Etiket arşivi: siber bulten

Abonelerimize teşekkür: 2020’de yarım milyondan fazla e-posta gönderdik

Değerli okurumuz,

2014 yılından bu yana yayın hayatına devam eden Siber Bülten’in, yaklaşık 15 bin abonesine gönderdiği haftalık bültenlerle geçtiğimiz yıl yeni bir rekor kırdığını mutlulukla paylaşmak isteriz. 

E-postaları göndermek için kullandığımız üçüncü taraf servisin verdiği bilgilere göre, 2020 yılı içerisinde 44 adet e-bülteni abonelerimize ulaştırdık. 

Toplamda 525.315 adet e-posta gönderdik

Gönderdiğimiz e-postaların abonelerimiz tarafından yalnızca açılma oranı %17.4

E-postaların abonelerimiz tarafından tıklanma oranı ise %4.8 

Diğer bir deyişle, gönderdiğimiz e-postaların ortalama olarak %20’den fazlası gönderimden bir ay sonraki dönemde göre açılıyor ve/veya okunuyor.

E-posta kutunuza düşen onlarca bülten olduğunu biliyoruz. Bunlar arasından Siber Bülten’i tercih edenlere ne kadar teşekkür etsek az. 

Sponsor olmak istiyorum ne yapmalıyım?

Siber güvenlik konusunda Türkiye’de uzun yıllardır yayın yapan Siber Bülten’in haftalık bültenine sponsor olarak, ülkemizde siber güvenlik sektörüyle ilgilenen profesyonel, öğrenci, akademisyen ve iş adamlarına ulaşmak istiyorsanız tek yapmanız gereken reklam@siberbulten.com adresine bir e-posta atmak. 

 

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

Son kayıt tarihi yaklaşan VERBİS neyi değiştirecek?

Türkiye’de kişisel verileri işleyen tüm şirketleri ilgilendiren VERBİS nedir? VERBİS’e nasıl kayıt yapılır? Son kayıt tarihi ne zaman? VERBİS’e kayıt tarihleri neden sürekli erteleniyor? 

Kişisel Verileri Koruma Kurulu (Kurul) tarafından 2018 yılından bu yana zorunlu hale getirilen VERBİS, kişisel verileri işleyen gerçek ve tüzel kişilerin, veri işlemeye başlamadan önce kaydolmaları gereken bir sicil kayıt sistemi olarak tanımlanabilir. Türkiye’de veri güvenliği açısından önemli bir eşik olarak görülen VERBİS sayesinde, kişisel veri toplayan ve işleyen tüm şirketler, bundan böyle verileri işlemeden önce herkesin erişimine açık bir sisteme yani VERBİS’e envanter girişi yapmak zorunda.  

Yıllık çalışan sayısı 50’den çok veya yıllık mali bilanço toplamı 25 milyon TL’den çok olan şirketler, 30 Eylül 2020 tarihine kadar VERBİS’e kayıt yaptırmak zorundalar. VERBİS’in veri güvenliği açısından sağlayacağı faydaları ve veri işleyen şirketlerin sorumluluklarını Kavlak Avukatlık  Bürosu’ndan Av. Deniz Mina Küpana ile konuştuk. 

“HERKESİN ERİŞİMİNE VE KAMUOYU DENETİMİNE AÇIK” 

VERBİS’in tüm yurttaşların erişimine açık olduğunu söyleyen Küpana, “Gündelik yaşamda karşımıza çıkan pek çok şirket, dijital alanda kişisel verileri kullanarak işlem yapıyor. VERBİS, bu verilerin ne amaçla kullanıldığını ne düzeyde kullanıldığını ve ne tür bir kategorizasyon ile depolandığını alenen denetlememizi sağlıyor. Yani bugün herhangi bir yurttaş VERBİS’in sistemine girerek alışveriş yaptığı bir şirketin, ne tür kişisel bilgileri kayıt altına aldığını görebilir” dedi.  

KÜÇÜK ŞİRKETLERİ DE KAPSIYOR 

Sistemin sadece büyük şirketleri kapsamadığını belirten Küpana, “Bazı şirketler, çalışan kişi sayısı ve yıllık cirosu bakımından küçük olsa da faaliyet gösterdiği alan dolayısıyla kişisel verileri kullanıyor. Örneğin sağlık sektöründe faaliyet gösteren küçük çaplı şirketler, pek çok kişinin sağlık bilgilerini, özel bir takım kişisel bilgilerini depoluyor. KVKK, bu tarz şirketlerin de büyüklüklerine bakmadan kişisel verileri depoladıkları için sisteme kayıt olmaları zorunlu tutuyor” şeklinde konuştu. 

YURTTAŞLAR AÇISINDAN ÖNEMİ 

Sistemin yurttaşlar açısından en önemli avantajının aleniyet olduğunu söyleyen Küpana, “Geçmişte kendi kişisel verilerimizin şirketler tarafından ne düzeyde depolandığını ve kullanıldığını bilmiyorduk. Örneğin siz bir uçak bileti alırken, şirkete verdiğiniz kişisel verilerin kaç yıl depolandığını, siz verdikten sonra aracı firmalara verilip verilmediğini ve bu bilgilerin ne amaçla kullanıldığını bilemezdiniz. Bu sistemle birlikte şirketlerin kişisel verileri ne sürede ve ne için depoladığını görebiliyorsunuz. Bunu görebildiğiniz için de bir başvuru hakkınız doğabiliyor. Geçmişte bu veri elimde olmadığı için böyle bir başvuru hakkım da yoktu” ifadelerini kullandı. 

ŞİRKETLER AÇISINDAN ÖNEMİ 

VERBİS’in şirketler açısından da önemli değişikliklere yol açacağını belirten Küpana, “VERBİS, şirketlerin sahip oldukları bilgileri düzenleme, kontrol etme ve hangi bilginin neden o şirkette yer aldığını bir kurala bağlaması açısından önemli. Bu yolla bir şirket, aslında kendisine bir nevi ‘anayasa’ oluşturmuş oluyor. Yani ‘Ben şu bilgileri şu kadar yıl şu amaçlarla tutarım’ diyebileceği bir kurallar bütününe sahip oluyor. Şu an şirketlerin büyük bölümünde pek çok bilginin ne işe yaradığı, neden orada olduğu ve ne kadar daha orada kalacağına dair bir sistem oturmuş değil. VERBİS sayesinde bu anlamda bir sadeleşme ve kurala bağlanma söz konusu” dedi. 

VERBİS’TE SON KAYIT TARİHİ NEDEN SÜREKLİ ERTELENİYOR? 

Şirketlere son kayıt için verilen sürenin tam üç kez ertelendiğini hatırlatan Küpana, “VERBİS’e kayıt için belirlenen ilk son tarih olarak 2019’un Eylül ayı belirtilmişti. Daha sonra süre Aralık 2019 tarihine ertelendi. Bunu takiben Kurul’un yapmış olduğu bir açıklama ile VERBİS kayıt sürecinin şirketler tarafından doğru anlaşılamaması sebebi ile sürenin 2020’nin 6. ayına ertelendiği duyuruldu. Sonrasında ise pandemi nedeniyle Eylül ayı sonuna ertelendi. Bu ayın sonuna kadar kişisel verileri depolayan ve işleyen tüm kuruluşlar sicil kaydını yapıp envanter girişini tamamlamak zorunda. Fakat ertelemenin kaynağındaki sorun da tam olarak bu. Yani şirketler buna bir türlü hazır olamadı. Kurul tarafından yapılan incelemelerde şirketlerin sisteme henüz hazır olmadığı ve usulüne uygun envanter giremediği belirtilmişti. Bu nedenle Kurul da artık VERBİS’in anlaşılmasını ve gerekli şekillerde envanter girişi yapılmasını bekliyor” ifadelerini kullandı.  

VERBİS’TE SİCİL KAYDI NASIL YAPILIR? 

Yurt içi ve yurt dışında yerleşik veri sorumluları için son kayıt tarihi 30 Eylül olan VERBİS sistemine kayıt olmak için öncelikle Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun internet sitesine girmeniz gerekiyor. Ardından ana sayfada bulunan VERBİS başlığına tıklamanız ve çıkan formda ilgili alanları doldurarak kaydınız tamamlamanız gerekiyor. Kaydolan şirketin belirlediği irtibat kişisine sistem tarafından gönderilen kullanıcı adı ve şifresiyle sisteme giriş yapılabilecek. Sisteme girilen veriler istenildiği zaman düzeltilebilecek. 

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

  

Dezenformasyonun farkına var: Özgürlüğünü yalana karşı koru!

Demokrasi ve özgürlükler daha önce eşine rastlanmamış bir tehdit ile karşı karşıya.
İfade özgürlüğünü genişletmesi ve demokrasiyi güçlendirmesi beklenen internet teknolojileri baskıcı yönetimlerin elinde demokrasi ve özgürlüklere karşı bir silah olarak kullanılıyor.
Seçmenleri yanlış yönlendiren uydurma haberler, komplo teorileri, siyasi yalanlar ve hukuki olmayan yollarla ele geçirilmiş bilgilerin sızdırılması siyaset arenasının vazgeçilmez parçaları olarak tarihin her döneminde vardı. Fakat bugün internet ortamı geçmişe göre çok daha hızlı, az maliyetli ve geniş çaplı etki operasyonlarını mümkün kılıyor.
Demokratik karar alma süreçlerinin sağlıklı işleyebilmesi için seçmenlerin doğru bilgiye ulaşması gerekir. Günümüz dünyasında bilgiye ulaşmak bir sorun olmaktan çıkarken, yanlış bilgilerle ve yalan haberlerle dolu enformasyon dünyasında doğru ve anlamlı bilgiye ulaşmanın önünde çeşitli engeller bulunuyor. Şüphesiz çevrimiçi mecralarda yürütülen koordineli dezenformasyon operasyonları doğru ve anlamlı bilgiye ulaşmanın önündeki engellerin başını çekiyor.
Demokrasi ve özgürlüklerin internet ortamında güçlü bir şekilde ayakta kalabilmesi için mücadele veren gruplar, dezenformasyon kampanyalarına karşı bireylerin farkındalık seviyelerini geliştirme için çaba harcıyorlar. Freidrich Naumann Vakfı (FNF) da dünyanın çeşitli ülkelerinde dezenformasyon ile ilgili farkındalık kampanyası için başlattığı çalışmaya Türkiye’yi de kattı.
Siber Bülten olarak, FNF’in Türkiye’deki dezenformasyonla mücadele çalışmaları kapsamında ayda bir kez abonelerimize göndereceğimiz bültende, dünyada dezenformasyon ile ilgili gelişmeleri aktarmaya bu sayede küresel bir farkındalık yakalamaya çalışacağız.
Kampanya hakkında daha fazla bilgi almak için lütfen tıklayın
Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

 

Siber Bülten 2018 Öngörü Anketi sonuçları açıklandı

Bu yıl ikincisi düzenlenen yıllık Siber Bülten öngörü anketinin sonuçlarını açıklıyoruz. Üçü çoktan seçmeli olmak üzere 4 sorudan oluşan anketimize yanıt veren 600’den fazla abonemize teşekkür ederiz.

 

2018 yılında hangi siber tehditlerin öne çıkacağını düşünüyorsunuz?

 

 

 

 

 

 

 

 

Türkiye’nin siber güvenlik stratejisindeki adımlardan hangisinin 2018’de kesinlikle hayata geçirileceğine inanıyorsunuz?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Size göre 2017 yılında gerçekleşen olaylardan hangisi stratejik olarak daha uzun süre etkili olacaktır?

 

 

 

 

 

 

 

Geride bıraktığımız yılda Türkiye’de siber güvenlik adına atılan en önemli adım sizce nedir? (Öne çıkan yanıtlar)

SSM’nin Cumhurbaşkanlığı’na bağlanması

Ulusal siber güvenlik tatbikatları

Snowden’ın Türkiye’deki bir etkinliğe katılması

BTK’nın CTF ile personel seçmesi

 

 

Zorunlu açıklama: Emeğimizin çalınmasına şaşırmaya devam edeceğiz

Yazının sonuna kadar okumayacakları uyaralım. Maalesef bu bir stratejik siber güvenlik yazısı olmayacak. Üç yılı aşkın süredir devam ettiğimiz yayın hayatımızda sıklıkla karşılaştığımız bir içerik aşırma olayını daha, (önceki için bkz.) kendi emeğimize bir saygı göstergesi olarak paylaşmak zorundayız.
Twitter hesabımızdan birkaç aydır ciddi emeklerle hazırladığımız infografikleri takipçilerimizle paylaşıyoruz. Bunlardan özellikle bir tanesinin beklediğimizden fazla ilgi görmesi ve farklı sosyal medya platformlarında paylaşılması bizleri mutlu etti. Emeğe saygı gereği kaynak belirten herkese buradan bir kez daha teşekkürler…
Aylar sonra bahse konu infografik ile ilgili yaşadığımız ibretlik bir olay ise bizi hem şaşkınlığa sevk etti hem de bize kaliteli içerik üretmenin dayanılmaz çekiciliğini bir kez daha gösterdi.
Aralık ayının başında İstanbul’da gerçekleşen bir siber güvenlik konferansında piyasaya yeni çıkmış bir siber güvenlik dergisi dağıtılıyor. Derginin bir sayfası Siber Bülten editörlerince üretilen ve Temmuz ayında Twitter’dan yayınlanan ABD’nin siber bütçesi infografiğine ayrılmış. Ayda bir karşılaştığımız ve sıradan hale gelen aşırma olaylarından biri olsa ‘normal’ karşılayacağız. Hatta dergiyi çıkartan ekip değerli dakikalarından birkaçını ayırıp ‘biz bunu beğendik kullanıyoruz; haberiniz olsun. Tabi ki kaynak belirteceğiz’ gibi bir nezaket mesajı iletebilmiş olsaydı, daha fazla insana ulaştığımız için mutlu bile olacaktık.
Fakat böyle olmadı. Bu sefer araya giren ‘siyah kalemler’ olayı gerçekten hayli ilginç bir boyuta taşıdı. Fazla söze gerek yok, buyrun derginin o sayfası:
Dergi basıldıktan sonra birisi dergilerin hepsini ya da büyük bir kısmını alıp bazı bölümlerinin üzerini siyah kalemle çiziyor. Çizilen yerler arasında Siber Bülten infografiğinin altında yer alan ‘Siber Bülten tarafından hazırlanmıştır’ ifadesi de yer alıyor. Böyle bir adımın neden atıldığını anlamak gerçekten çok zor. Ciddi bir konuda yayın yapan derginin kendisini bu şekilde gülünç duruma düşürmesi üzücü. Usulsüz şekilde basılan içeriğin altındaki imzanın ilkel yollarla kapatılmasını anlamak, açıklamak bizi aşan bir şey.
Artık lafı fazla uzatmanın gereği olmadığını düşünüyor ve ufak bir not ekliyoruz:
ABD’nin en güçlü yayın organlarından biri olan The New York Times geçtiğimiz yıllarda web medyasına yaptığı yatırımlar ile rakiplerini geride bırakarak önemli bir başarıya imza attı. NYT’nin gelirlerinin büyük bir kısmı artık basılı gazeteden değil web aboneliklerinden geliyor. ‘İnternet gazeteleri bitirecek’ yaygaralarına aldırmadan soğukkanlı bir stratejiyi başarıyla uygulayan derginin yöneticisi Sulzberger ve Abramson aileleri web yayıncılığına çok önem veriyorlar. Gazetenin internet servislerinin öncü rolünü koruyabilmesi için ciddi bir yazılımcı ekibini istihdam ediyorlar. Gazetenin bilgi güvenliği yöneticisi de siber güvenlik camiasının yakından tanıdığı Runa Sandvik.
NYT’nin web aboneliği kazanmak istediği en büyük pazarlardan biri de şüphesiz milyonlarca internet kullanıcısıyla Çin. Gazete bu ülkede farklı dillerde yayın yapabilmek için geniş yatırımlar yapıyor, Çin’de işlerini genişletebilmek için hukuki danışmanlığa yüzbinlerce dolar para akıtıyor.
Tam bu kadar yatırımdan ekmek yiyecekleri vakit, ki bu birkaç sene öncesine denk geliyor, gazete muhabirlerinden birinin Çin üzerine hazırladığı kapsamlı bir araştırma haberi hakkında Çin Büyükelçiliğinden NYT’ye telefon geliyor. Şirket yönetimini uyaran Çin büyükelçisi haberin çıkması halinde NYT’yi tüm ülkede yasaklamakla tehdit ediyor. Sonuç tahmin edeceğiniz gibi… Yönetim tehditlere boyun eğmiyor, muhabirinin arkasında duruyor ve haberi basıyor.
Emekle üretilen içeriğe verdiği değer ve tehditlerle sarsılmayan duruşu ile NYT 1851’den bu yana dünyanın en etkili medya organları arasında yer alıyor.
Yayıncılık ciddi iştir.