Etiket arşivi: ABD

Eş cinsel rahiplere siber tuzak!

Eş cinsel rahiplere siber tuzak!ABD’de katolik bir kuruluşun, eş cinsel rahipleri fişlemek için uygulama verileri satın aldığı ortaya çıktı.

Katolik din adamlığına uygunluk kurumunun, eş cinsel rahipleri belirlemek için mobil uygulamalardan izleme verileri satın aldığı ve bu bilgileri  ABD’deki piskoposlara sağladığı bildirildi.

Colorado’da 2019 yılında açılan Catholic Laity and Clergy for Renewal (CLCR) adlı organizasyonun amaçlarından biri rahiplik yaşantısındaki zayıflıkları bulmak.

RAHİPLERİN ZAAFLARINI TESPİT EDİYORLAR

Katolik din adamlığına uygunluk hizmeti veren CLCR, “Kilise öğretilerine sadakatin yenilenmesinin, kiliseye üyeler ve üye olmayanlar arasındaki güvenilirliği artıracağını, böylece kilisenin müjdeyi duyurma ve tanıklık etme görevini yerine getirmesi için yeniden güçleneceğini.” iddia ediyor.

Organizasyonun amaçları arasında, din adamlarının kilise öğretilerine göre yaşamalarına yardımcı olmayı amaçlamak ve rahiplik yaşamındaki zayıflıkları tespit etmek yer alıyor.

Papa Francis ile yapılan bir röportajda Francis, eş cinsel rahiplerin bekâr kalmalarını ya da kiliseden ayrılmalarını öneriyor. CLCR’ninse bu dikteyi uygulamaya çalıştığı görülüyor.

VERİLERİ FLÖRT UYGULAMALARINDAN ALDILAR

İddiaya göreyse söz konusu veriler, Grindr, Scruff, Growlr ve Jack’d gibi eş cinsel erkekler tarafından kullanılan çeşitli tanışma ve ilişki uygulamaların yanı sıra OkCupid gibi daha çeşitli bir kitleye sahip uygulamalardan temin edildi.

İnternet kullanıcılarını izlemek için yeni yöntem: GPU parmak izleri kullanıldı

Söz konusu grubun, bu uygulamaları kullanan rahipleri tespit etmek için reklam alışverişi bilgilerine erişimi olan veri simsarlarından elde edilen konum verilerini kilise konutları ve tesisleriyle çapraz referansla ilişkilendirdiği iddia ediliyor.

Bu sayede hangi rahiplerin hangi yönelime sahip olduğunu belirleyen organizasyon bunları piskoposluğa sunuyor.

Piskoposluğa sunulan kişilerin hangi yaptırımlarla karşılaştığı ise bilinmiyor. 

Katolik Kilisesi, personel denetimi ya da disiplini konusunda gizlilik sağlıyor.

CLCR sözcüsü ise söz konusu iddialara “Yorumumuz yok. Tanrı sizi kutsasın.” açıklamasını yaptı.

ABD bilgileri sızdırılan 3 bin tutuklu göçmeni serbest bıraktı

ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Bürosu (ICE), geçtiğimiz kasım ayında verileri sızan 6200 göçmenden 3 binini serbest bıraktı.

Kurum ad-soyad,konum ve diğer kişisel verileri internette yayımlanan 3 bin göçmenin salıverilmesi kararı aldı. Göçmenlerin 5100’ü göz altındaydı.

Sızıntı internet sitesinde yapılan güncelleme esnasında yanlışlıkla meydan gelmiş ve  5 saat süreyle kamuya açık halde kalmıştı.

Stalker yazılımı şirketi, ekran görüntülerini yanlışlıkla sızdırdı

Cinayet ve insan kaçakçılığı gibi suçlardan yargılanan kaçak göçmenlerin bir kısmı ise sınırdışı edilecek.

Kurum ayrıca bilgileri sızıntı sırasında bir şekilde elde etmiş kişi ve kurumlardan verileri imha etmelerini talep ediyor.

Göçmen hakları savunucuları ve sivil toplum kuruluşları sığınmacıları potansiyel olarak tehlikeye attığı için kurumu görevi ihmal etmekle suçluyor.

 

Pentagon son Bug Bounty programında tesis kontrol sistemlerine odaklanıyor

ABD Savunma Bakanlığı, Bug Bounty programında tesis kontrol sistemlerine yönelen tehditlere odaklanacağını açıkladı.

Pentagondan yapılan açıklamada bu yıl düzenlenecek Hack The Pentagon 3.0 Bug Bounty programında kritik alt yapı tesislerinin kontrol sistemlerine (Facility Related Controls System (FRCS)) hedefleyen potansiyel saldırılara odaklanacaklarını duyurdu.

Pentagon’un resmi web sitesindeki açıkları bulmak üzere 2016’da başlatılan programa etik hackerlar davet ediliyor. Hackerlar 2018’de ise geniş çapta ve sürekli bir bug bounty avına çağrılmıştı.

Pentagon da hackerlardan medet umuyor: DEF CON’da işe alacak eleman arıyorlar

Bakanlığın açıklamasında siber güvenlik araştırmacıları ve etik hackerlar FRCS sistemlerini hedefleyen saldırılarda istismar edilebilecek zafiyetlerin tespit etmesi talep edildi. FRCS sistemleri birçok kritik altyapıyı ve güvenlik sistemlerini kapsıyor.

ABD kuantum sonrası süreç için atağa geçti

ABD Başkanı Joe Biden devlet kurumlarını kuantum bilişim yoluyla düzenlenecek saldırılara karşı koruma amaçlı yasa tasarısını onayladı. Söz konusu yasa ile gerçekleşebilecek olası şifre çözme faaliyetlerinin önüne geçilmesi bekleniyor. 

Kuantum Bilişim Siber Güvenlik Hazırlık Yasası, temmuz ayında Temsilciler Meclisi’nden geçtikten sonra geçtiğimiz ay başlarında Senato’da kabul edildi. Yasanın arkasında Senatörler Rob Portman ve Maggie Hassan bulunuyor.

Yeni yasa, başta Çin olmak üzere ABD’ye düşman ülkeler tarafından kuantum teknolojisinde gerçekleştirilen çarpıcı gelişmelerin, mevcut güvenli şifreleme biçimlerinin çok daha hızlı bir şekilde kırılmasına izin verebileceği endişesinin akabinde geldi.

Kuantum kıyametine karşı savunmasız mıyız?

 

DEVLET KURUMLARINA DAHA GÜVENLİ ŞİFRELEME İÇİN YATIRIM DESTEĞİ 

Yasa özellikle Yönetim ve Bütçe Ofisi’nin federal kurumların kuantum sonrası kriptografiye sahip IT sistemlerini edinmelerine ve bu sistemlere geçişlerini hızlandıracak adımlar atma öncelik vermesini sağlayacak.

Yasa buna ek olarak, Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü’nün beklenen kuantum sonrası kriptografi standartlarını yayınlamasından bir yıl sonra Beyaz Saray’ın devlet kurumlarına hayati önem taşıyan sistemleri değerlendirmeleri için kılavuz ilkeler sunmasını gerektiriyor.

Öte yandan yasa Yönetim ve Bütçe Ofisi’nin Kongre’ye, kuantum sonrası kriptografi risklerinin hükümet genelinde nasıl ele alınacağına dair bir strateji içeren yıllık bir rapor göndermesini öngörüyor.

Beyaz Saray 18 Kasım tarihli bir yazıyla devleti kurumlarına kuantum bilgisayarlar tarafından kırılabilecek kriptografik sistemler içeren varlıkların bir envanterini sunmaları için önümüzdeki yıl 4 Mayıs’a kadar süre verdi.

BIDEN SİBER FARKINDALIK YASASINI DA İMZALADI

Bu süreç devam ederken, Ulusal Güvenlik Ajansı Eylül ayında ulusal güvenlik sistemlerinin sahipleri ve operatörlerinin 2035 yılına kadar kuantum sonrası algoritmaları uygulamaya başlamalarını öngören bir kılavuz yayınlamıştı.

İstihbarat teşkilatı o dönemde yayınladığı bir tavsiye notunda tedarikçilere yeni teknoloji ihtiyaçlarını karşılamaya başlamalarını tavsiye etmiş ancak kuantuma dirençli bazı algoritmaların henüz kullanım için onaylanmadığını da kabul etmişti.

Başkan Biden ayrıca Küçük İşletmeler İdaresi’nin kurumun siber güvenliğine ilişkin yıllık bir rapor sunmasını gerektiren SBA Siber Farkındalık Yasası’nı da imzaladı.

ABD, Rusya ve Çin’i suçluyordu: Pentagon’un da dezenformasyon yaptığı ortaya çıktı!

Daha önce Rusya ve Çin’i dezenformasyon yapmakla suçlayan ABD’nin, Pentagon’a bağlı yetkililer aracılığıyla bir dezenformasyon ağı kurdukları ortaya çıktı.

Facebook, Instagram ve WhatsApp’ın çatı kuruluşu Meta, Orta Doğu ve Rusya’yı hedef alan gizli etki operasyonlarının bir parçası olarak kullanıldıkları tespit edilen ABD ordusuyla ilişkili çok sayıda hesabı kaldırdı.

İnternet devi, 39 Facebook hesabını, 26 Instagram hesabını, 16 Facebook Sayfasını ve iki Facebook grubunu “koordineli bir şekilde sahte içerik sağlamak suretiyle” politikalarını ihlal ettikleri gerekçesiyle kaldırdığını açıkladı.

Söz konusu Facebook sayfaları arasında en başarılı olanının 22 bin takipçisi bulunuyor. Ondan daha kapsamlı olan grubun üye sayısı 400 iken, yasaklanan Instagram hesaplarından biri 12 bin takipçiye sahipti.

Meta’dan yapılan açıklamada, “ABD ordusuyla ilişkili kişilerle bağlantılı olan ağ, birçok internet hizmeti üzerinden faaliyet gösterdi ve Afganistan, Cezayir, İran, Irak, Kazakistan, Kırgızistan, Rusya, Somali, Suriye, Tacikistan, Özbekistan ve Yemen’e odaklandı.” denildi.

GRAPHIKA SİNYAL VERDİ, META DÜĞMEYE BASTI

Meta gerçek olmayan hesapları, Ağustos 2022’de Batı yanlısı gizli etki operasyonlarının beş yıllık bir özetini yayınlayan Graphika ve Stanford Internet Observatory’deki bağımsız araştırmacıların verdiği bilgiler üzerine başlatılan bir iç soruşturmanın ardından buldu.

Dezenformasyon ağı, belli ülkelerden takipçilerin ilgi alanlarına yönelik belirli konuları teşvik eden kümeler halinde faaliyet gösterdi.

Gönderi yayınlayanlar tersine görsel aramalarıyla ortaya çıkmaktan kaçınmak adına sahte üretici ağı GAN araçları tarafından üretilen sahte fotoğraflar kullanarak bu ülkelerin yerlileri gibi davranıyordu.

Pentagon siber operasyonlarda yetki savaşını kazandı

Meta, dezenformasyon ağı için şu ifadeleri kullandı: “Odaklandıkları ülke hakkında videolar, haberler, fotoğraflar ve memler yayınladılar. Bu markalar aynı görseli ya da memi yayınladıklarında, muhtemelen içeriği daha benzersiz ve güvenilir göstermek için her biri kendi logosunu üzerine bindiriyordu.” 

ABD SAATİNE GÖRE İÇERİK YAYINLAYINCA ŞÜPHE ÇEKTİLER

Sözde bulundukları ülkelerin zaman dilimlerinde değil, ABD iş saatlerinde paylaşım yapıyor olmaları ile dezenformasyon ağı yakayı ele vermiş oldu. Söz konusu ağın arkasındaki kişilerin, ABD ordusunu övmek ve özellikle ilgi duydukları bölgelerde terörizm endişelerini dile getirmek için Arapça, Farsça ve Rusça paylaşımlarda bulundukları gelen bilgiler arasında. 

Sahte hesapların, dezenformasyon içeriklerinin daha fazla kullanıcıya ulaşmasını sağlamak için Facebook’ta 2.500 dolarlık reklam kullandığı belirtiliyor. Kampanyalar çoğu durumda İran, Çin ve Rusya’yı eleştirerek Rusya’nın Ukrayna’yı işgaline, Çin’in Uygur halkına uyguladığı baskıya, iki ülkenin Afganistan’daki Taliban rejimine verdiği desteğe ve İran’ın Orta Doğu’daki etkisine odaklandı.

Facebook Eylül 2022’de de Çin ve Rusya’dan gelen dezenformasyon ağlarını kaldırmıştı; bu ağlar 1.633 sahte hesap ve 703 Sayfa kullanıyordu.