Etiket arşivi: hack-back

ABD’nin B planı: Seçim sistemi hacklenseydi, Rusya’ya siber saldırı yapılacaktı

Demokrat aday Hillary Clinton ile Cumhuriyetçi aday Donald Trump arasında aylardır süren mücadeleyi Trumo önde göğüsledi ve ABD Başkanı oldu. Geride kalan seçim döneminde şüphesiz akıllarda kalan Rus hackerlara atfedilen siber saldırılardı. Democratic National Convention (DNC) hacklenmesi FBI’ın Clinton mailleri soruşturması kadar Demokratları sarstı. Hatta sonradan bu teklifini geri çekse bile Donald Trump, Rus hackerlara Clinton’u hacklemeye devam etme çağrısında bulundu.

[ilink url=”https://siberbulten.com/uluslararasi-iliskiler/trump-rusyaya-yaptigi-siber-casusluk-cagrisini-geri-aldi/” style=”tick”]Trump Rusya’ya yaptığı siber casusluk çağrısını geri aldı[/ilink]

Seçimlerden önce Amerikan güvenlik bürokrasinin en temel endişelerinden biri internete bağlı seçim sisteminin Rusya için çalışan hackerların hedefi olup olmayacağı sorusuydu. Medyada çıkan haberler ABD’nin olası bir Rus saldırısına karşılık verebilmek için çok önemli adımlar attığını ortaya koydu.

Amerikan NBC kanalının haberine göre, askeri siber timler Rusya’nın elektrik ve telekomünikasyon sistemine ve Kremlin’in yönetim sistemine sızdı ve gerektiğinde bu sistemlere saldırmaya hazır halde bekledi. İsmi açıklanmayan güvenlik yetkililerine dayandırılan haberde, Amerikalı yetkililerin Rusya, Çin ve diğer ülkelerin ülkenin kritik altyapısına kötü niyetli yazılımlar yerleştirdiğini söylediklerini hatırlattı. Haberin devamında, Amerika’nın da benzer bir hazırlığı Rusya için yaptığını belirtildi.

[ilink url=”https://siberbulten.com/uluslararasi-iliskiler/putin-clintondan-rovansi-siber-saldirilarla-mi-aliyor/” style=”tick”]Putin Clinton’dan rövanşı siber saldırılarla mı alıyor?[/ilink]

Amerikalı yetkililerin, Rusların, ülkedeki seçim sürecini aksatabileceğine yönelik endişelerini belirtmekle birlikte Moskova’nın Washington’un kritik altyapısına saldırmasını ummadıkları kaydedildi. Ancak seçim sırasında sahte belgelerin yayılması ve sahte sosyal medya hesaplarıyla dezenformasyon yapabileceği ihtimali masada tutulduğu belirtildi.

NBC haberinde, Amerikan hükümetinin seçimler için dijital hazırlık yaptığını ve ciddi bir saldırı olması halinde harekete geçireceklerini kaydetti. Televizyon kanalına konuşan yetkililer, Rusya’ya bir mesaj göndererek başkanlık seçimlerine etkileyecek bir girişimde bulunmamaları noktasında uyardıklarını belirtti.

Üst düzey Amerikalı yetkililer, Rusya’nın kritik altyapıyı hedef alan ciddi bir saldırı yapmaları halinde Washington’un da bazı Rus sistemlerine saldırıp bunları kapatabileceğini iddia etti.

Emekli Amiral James Stavridis, NBC’ye yaptığı açıklamada, Amerika’nın herhangi bir siber saldırıya karşılık verebilecek durumda olduğunu söyledi. Stavridis, “Eğer ciddi bir siber saldırı olursa üç şeyin yapılması lazım: Bu saldırıya karşı savunma yapmak. İkincisi, neler olduğunu kamuya açıklamak ve üçüncüsü de karşılık vermek. Cevabımız, orantılı olmalı” dedi.

Siber Bülten abone listesine kaydolmak için formu doldurunuz

[wysija_form id=”2″]

 

Hackerlar da hacklenecek, ancak işletmeler kurtulabilecek mi?

Noel’de tatil boyunca Sony Playstation Network ve Microsoft’un Xbox Live’i  DDoS saldırısına uğraması milyonlarca oyunsevere  kötü bir hediye oldu.

 

Hacker grubunun bir ay önce açıkladığı tarihler ve hedefler düşünüldüğünde saldırı kimseyi şaşırtmamalı. En azından Sony ya da Microsoft’u.

 

Lizard Squad daha önce başka saldırıları da üstlenmişti. Bir ay önce Xbox Live’i birkaç saatte indirmesinden önce Ağustos ayında Blizzard (World of Warcraft oyunu) ve Sony PSN serverlarını vurmuştu. Microsoft’a yapılan bu saldırının ardından bir Lizard Squad sözcüsü  Twitterda  grubu işaret ederek “Microsoft bizden harika bir Noel hediyesi alacak.” dedi. Ayrıca servis devre dışı bırakmalarının Noel’de gerçekleşecek saldırının küçük bir kısmı olduğunu söyledi.

 

Bu saldırılar Kim Dotcom adlı tartışmalı internet girişimin Lizard Squad üyelerine ‘Mega’ teklifinden sonra bitmiş görünüyordu. Kim Dotcom Mega olarak adlandırılan şifreli bulut depolama hizmeti için 3000 fiş önerdi. Bunların görünür değeri 99$’dı ama her biri 50$’a satıldı. Bu da Lizard Squad’ın saldırılardan rahat 150 bin $ kar elde ettiği anlamına geliyor.

 

Hack grubunun üyesi olduğu düşünülen birkaç kişinin tutuklanması ile ilgili haberlere rağmen Lizard Squad durmadı. Buna rağmen Lizard Squad’ın kar yapan işlerle ilgili faaliyetlerine devam ettiği görülüyor. İlk başta saldırıları hedeflenen çeşitli ağlardaki güvenlik zafiyetlerine dikkat çekmek için yaptıklarını iddia etseler de, güvenlik sanayindeki uzmanlar bunun bir pazarlama stratejisi olduğu kanısında. Bunun sebebi ise  Lizard  Squad’in saldırılarda kullanılan Lisard Stresser aracına erişim satması. Lisard Squad bunun ağlardaki kukla saldırı senaryolarında kullanılan bir ağ dayanıklılık testi olduğu iddiasında.

 

Tahmin edildiği gibi aracın tarihçesinde bu tür işlerde kullanılmadığı belirtiliyor. Ancak böyle bir açıklama kimseyi kandırmaya yetmiyor. Teklifte 100 saniyelik saldırı için aylık 5.99$ ile  30.000 saniyelik (8 buçuk saat) yıkıcı potansiyele sahip bir saldırı için aylık 129.99$ arasında değişen çeşitli paketler bulunuyor.

 

Burada esas hikaye  bir grup gencin aynı eski araçları kullanarak ağları indirmesi değil, bu ağların ilk vuruşta düşecek kadar zayıf olması.

 

Yukarıdaki fiyatlar hazır bir saldırı paketini istediğiniz herhangi birine göndermenin ne kadar ucuz olduğunu gösteriyor ve LizardStresser da piyasadaki tek ya da en ucuz araç değil. DDoS koruma sağlayıcı hizmetleri servislerinden yararlanmanın maliyeti ile karşılaştırıldığında bu servisleri sağlayan büyük organizasyonların da içinde olduğu tüm kuruluşlar için bunun erişilmez olarak görülmesi pek de şaşırtıcı değil. Nitekim Microsoft ve Sony gibi devler hala DDoSlara kurban olurken, hatta daha önceden uyarılmış olsalar bile, insan kararlı bir saldırganı durdurmak için hala bir şey yapılabilir olup olmadığını merak ediyor.

 

Alınması gereken önlemler düşünüldüğünde belki de koruma için en iyi şey saldırıların azaltılmasıdır. Bu konuyu  IT Pro ve kardeş yayınımız Cloud Pro’da açıkladığım için burada tekrar etmeyeceğim. Söylemeye gerek yok ki DDoS saldırıları savunma için ne en kolay ne de en ucuz tehlike senaryosu. Buna rağmen savunma ne imkansız ne de işletmenin karşılayabileceğinden maliyetli olmak zorunda.

 

Sony ve Microsoft’un durumunda  Lizard Squad’e giden para sadece basit bir saldırı senaryosunun kiralanması ve kullanılması değil. Aslında daha karmaşık şeyler içeriyor. Söylemeye çalıştığım şey DDoS saldırılarıyla botnet birleştirildiğinde ve giriş sunucuları gibi belli hedefler seçildiğinde   başarmak için zayıf dış DNS sunucusunun manipülasyonu gerekir. Çoğu işletmeler bu kadar karmaşık saldırı metodolojileriyle uğraşmak istemez. Bunun yerine ağ güvenliği ile birlikte temel DDoS azaltma servislerini çalıştırmak güvenliği sağlamak için daha iyi bir uygulama.

 

Gereken tek şey başarısızlık beklentisi yerine güvenlik isteği.

 

Davey Winder’ın yazısının orjainaline buradan ulaşabilirsiniz.