine susmuştu.Yzabel yazmaya devam etti, hatta onu konuşturmak için daha fazla ödemeyi teklif etti. Sonunda başka bir görüntülü arama yapmayı başardığında, aynı tıklamaları tekrar duydu.

Zaman gelmişti…“Ona ‘Kimsin sen? Murat olmadığını biliyorum ama kimsin?’ diye sorum. Biraz sessiz kaldıktan sonra bunu neden yaptığımı sordu ve ardından kapattı.”

Ancak sürpriz bir şekilde geri yazdı. Adının David olduğunu, Nijerya’dan 20 yaşında bir hacker olduğunu söyledi. “Niye böyle yaptığını sordum. ‘Beni kendine aşık ettin, paramı istedin’. Dolandırıcılardan çok para kazandıklarını, çok geniş bir ağa sahip olduklarını söyledi. Hatta görüntülü görüşme bile yaptık. Bu sahte hesaplarla zengin olduğunu, futbolcu olup Kanada’da okumak istediğini söyledi.”

David, Murat’ın kimliğinin rastgele icat edildiğini ekledi. Yzabel yıkılmıştı ama “sahte” Murat’a duyduğu “gerçek” aşktan vazgeçemiyordu. Kimliği çalınan gerçek adamı bulmak için yola çıktı. Sosyal medya hesaplarından birinde bir telefon numarası buldu ve onu aradı.

Türk cerrah önce Yzabel’in mesajlarını görmezden geldi. Adına açılan sayısız sahte hesabın farkındaydı ama dolandırıcılıklarla uğraşmak istemiyordu. “Görüntülü mesaj göndermeye karar verdim. ‘Ben gerçeğim, hacklendim. Seni incitmek istemiyorum, pek çok ortak noktamız var. Seninle tanışmak ve bunu kanıtlamak isterim’ dedim.”

Yzabel, Murat’a İstanbul’u gezmeyi planladığını söyledi ve o görüşmeyi kabul etti. Hemen Türkiye’ye uçak bileti aldı. “Boğaz güzeldi, muhteşemdi. Ama kendimi çok yalnız hissediyordum…” diyor. Görünüşe göre cerrah bu yabancıyla tanışmak konusunda tereddüt ediyordu.

“Ben de hastaneye gittim. Benim için çok zordu, aylardır onunla konuştuğumu sanıyordum. Kapı açıldığında sekreteri beni beklediğini söyledi. Ve oradaydı… Onu gördüm. ilk defa, gerçekti…”

Yzabel, onunla ilk karşılaşmasını anlatırken durakladı. Yüzünden akan yaşlarını görebiliyordum ve sesi titriyordu. “Ona karşı hislerim olduğunu bilmiyordu ama çok misafirperverdi. Duygularımı göstermemeye çalıştım ama kalbim… Kendi kendime bunun gerçek olmadığını söylüyordum, o benim tanıdığım kişi değildi.

“Sonra ona belgeleri, konuşmaların ekran görüntülerini gösterdim. Böylece polise gidebilecekti. Yüzü değişmeye başladı. Sonra hastalarını bekletmek istemediğini söyledi, daha sonra yemeğe çıkmak üzere anlaştık.”

Yzabel, tüm olanlar hakkında konuştukları güzel bir gece geçirdiklerini söyledi. Kendi hikayesini anlatan uzun metrajlı bir film çekmeye karar verdi. Türkiye’deki bazı yapımcı ve oyuncularla temasa geçmişti.

İstanbul’u ve cerrahı birkaç kez daha ziyaret etti. “İletişimimiz bir süre devam etti ve sonunda bitti. Güzeldi ama sahte hesaplar ve dolandırıcılık hikayeleriyle çok rahatsız edilmiş ve bıkmıştı.””

‘CATFISHING’ NEDİR?

‘Catfishing’, sanal bir sahte profil yaratarak, genellikle duygusal ilişki arayan insanları dolandırmak olarak tanımlanıyor.

Birleşik Krallık polisi, genellikle güven kazanmak ve hedeflenen kişiye gerçek bir ilişki arandığına ikna etmek için büyük çaba sarf edilen bu dolandırıcılığa karşı insanları uyarıyor. Söz konusu dolandırıcılar, manipülatif, ikna ve istismar edici bir dil kullanıyor.

İngiltere’deki bankacılık ve finans sektörünü temsil eden UK Finance için yapılan bir araştırmada, Ocak ve Kasım 2020 arasında para havalelerini içeren bu tür romantik dolandırıcılıklarda bir önceki yıla göre yüzde 20 artış olduğu tespit edildi. Araştırma, bu dolandırıcılıkların toplam değerinin de yine bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 12 artarak 18,5 milyon sterline ulaştığı sonucuna ulaştı.

2019 yılında ise aynı araştırmaya göre ise flört sitelerini kullananların yüzde 27’sinin ‘catfishing’ girişimlerine maruz kaldı.

DEEPFAKE NEDİR?

Deepfake, yapay zeka yardımıyla içerisinde yer alan yüzlerin değiştirildiği ya da dijital olarak taklit edildiği her türden videolara verilen bir terim.

Fotoğraf ve videolardaki yüzleri çok gerçekçi şekillerde değiştirmek için kullanılabilecek birçok farklı uygulama ve filtre mevcut. Ancak bunların hepsi yapay zeka kullanmıyor. Bu terimdeki ‘deep’ ifadesi bir yapay zeka türü olan ‘deep learning’ yani ‘derin öğrenme’den geliyor. Bu kavram, insan beyninin nasıl çalıştığına benzerlik gösteren bir tür makine öğrenimi tekniğine karşılık gelir.

Kaynak: BBC Türkçe